Hürriyet gazetesi yazarı Sedat Ergin, "İdlib konusundaki gelişmeleri bir köşe yazısının sınırları içinde değerlendirebilmek giderek zorlaşıyor. Bunun başlıca nedeni, sahadaki durumun sürmekte olan çatışmalar ve tarafların alan kazanmak için birbiri ardına yaptıkları hamlelerle muazzam bir hareketlilik ve değişkenlik içinde seyretmekte oluşu." düşüncesini dile getirdi.
Ergin, "Öğleden sonra sahadaki duruma bakıp bir çerçeve oluşturarak yazıya başlıyorsunuz, ancak akşam saatlerinde meydana gelen kritik bir gelişme bu çerçeveyi geçersiz kılabiliyor. Bazen yazıyı ve ona eşlik eden haritayı tamamladıktan sonra yenileme ihtiyacı doğabiliyor. Ayrıca, ertesi sabah güne başladığınızda sizi sahada dün akşam bıraktığınızdan farklı bir tablo karşılayabiliyor." görüşünü savundu.
Ergin yazısında şunları kaydetti:
Buna karşılık, TSK’nın 2 Şubat sonrasında İdlib’de kuzeyde rejim sahasının batısı ile M-4’ün kuzeyi ve güneyinde kurduğu mevzi bölgeler bu aşamada muhalefet bölgesi içinde konuşlanmış bulunuyor.
Dün akşam saatleri itibarıyla İdlib’deki sahadaki denge bu şekilde görünüyordu. Ancak bu sabah nasıl bir tabloyla karşılaşacağımı kestiremiyorum. Nitekim, Rusya ve rejime ait savaş uçakları dün akşam saatlerinde Serakib üzerinde kuvvetli bir bombardımana başlamıştı.
Sedat Ergin yazısına, "Bu yazı dün gece Hatay Valiliği’nin İdlib’deki saldırılarda 29 askerimizin şehit olduğunu duyurduğu açıklamasından çok önce kaleme alınmıştır." notunu düştü.
Yazının devamı için tıklayın