Gündem

Sabah, iki yazısını sansürlediği Yavuz Baydar'ın işine son verdi!

Sabah'ta yayımlanan son yazısında gazetenin Gezi Parkı manşetini eleştiren okur mektuplarına yer veren ve sonraki iki yazısı gazetede yayımlanmayan Yavuz Baydar'ın işine son verildi

23 Temmuz 2013 23:29

Hazal Özvarış

Sabah gazetesindeki yazıları Gezi Parkı eylemleri süresince iki kez sansürlenen Okur Temsilcisi Yavuz Baydar’ın işine son verildi.  

Son yazısında Gezi Parkı eylemcilerine polis müdahalesi ardından gazetede atılan "Günaydın Gezi" manşetini eleştiren okur mektuplarına yer veren Baydar'ın daha sonra gazeteye gönderdiği iki yazısı yayımlanmadı.

Yavuz Baydar'ın her pazartesi yayımlanan "Okur Temsilcisi" köşesi yazısını göndermesine rağmen 24 Haziran 2013'te boş bırakılırken, Sabah Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Erdal Şafak aynı gün Baydar'ın 'Gezi' yazısını kendi köşesinde eleştirdi. Yazısına “Gezi Parkı olaylarında sergilediğimiz duruş nedeniyle bazı çevreler çok üstümüze geldi. Bu baskılardan etkilenen bazı yazarlarımız da 'Liberter' bir havaya girdi" diyerek başlayan Şafak, Yavuz Baydar'a "Sabah okuru olmayanları Sabah okuru ve çoğunluk gibi sunmayın" diyerek seslenen bir okur mektubuna köşesinde yer verdi.

Sürecin ardından izne ayrılan Baydar, New York Times'da yayımlanmak üzere "Türkiyede medya patronları demokrasinin altını oyuyorlar" başlıklı bir yazı kaleme aldı. New York Times'da hem İngilizce, hem Türkçe yayımlanan yazıda Baydar, medya patronlarının aldığı kamu ihalelerinden bazı gazetecilerin otosansür eğilimine kadar Türkiye medyasının mevcut durumunu farklı açılardan örneklerle değerlendirdi.     

Baydar, izin süresi dolduktan sonra 23 Temmuz 2013'te Sabah'ta yayımlanmak üzere "medyada bağımsız özdenetimin önemi ve gazetelerin kurumsal itibarı için ombudsmanlığın neden gerekli olduğunu" ve "genel yayın yönetmeni ile okur temsilcisinin arasında hiyerarşik bir müdahale ilişkisi bulunmadığını" vurgulayan bir yazı yazdı. Ancak, Sabah yönetimi Baydar’ın ikinci yazısına da gazetede yer vermedi.

İki yazısı sansürlenen Yavuz Baydar’ın Sabah’la ilişkisine bugün (23 Temmuz 2013) son verildi.

 

Yavuz Baydar kimdir?

 

İlk, orta ve lise öğrenimini Eskişehir'de tamamlayan Yavuz Baydar, 1976 yılında, Endüstri Mühendisliği okuduğu ODTÜ'den o sıralarda yaşanan öğrenci olayları ve siyasi baskı ortamı nedeniyle ayrılarak İsveç'e gitti. Yüksek öğrenimini Stockholm'de tamamladı. Baydar, Stockholm Üniversitesi Bilgi İşlem Fakültesi'nde Sibernetik ve Enformatik mezunudur.

Gazeteciliğe 1980 yılında, İsveç Radyo ve Televizyon Kurumu'nda (SR) radyo muhabirliği yaparak başlayan Yavuz Baydar, mesleğe haber sunucusu ve editör/yapımcı olarak devam etti. Televizyon haberciliğine ilk adımını, 1982 yılında İsveç TV'sinde haftalık Türkçe çocuk programı Spraka'nın yapımcı ve sunucusu olarak attı. Ayrıca, bu tarihten itibaren 10 yıla yakın bir süre, İsveç Televizyonu Kanal1'de, haftalık Türkçe haberleri hazırladı ve sundu.

Baydar, İskandinavya'nın en prestijli eğitim kurumlarından biri sayılan Stockholm Gazetecilik Yüksek Okulu'ndan 1984'te mezun oldu.

Mezuniyetinin hemen ardından, Cumhuriyet Gazetesi İsveç ve Finlandiya muhabirliğini de üstlendi. Burada siyasi gelişmeler yanı sıra, kültür haberciliğine de ağırlık verdi. Önde gelen film yönetmenleri, yazarlar ve müzisyenlerle mülakatlar yaptı, portreler hazırladı. Haftada birkaç kez Cumhuriyet Kültür sayfasına yazdığı müzik yazılarıyla jazz ve rock ile alt dallarının, modern akımların Türkiye'de tanınmasına yardımcı oldu.

1992 yılında İsveç'ten ayrılan Yavuz Baydar 1992 - 1993 yıllarında Show TV'nin Paris merkezli haber yayın biriminde Haber Müdür Yardımcısı olarak çalıştı. Ardından kısa süreliğine Londra'ya yerleşti; BBC World Service Türkçe Bölümünde yapımcı ve sunucu olarak görev aldı.

BM'de sekiz aylık bir New York deneyimi ardından 1994 yılında Türkiye'ye döndü. Yeni Yüzyıl gazetesinin kurucu kadrosunda Dış Haberler Müdürü ve yorumcu olarak çalıştı.

1996-98 arasında Milliyet'te editörlük yaptı. Radyo yöneticiliği (Show Radyo Genel Yayın Yönetmenliği) geçen kısa bir ara ardından tekrar Milliyet'e döndü. 1999 yılında ülkede basın özdenetimi alanında bir "ilk"e imza atarak, Milliyet Gazetesi'nde Okur Temsilcisi (Ombudsman) olarak eleştirel köşeler yazmaya başladı. 2004 yılında gazetede bir köşe yazarının manşet olan haberine gelen şikayetleri inceleyip, söz konusu haberin yalan olduğunu ortaya çıkaran Baydar, gazete yönetimi tarafından işten ayrılmak zorunda bırakıldı.

Baydar, aynı sene içinde Sabah Gazetesi Ombudsmanı oldu.

Yavuz Baydar, okur temsilciğilinin yanı sıra Radyo ve TV alanında da faaliyetlerini sürdürdü. 1990'lı yıllarda TRT'de Açık Kapı, 2000-2004 arasında CNN Turk kanalında Soru-Cevap programını sundu. TV8'de sabah yorumları yaptı; STV Haber'de Rota programının moderatörlüğünü yaptı. Halen TV24'de Açık Görüş programını sunmaktadır.

Baydar, müzik bilgi ve deneyimini Açık Radyo'da Yörünge ve Radio Oxigene'de Eclipse başlıklı programlarda jazz, rock, electronica, ambient ve world türlerini kendine has ses ve diliyle harmanlayarak dinleyicilerle paylaştı.

Michigan Üniversitesi'nde "Ortadoğu'da basın ve demokrasi" teziyle Knight-Wallace Fellow olarak çalışma yapan Baydar, 2003-2004 arasında Dünya Ombudsmanlar Birliği'nin (ONO) Genel Başkanı görevine getirildi.

Balkanlar, Kafkasya ve Ortadoğu'da çalışan gazetecilerle medya etiği üzerine çalışmalar sürdüren Baydar, Türk-Yunan, Türk-Kıbrıs, Türk-Ermeni gazeteci diyalog platformlarında da aktif bir isim olarak öne çıkmaktadır.