Gündem

BTK’nın Sayıştay’a gerekçe sunamadığı anlaşma: Maliyeti TL ile ödemesi dolarla

BTK, böyle savundu: “Yabancı para cinsinden sözleşme yapmamıza engel bir düzenleme yok”

30 Eylül 2021 17:34
Eray Görgülü

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu, veri merkezi işletilmesi için 2018 yılında hizmet alımına gitti. Tüm maliyet unsurlarının TL üzerinden belirlendiği sözleşme dolar üzerinden yapıldı. İki yıl boyunca 1 milyon 800 bin dolara alınan hizmetin bedeli, iş artışı olmamasına rağmen 2020 yılında yüzde 30 artırıldı. Kurumun hesaplarını inceleyen Sayıştay, “Kamu menfaati için sözleşmenin TL ile yapılması gerekir” dedi. BTK ise Sayıştay’a “Kurumun yabancı para cinsinden sözleşme yapmasına engel bir düzenleme yok” yanıtını verirken, yüzde 30 artışa ilişkin bir gerekçe sunamadı.  

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun (BTK) 2020 yılı hesaplarını inceleyen Sayıştay, 2018 yılında yapılan bir sözleşmeye ilişkin önemli tespitlerde bulundu. Sayıştay raporuna göre BTK, Veri Merkezi ve Sistem Salonu İşletme, Bakım ve Destek Hizmet Alımı İşi için 2018’de bir hizmet sunucusuyla bir yıllığına 1 milyon 800 bin dolar bedelle sözleşme imzaladı. 2019 yılında da firmaya aynı miktarda ödeme yapılırken, 2020 yılında sözleşme bedelinde yüzde 30 artışa gidildi ve aynı iş için alınan hizmet karşılığında yüklenici firmaya 2 milyon 340 bin dolar ödendi. Sözleşmeyi inceleyen ve anlaşmanın dolarla yapılmış olmasını eleştiren Sayıştay denetçileri, şu tespitlerde bulundu:

Tüm maliyetler TL üzerinden

“Veri Merkezinin İşletilmesi hizmeti alımı işinin dokümanları incelendiğinde, hizmetin ana maliyet unsurunun personel gideri olduğu anlaşılmaktadır. Her ne kadar, hizmetin kapsamında bir takım bakım ve onarım unsurları bulunsa da, işin teknik şartnamesine göre, bakım onarımda ihtiyaç duyulan sarf malzemesi ve ihtiyaç duyulan diğer malzemeler Kurum tarafından ayrıca karşılanacak, bu iş kapsamında sadece hizmet alımı yapılacaktır. Dolayısıyla, bu hizmet alımı kapsamında temel maliyet unsuru olan ücretler Türk Lirası üzerinden oluşmaktadır. Tüm maliyet unsurlarının Türk Lirası üzerinden belirlendiği bir hizmet alımının bedelinin (fiyatının) dolar üzerinden belirlenmesinin kuruma bir fayda sağlamayacağı gibi ilave mali yük getireceği düşünülmektedir.

“Sözleşmeye engel yok” açıklaması yerinde değil

Buna rağmen, üç yıl boyunca sözleşme bedeli dolar üzerinden belirlenmiş ve ödeme söz konusu para cinsi üzerinden yapılmıştır. Kamu idaresi cevabında, Kurumun yabancı para cinsinden sözleşme yapmasına engel bir düzenlemenin olmamasını ifade etmesi yerinde bulunmamıştır. Zira, İdarenin dolar ile sözleşme yapmasına doğrudan engel bir husus bulunmamaktadır. Fakat, idare yetkililerinin kamu kaynaklarının etkili, ekonomik ve verimli kullanılması ilkesini gözeterek her zaman için kamu menfaatine en uygun kararı alıp uygulaması gerektiği genel ilkesinden hareketle, bu hizmet alımı kapsamında temel maliyet unsuru olan ücretlerin Türk Lirası üzerinden olduğu ve tüm maliyet unsurlarının Türk Lirası üzerinden belirlendiği bir hizmet alımı bedelinin dolar üzerinden belirlenmesinin kuruma bir fayda sağlamayacağı gibi ilave mali yük getireceği de açıktır. Dolayısıyla, herhangi bir yasal sorumluluk olmamakla birlikte, kamu menfaati açısından söz konusu işin TL üzerinden ihale edilmesi gerekmektedir.”

Yüzde 30’luk artış gerekçelendirilemedi

Sözleşme kapsamında 2020 yılında yüzde 30 artışa gidilmiş olmasına ilişkin ise Sayıştay raporunda şu ifadelere yer verildi: “ Söz konusu hizmet alımına ilişkin 2019 ve 2020 yılı satın alma dokümanları incelendiğinde, işin nitelik ve niceliğinde bir değişme ve genişleme olmamasına rağmen, 2019 yılında 1 milyon 800 bin dolar olan sözleşme bedelinin, 2020 yılında yüzde 30 artış ile 2 milyon 340 bin dolar olarak gerçekleştiği görülmüştür. Anılan bu artışı gerekçeleri ile orta koyan bir yaklaşık maliyet analizi veya piyasa araştırması da yapılmamıştır. Zira İdarenin dolar ile sözleşme yapmasına doğrudan engel bir husus bulunmamaktadır. Fakat İdare yetkililerinin kamu kaynaklarının etkili, ekonomik ve verimli kullanılması ilkesini gözeterek her zaman için kamu menfaatine en uygun kararı alıp uygulaması gerektiği genel ilkesinden hareketle, bu hizmet alımı kapsamında temel maliyet unsuru olan ücretlerin Türk Lirası üzerinden olduğu ve tüm maliyet unsurlarının Türk Lirası üzerinden belirlendiği bir hizmet alımı bedelinin dolar üzerinden belirlenmesinin Kuruma bir fayda sağlamayacağı gibi ilave mali yük getireceği de açıktır. Dolayısıyla, herhangi bir yasal sorumluluk olmamakla birlikte, kamu menfaati açısından söz konusu işin TL üzerinden ihale edilmesi gerekmektedir.”