Sabah gazetesi yazarı Mahmut Övür, üç yılı aşkın süredir Edirne Cezaevi'nde tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener'e yaptığı 'kahvaltı' davetini yorumladı. Övür, "Asıl mesele HDP ile İYİ Parti'yi bir arada tutarak Başkan Erdoğan karşıtlığını diri tutmak" görüşünü savundu.
Övür, "Eski HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş'ın sol bir partiyle yeniden siyaset sahnesinde yerini almak istediğini yazdığım gün, bunu doğrulayan açıklaması gündeme düştü: 'Mesela ben dışarıda olsaydım bir sabah Başak ile birlikte Meral Hanım'ın kapısını çalar ve 'kahvaltıya geldik' derdim...' Akşener'in buna 'kan davası' hatırlatmasıyla verdiği kafaları karıştıran cevabı bir yana asıl neyin hedeflendiğine bakmak gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.
Övür, "Asıl mesele HDP ile İYİ Parti'yi bir arada tutarak Başkan Erdoğan karşıtlığını diri tutmaktır. Bunun için de geçmişte irtica ve eksen kaymasıyla korkutulan siyasi aktörler ve toplum, bu kez 'tek adam rejimi' ve otoriterlikle korkutuluyor. Ve öyle bir körleşme yaşanıyor ki, devleti katil, siyasi iktidarı 'faşist' diye suçlayıp, en kutuplaştırıcı dili kullandıktan sonra hiçbir özeleştiri yapmadan 'Barışçıl ve diyalog isteyen' bir Demirtaş portresi çıkartılıyor toplumun karşısına." düşüncesini dile getirdi.
Övür, "Ama dahası var; yüzyıllık Kürt meselesinde açılımlar yaparak elini taşın altına koyan Başkan Erdoğan'a sıcak bakmayan, Diyarbakır'a Mesud Barzani ve Şivan'la geldiğinde 'hoş geldin' bile demeyen hatta tepki gösteren Demirtaş, şimdi 'milliyetçi' Akşener'e sevgi pıtırcıkları yolluyor. Bu işte bir garabet yok mu?" ifadesini kullandı.
Yazının devamı için tıklayın