Hürriyet Gazetesi Yazarı Mehmet Yılmaz, bugünkü (17 Aralık 2012) yazısında, Sağlık Bakanı Recep Akdağ ile ilgili önemli bir iddiayı gündeme taşıdı. Yılmaz, "Kendi yasağını delen bakan" başlığı altında, Bakan Akdağ'ın, sağlıkta tam gün yasasını deldiğini ifade etti.
Mehmet Y. Yılmaz'ın köşesinde Sağlık Bakanı Recep Akdağ ile ilgili iddiasını şu sözlerle anlattı:
"Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın eşi Şeyma Hanım, geçirdiği bir kulak rahatsızlığı nedeniyle Gazi Üniversitesi'nde ameliyat oldu. Önce geçmiş olsun dileklerimi ileteyim, dilerim kısa sürede sağlığına kavuşur. Şeyma Hanım'ın ameliyatını gerçekleştiren hekim, Prof. Dr. Nebil Göksu. Gazetede Nebil Göksu'nun ameliyata "konsültan hekim sıfatı ile katıldığını" okuyunca, merak ettim bu ne demek diye.
Sözlüklerde karşılığı yok. Ben bu terimi kısaca, "kanunların ardından Türk işi dolanma" olarak tanımlıyorum. Prof. Göksu, sağlıkta tam gün yasası çıktıktan sonra üniversiteden istifa ederek, ayrılmış bir hekim. Yasa gereği, eğitim ve araştırma faaliyetlerine katılabilmekle birlikte tıp fakültesinden ameliyat yapması yasak. Kanunun koyduğu yasak, Gazi Üniversitesi Rektörü ve Tıp Fakültesi Dekanı'nın özel izni ile aşılmış. Rektörle, dekanın gücüne bakın! Meclis kanun çıkarıyor, onlar “özel izinle” ameliyat izni verebiliyor.
Benzeri bir durum Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ameliyatında da yaşanmıştı. Marmara Tıp Fakültesi’nin uygulama hastanesi olan Pendik Araştırma ve Eğitim Hastanesi’ndeki ameliyatı tam gün yasasından sonra istifa eden Prof. Dr. Dursun Buğra yapmıştı. Normal olarak herhangi bir hastayı orada ameliyat edemezdi, özel izin ile Başbakan’ın ameliyatını gerçekleştirdi.
Her hastanın kendi hekimini seçme hakkı vardır. Bu temel bir hasta hakkı sayılır. Bakan Akdağ’ın eşi de, Başbakan da böyle bir hakkı kullanmışlar. Ama Türkiye’de herhangi birisi iseniz böyle bir haktan yararlanma olanağınız yok. Kanunun uygulanması sırasında ortaya çıkan bu saçmalığı Başbakan da Sağlık Bakanı da bizzat yaşadılar, artık yapılan hatayı fark etmiş olmalılar.
Kendileri için yapılabilen bir uygulamadan diğer vatandaşları neden mahrum ettiklerini bir durup düşünseler iyi olur. Kanun önünde herkes eşit değil miydi? Herkesle didişerek bir kanun çıkar, sonra o kanunun arkasından ilk fırsatta dolanan da sen ol! Gerçekten çok ayıp! "