Gündem

Seçim yasası: AKP ve MHP'nin seçim barajını yüzde 7'ye indirme kararını muhalefet nasıl yorumluyor?

03 Eylül 2021 13:58

Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) ile Milliyetçi Hareket Partisi'nin (MHP) yeni yasama yılında Meclis'e sunmayı planladığı Seçim ve Siyasi Partiler Yasası değişikliği kapsamında, seçim barajının yüzde 10'dan yüzde 7'ye indirilmesi üzerinde vardığı uzlaşma, Cumhur İttifakı ortağı Büyük Birlik Partisi'nin (BBP) yanı sıra bir çok AKP'li için de sürpriz oldu.

AKP'nin ittifak ortağına da önerdiği yüzde 5 seçim barajı konusunda mutabakata varıldığı siyasi kulislerde uzunca süredir konuşuluyordu. Hatta bazı AKP yöneticileri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "yüzde 7" açıklamasına karşın, nihai noktada "Yüzde 5 olarak netleşir" beklentisini dile getiriyordu.

Seçim barajının yüzde 7'ye indirilmesi ise barajın sıfırlanmasını isteyen veya en fazla yüzde 5 olması gerektiğini savunan muhalefet partilerinin de beklentilerini karşılamamış görünüyor.

BBC Türkçe'ye konuşan muhalefet partilerinin sözcüleri, ittifak sisteminde seçimin 5 veya 7 olmasının bir anlamının kalmadığını belirtirken, yüzde 7 kriterinin neye göre belirlendiği ve seçim yasasının diğer maddelerinde nasıl bir değişiklik planlandığı sorularına yanıt verilmesi gerektiğini vurguladı.

HDP: Yüzde 10 barajını geçersiz hale biz getirdik

Seçim barajının yüzde 7'ye çekilmesinde, "yüzde 10 barajı aşması için kendi seçmeni dışındaki kesimlerden de oy aldığı ve bu durumun hak ettiğinden fazla oy almasına yol açtığı" iddia edilen HDP'nin oylarını aşağı çekme hesabının etkili olduğu, siyasi kulislerde konuşuluyor. Peki baraj aşağı çekilince HDP oyları da düşer mi?

HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, partisi açısından barajın yüzde 10 ya da 7 olmasının bir öneminin olmadığı belirtiyor:

"Aslında yüzde 10 barajı da, HDP ve Kürt siyasetine göre düşünülmüştü. Ama biz 2015'ten beri yapılan her seçimde bu barajı aştık ve sorun kalmadı. Yüzde 10 barajını biz geçersiz hale getirdik zaten."

Getty Images

Partisinin seçim barajının kaldırılmasından yana olduğunu, ancak illa da bir baraj konulacaksa Avrupa ülkelerindeki standartlarda olması gerektiğini belirten Oluç, seçim barajının yüzde 7 olmasından çok, diğer yapılması planlanan değişikliklerin ne olacağını merak ettiklerini vurguluyor:

"Yüzde 7'ye indirmeleri kamuoyunda konuşulan tek konu gibi görünüyor. Bunun bir anlamı kalmadı ki ittifaklar nedeniyle. Yüzde 7'ye inmesi önemsiz diye değerlendirmiyoruz ama kritik bir konu değil, bir demokrasi atağı ya da temsilde adalet konusunda büyük bir adım atıldı diye değerlendirmek mümkün değil.

"Ama esas önemli olan şu, başka ne değişiklik planlıyorlar? Çünkü seçim yasasındaki değişikliklerin esas nedeni, iktidarı, kendi çoğunluğunu ve seçimi kazanmasını garanti altına almak. Onun için seçim yasasında oynama yapıyorlar.

"O yüzden konuşulmayan kısmı esas önemli olan biz onu esas merak ediyoruz. Çünkü esas turpun büyüğü heybede olabilir."

CHP: Tek adam sistemine karşı demokrasi ittifakı oluşacak

CHP'nin seçim ve hukuk işlerinden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, başkanlık sisteminde hükümetlerin Meclis'ten çıkmadığına dikkat çekerek, "Asıl tartışılması neden baraja gerek duyulduğudur?" sorusunu yöneltiyor.

Partisinin sıfır barajı savunduğunu ancak parlamenter sisteme geçilmesi halinde temsilde adaleti bozmayacak şekilde en fazla yüzde 2-3 gibi bir oranın düşünülebileceğini belirten Erkek, yüzde 7 oranını MHP'nin talep etmiş olabileceği tahmininde bulunuyor:

"Bunu MHP'nin istediği çok açık. Olur ya ittifak olarak girmezler ayrı seçime girmeleri gerekebilir. Yüzde 7 onun için önem arzediyor olabilir. Çünkü ittifak içine girdiğinde barajın önemi kalmıyor. Ama ileride bakalım karşımıza neler çıkacak, ittifak içi barajlar gelecek mi, bunları bilmiyoruz. Baraj bir demokrasi ayıbıdır, 12 Eylül darbe hukukunun bir ürünüdür. 'Barajı kaldıracağız' diye iktidar olanlar 20 yıldır barajla iktidar oluyor."

Erkek, seçim yasası eliyle yapacağı düzenlemelerin ters tepeceğini ve seçimlerde bir "demokrasi ittifakı"nın oluşacağını savunuyor:

"Ben şuna inanıyorum, resmi ittifaklar dışında bu tek adam sistemine karşı büyük bir demokrasi ittifakı olacak. Bence, hukukun üstünlüğüne, demokrasiye inanan milyonlar ve tüm siyasi partiler, Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayını destekleyecek. Çünkü Cumhur İttifakı dışındaki bütün siyasi partiler sistem konusunda anlaştı. Güçlendirilmiş parlamenter sistem diyoruz. O yüzden ne yaparlarsa yapsınlar, demokrasinin önüne, ne engel koymaya çalışırlarsa çalışsınlar, başaramayacaklar. Gümbür gümbür gidiyorlar; yolcudur Abbas, bağlasan durmaz."

İYİ Parti: Yüzde 7'nin gerekçesi açıklanmalı

İYİ Parti Siyasi İşler Başkanı Cihan Paçacı, partisinin seçim barajı için yüzde 5 öngördüğünü ancak daha aşağı da çekilmesine karşı olmadıklarını belirtiyor.

Paçacı, yeni düzenleme yapılırken, temsilde adaletin en geniş şekilde sağlanması gerektiğini ifade ediyor ve yüzde 7 oranının neye göre belirlendiğinin açıklanması gerektiğine dikkat çekiyor:

"Ne düşünülerek bu oran belirlendi? Neden yüzde 5 veya 8 değil de yüzde 7? Bu yüzde 7'nin bir anlamı olması lazım. Ben istedim, yüzde 7 oldu. Böyle bir gerekçesiz tespit olmaz."

Yeni düzenlemede, "ittifak içi baraj" düzenlemesi olup olmayacağı da tartışılıyor.

Paçacı, "İttifak içine baraj koyduğunuz zaman ittifakın anlamı kalmaz veya tam tersi, ittifak oldu sürece de yüzde 7 seçim barajının anlamı kalmaz, zaten ittifak partileri o oranı aşar" yorumunu yapıyor.

Gelecek Partisi: MHP'yi garantiye alma çabası

Kulislerde, yüzde 7 düzenlemesi yapılmasında, AKP tabanından oy alma potansiyeli olan Gelecek Partisi ve DEVA Partisi'ne yönelmeyi engelleme hesabı yapıldığı da konuşuluyor.

Barajın yüzde 5 olması halinde, memnuniyetsiz AKP seçmeninin barajı aşmaları için yeni kurulan bu iki partiye yönelebileceklerinden endişe edildiği yorumları yapılıyor.

Gelecek Partisi Seçim ve Hukuk İşleri Başkanı Ayhan Sefer Üstün, partisinin şu anda bir ittifakta yer alıp almama gibi bir kararı olmadığını belirtirken, barajla partisine yönelimin engellenemeyeceği görüşünde:

"Biz zaten son anketlerde biz zaten diğer yükselişe geçtik. İktidarın kendi anketlerinde de yüzde 7,5 gözüküyor Gelecek Partisi. Kaldı ki ortada seçim havası yok.

"Bizim baraj sorunumuz olmadığı halde programınızda barajı sıfır olarak koyduğumuz için, zaten iktidarın barajı kaldıracağı noktasında taahhütleri olduğundan dolayı sıfır olmasını savunan bir partiyiz.

Üstün barajın yüzde 7'ye çekilmesinin altında, "MHP'nin kendisini garanti altın alma amacının" yattığını savunuyor.

AKP ve MHP oylarının giderek eridiğini belirten Üstün, "MHP, ittifak içinde kalma veya ittifak dışında kalma ihtimaline karşı kendisini garanti altına almaya çalışıyor. Çünkü iktidar partisinin de oyu erimekle birlikte, MHP'nin baraj altında kalma riski çok yüksek" görüşünü dile getiriyor.

İktidar bloğunun ittifak içi baraj formülleri üzerinde de çalıştığı duyumları aldıklarını belirten Üstün, bunların seçimi kazanmaya dönük "siyasi mühendislik" çabaları olduğunu belirtiyor:

"Bu siyasi mühendislikler gelir, yapanları vurur. Bizim böyle bir endişemiz yok.

"Anavatan Partisi'nin de baraj konusunda çalışmaları vardı. Rahmetli Özal baraj meselesine çok önem verirdi. Ama ANAP baraj altında kaldı.

"Hangi sihirli formülü getirirseniz getirin, halktan oy almak zorundasınız. Halktan gönlünden düşmüşseniz, bunu tersine çevirmeniz imkansız.

"Seçim kanunları boyu kısa yorgan gibidir başınızı örteceğim diye yukarı çekerseniz, ayaklarınız açıkta kalır aşağı çekerseniz başınız açık kalır."

DEVA Partisi: Cumhurbaşkanı'nın MHP'ye oyunu

DEVA Partisi Hukuk ve Adalet Politikaları Başkanı Mustafa Yeneroğlu barajın aşağı çekilmesinde, Cumhur İttifakı oylarının toplamının yüzde 40'ın üzerine çıkamamasının etkili olduğu iddiasında.

Barajın yüzde 7 olarak belirlenmesinin partisi açısından sorun olmadığını belirten Yeneroğlu, MHP'nin ise "oyları yüzde 7'nin altında" algısına karşı bu oranı kabul ettiği görüşünü dile getiriyor:

"2018 seçimine giderken de iktidar partisi, baraj düşürülmesi gerekir diyordu. Ama o zaman siyasi ittifaklara izin verdi. Çünkü o zaman iki partinin oyları yüzde 60'ın üzerindeydi. Fakat şu anda ikisinin toplamı yüzde 40 etmiyor.

"MHP'nin oranı da yüzde 7'ler civarında. MHP aslında yüzde 5 istiyordu. İçeride yaptığımız görüşmelerde bunu söylüyorlardı. Fakat Cumhurbaşkanı yüzde 7'yi telaffuz edince, sanıyorum MHP yüzde 7'nin de altındaymış algısına karşı çıkmak için böyle bir kabullenme içine girmek zorunda kaldı.

"Aslında Cumhurbaşkanı'nın MHP ye yaptığı bir oyun. Yeni partileri engellemek için bu oranın getirildiği söyleniyor. Bizi engelleme noktasında böyle bir yaklaşım içinde konuyu değerlendirmiyoruz.

"DEVA Partisi olarak yüzde 7'yi aşamayacağımıza dair kanaat olsaydı, parti kurmazdık. Meclis açısından bizim böyle bir gündemimiz yok. Ama temsilde yaptıkları yanlış nedeniyle, kendi kurdukları tuzağa kendileri düşecektir."

Hedeflerinin, cumhurbaşkanlığı seçimini kazanmak ve demokrasiyi özümsemiş bir ismin cumhurbaşkanı olmasına dönük olduğunu belirten Yeneroğlu, "O nedenle Meclis'e koydukları barajın bizim açımızdan çok anlamı yok. Çünkü iktidardan zaten demokratik bir seçim kanunu çıkarmasını beklemiyoruz" diyor.