ABD ve Avrupa Birliği'nin Rusya'ya yönelik yaptırım kararlarında, uluslararası ödeme sistemi SWIFT'ten çıkarılma hamlesi henüz yer almadı. Ukrayna'nın talep ettiği Swift yaptırımı uygulamasına, Almanya ve İtalya'nın başını çektiği bir grup ülkenin karşı çıktığı belirtiliyor.
AB'nin Rusya'ya yaptırımları görüştüğü dünkü toplantının ardından Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, büyük bir yaptırım paketinin onaylandığını açıkladı ve bunun "AB'nin ne kadar birlik içinde olduğunu gösterdiğini" söyledi.
Ancak AB'nin yaptırım paketinde, Ukraynalı yetkililerin talep ettiği önlemlerden olan Rusya'nın uluslararası ödeme sistemi SWIFT'ten çıkarılması yer almadı.
AB'nin Rusya'ya yaptırımları ele aldığı saatlerde Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmytro Kuleba sosyal medyada sert bir mesaj yayımladı.
Kuleba, "Bu konuda diplomatik davranmayacağım. Rusya'ya SWIFT yasağı uygulanması gerektiğinden şüphe duyan herkes, masum Ukraynalı erkek, kadın ve çocukların kanının kendi ellerinde de olacağını anlamalı. RUSYA'YI SWIFT'TEN MEN EDİN" dedi.
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy de dün AB'nin yaptırım kararı öncesinde "Rusya'nın SWIFT'ten çıkarılmasını, Ukrayna üzerinde uçuşa yasak bölge oluşturulmasını ve saldırgan tarafı durdurmak için diğer etkili adımların atılmasını talep ediyoruz" şeklinde bir açıklama yaptı.
Ancak Ukrayna'dan gelen SWIFT yasağı bu talebi AB'nin yaptırım kararlarında karşılık bulmadı.
SWIFT yaptırımı konusunda AB ülkeleri arasında görüş ayrılığı yaşanması bunda etkili oldu.
Bu yaptırım türüne Almanya, İtalya ve Macaristan'ın aralarında yer aldığı bir grup ülkenin karşı çıktığı belirtiliyor.
'Kendilerini rezil ettiler'
Eski Avrupa Konseyi Başkanı ve Avrupa Halk Partisi Başkanı Donald Tusk, bu ülkelere sert şekilde tepki gösterdi.
Tusk, Twitter'da "Bu savaşta her şey gerçek: Putin'in çılgınlığı ve zalimliği, Ukraynalı kurbanlar, Kiev'e düşen bombalar. Yalnızca yaptırımlarınız yapmacık. Sert kararları bloke eden AB hükümetleri (Almanya, Macaristan, İtalya) kendilerini rezil ettiler" paylaşımında bulundu.
İtalya'da yapılan analiz ve yorumlarda, Roma yönetiminin SWIFT yaptırımına karşı çıkmasının nedenleri irdelendi. Bu nedenler arasında İtalya'nın Rus doğal gazına bağımlılığı da yer alıyor.
İtalya'ya doğal gazın yüzde 45'i Rusya'dan
İtalya Ekolojik Dönüşüm Bakanı Roberto Cingolani hafta başında yaptığı açıklamada ülkenin doğal gaz ihtiyacının yüzde 45'inin Rusya tarafından karşılandığını söylemişti.
Rusya'nın SWIFT sisteminden atılması halinde gaz ödemelerinin de yapılamayacağına, halihazırda süren enerji krizinin daha da tırmanacağına dikkat çekiliyor.
Rusya ile güçlü ticari ilişkiler ve İtalyan bankalarının Rusya'daki kredileri de Roma'nın elini bağlayan faktörler arasında sayılıyor.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, geçen ay Ukrayna krizi tırmanıştayken İtalya'nın önde gelen şirketleriyle bir video-konferans görüşmesi yapmış ve "İtalya'yı Rusya'nın önde gelen ekonomik partnerlerinden biri olarak görüyoruz" demişti.
Putin bu görüşmede, İtalyan şirketlerinin Rusya'daki yatırımlarının değerini 5 milyar dolar, İtalya'daki Rus yatırımlarını da 3 milyar dolar olarak açıklamıştı. İki ülke arasındaki ticaret hacminin 2021'de 30 milyar dolara ulaştığı hesaplanıyor.
Olası bir SWIFT yaptırımının Rusya'nın yanı sıra Avrupa ülkelerinin ekonomisine de zarar vereceği endişesi söz konusu. SWIFT seçeneğine karşı çıkan Almanya ve İtalya'nın bu riske daha açık olduğuna dikkat çekiliyor.
Öte yandan Almanya ve İtalya'nın, SWIFT yaptırımı gibi daha ağır seçenekleri, durum daha kritik hale gelirse kullanılmak üzere elde tutmaktan yana olduğu da belirtiliyor.
'Daha sert tedbirlere hazırız'
İtalya Başbakanı Mario Draghi bugün parlamentoya Rusya-Ukrayna konusunda bilgi verirken, "Bu yaptırımların yetersiz kaldığı görülürse daha da sert tedbirlere hazırız" dedi.
Rusya'nın SWIFT sisteminden çıkarılması, ABD'nin yaptırım kararları arasında da yer almadı.
ABD Başkanı Joe Biden'a dünkü basın toplantısında bunun nedeni soruldu.
Biden, Rus bankalarına karşı aldıkları yaptırım kararlarının SWIFT yaptırımına eşdeğer etki yaratacağını savunduktan sonra öyle devam etti:
"İkinci olarak, bu seçenek her zaman mevcut. Ancak şu anda Avrupa'nın geri kalanı bu pozisyonu almak istemiyor."
Fransa: SWIFT son seçenek
"Nükleer seçenek" olarak anılan SWIFT gibi ağır yaptırımların halen masada olduğu yönünde bir açıklama da Fransa'dan geldi.
Fransa Maliye Bakanı Bruno Le Marie bugün Reuters ajansına yaptığı açıklamada, "SWIFT en son çare, ama bu da hala masada olan seçeneklerden" dedi.
Almanya Maliye Bakanı Christian Lindner de "tüm seçeneklerin masada olduğunu" söyledi.
Litvanya Başbakanı Ingrida Simonyte de SWIFT yaptırımı konusundaki tartışmaların sona ermediğini belirterek "Kimlerin karşı çıktığını biliyoruz ve onlarla müzakereye devam ediyoruz" dedi.
200'den fazla ülkede binlerce finans kurumu tarafından kullanılan SWIFT sisteminden dışlanma yaptırımı daha önce İran'a uygulanmıştı.