Hürriyet yazarı Sedat Ergin, Türkiye'nin Batı ile ilişkilerinin 'türbülans' içinde gitmesinin Rusya’nın Türkiye’nin dış politikası içindeki ağırlığının artmasına sebep olabileceğini ifade etti.
Bugünkü köşe yazısında Türkiye-Rusya ilişkilerinin paradokslar üzerine kurulu olduğunu ifade eden Ergin, ikili ülkenin ticari ilişkileri iyiyken Libya ve Suriye iç savaşlarında karşı taraflarda olmalarına dikkat çekti. Ergin, "Tek başına Suriye dosyası bile Türkiye-Rusya ilişkilerinin paradokslara dayanan yapısının çarpıcı bir yansımasıdır. Türkiye silahlı muhalefeti, Rusya ise rejimi desteklemekte ama iki ülke bir taraftan da Astana formatında Suriye ile ilgili işbirliği de yürütmektedirler" değerlendirmesinde bulundu.
Ergin'in yazısının ilgili bölümü şöyle:
Aslında “çatışarak, rekabet ederek işbirliği yapmak” diye tarif edebileceğimiz, uluslararası ilişkilerde çok sık karşılaşılmayan ‘nevi şahsına münhasır’ bir ilişki yapısı şekillenmiştir Türkiye ile Rusya arasında. Aralarında ciddi anlaşmazlıklar yaşarken bir taraftan birbirlerine karşılıklı olarak alan açıyorlar.
Daha önce de vurguladığımız üzere, iki ülkenin ortak çıkarlarının kazandığı boyutlar, ayrıca birlikte hareket edebilmelerinin yarattığı ‘kritik yoğunluk’, aralarındaki görüş ayrılıklarını pragmatik bir şekilde yönetebilmelerini mümkün kılıyor.
*
Ancak son dönemde Türkiye’nin Batı ile ilişkilerinin sürekli türbülans içinde gitmesi, Rusya’nın Türkiye’nin dış politikası içindeki ağırlığının artması sonucunu doğurabilir. Bu takdirde, ikili ilişkinin üzerine oturduğu dengede Rusya’nın Türkiye karşısındaki pazarlık kartlarının güçlenmesi ihtimali gözardı edilemez.
Bütün mesele, Türkiye’nin Rusya ile ilişkilerinde girdiği yakınlaşmayı önümüzdeki dönemde Batı ile ilişkilerinde dengeleyip dengeleyemeyeceği sorusunda beliriyor.