Tivibu, Digiturk ve Turkcell TV’den sonra Kablo TV ve Teledünya’nın da bazı kanalları platformlarından çıkarmasının ardından RTÜK, bugünkü toplantısında konuyu gündemine alacak. RTÜK eğer kararlı durursa, konu lisans iptaline kadar gidebilecek. Cumhuriyet'ten Fırat Kozok'un haberine göre, sansür uygulayan dijital platformlar ile sosyal medya dahil internet sansürü uygulayanların ortak özelliği ise tepe yönetimlerinde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a yakın kadrolarının yer alması.
Cumhuriyet'te yer alan haber şöyle:
Digiturk’ün ardından benzer bir adım atan Kablo TV ve Teledünya’nın durumları da toplantıda ele alınacak. RTÜK eğer uyarı kararı verir ve bu kararın arkasında da durursa konu lisans iptaline kadar gidebilecek. Platformlar son dönemde bazı televizyon kanallarına yönelik sansürleriyle gündeme gelse de verdikleri internet hizmetleriyle de zaman zaman sosyal medyaya yönelik sansürlerde de önemli rol oynuyorlar. Sansür kararlarının çıktığı platformların tamamının ortak bir özelliği ise hepsinin AKP’nin “kadrolaşma havuzu”na dönmeleri.
Kadroda kimler var?
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mustafa Varank, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fahri Kasırga, Başbakan Başdanışmanı Maksut Serim, Hilmi Güler ve Atilla Koç, Bilal Erdoğan’ın arkadaşı İbrahim Eren ve Abdullah Tivnikli.
Türksat
Örneğin Kablo TV ve Teledünya’nın bağlı olduğu Türksat’ın yönetim kurulu üyeleri Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu’na yakın isimlerden oluşuyor. Üyeler arasında Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mustafa Varank, Cumhurbaşkanlığı Bilişim Teknolojileri Başkanı Ali Taha Koç, Başbakan Başdanışmanı Maksut Serim, AA Genel Müdürü Şenol Kazancı gibi isimler bulunuyor. Türksat karar organı listesindeki diğer isimler şöyle: Ulaştırma, Denizcilik, Haberleşme, Araştırmaları Merkezi Başkanı Prof. Dr. Yusuf Suat Hasçiçek, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Mehmet Hamdi Yıldırım.
Digiturk
Çukurova grubu tarafından kurulan Digitürk’ün gruba ait yönetim hakları, Mayıs 2013’te TMSF’ye geçmişti. TMSF, platformu geçen temmuz ayında Katarlı medya grubu Al Jazeera bünyesindeki BeIN Media Group’a satılmıştı. 3.5 milyon abonesi bulunan platformun satış fiyatı ise açıklanmamıştı. Satış öncesi Katar emirinin sadece iki saatliğine Türkiye’ye gelerek Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmesi dikkat çekmişti. Katarlı firmanın AKP ile yakınlığı kamuoyunda tartışma konusu olmuştu. Digiturk’ün 7 kanalı platformdan atmasının ardından başta CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu olmak üzere siyasiler art arda tepki göstermiş ve çok sayıda abonelik iptali gelmişti. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, Ankara’daki katliamın ardından önceki gün kabul ettiği Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’la birlikte verdiği fotoğraf karesine yerleştirdiği Digiturk kumandası tartışma yarattı.
Telekom
Digitürk ve Kablo TV’den önce sansür operasyonunu gerçekleştiren Tivibu ise Türk Telekom’un dijital yayın platformu. Yaklaşık 10 yıl önce, AKP iktidarı döneminde Türk Telekom’un yüzde 55’i Suudi Öger Grubu’na satılmıştı. Dev şirketin yüzde 30’u Hazine’de, yüzde 15’i ise halka açık. Telekom da yine diğer platformlar gibi AKP’li ya da AKP’ye yakın isimlerin “havuzu” haline getirildi. Telekom’un yönetim kurulunda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “prenslerinden”, Erdoğan’ın danışmanı İbrahim Kalın’ın kızının okul taksitlerini ödeyen, 25 Aralık operasyonunda adı geçen işadamı Abdullah Tivnikli, eski Başbakanlık Müsteşarı ve yeni Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri, AKP’li bürokrat Fahri Kasırga, Bilal Erdoğan’ın arkadaşı ve TRT Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Eren, Erdoğan’ın ekonomi başdanışmanı Yiğit Bulut gibi isimler yer alıyor.
Turkcell
AKP’nin kadrolaştığı bir diğer kurum da Turkcell oldu. Kurumun yönetimine ardı ardına AKP’li eski bakanlar atandı. Yapılan kadro değişikliklerinden sonra firmanın reklam bütçesi yandaş gazete ve televizyonlara kaydırıldı. AKP’li eski Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç, yine eski AKP’li Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, Bezm-i Alem Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Ahmet Akça, Turkcell’in yönetim kadrosundaki bazı isimler.
TİB
Tüm bu özel kuruluşların yanı sıra özellikle internet sansürü konusunda AKP iktidarında yıldızı parlayan bir diğer kurum da Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı. 2005’te AKP tarafından kurulan TİB, iktidardan gelen talepler üzerine anında erişim engeli uygulayabiliyor.