Ekonomi

Rus boru hatlarının Avrupa'daki iki hedefi: Almanya ve Türkiye

Rusya'yla ilişkilerin normalleşme sürecine girmesiyle birlikte Türk Akımı doğalgaz boru hattı projesi de tekrar gündeme geldi. Enerji piyasası uzmanı Cüneyt Kazokoğlu, Rusya'nın boru hattı projelerinde Türkiye'nin tuttuğu yeri yazdı.

15 Ağustos 2016 15:34

Türkiye ve Rusya arasındaki tekrar yakınlaşmanın en önemli ayaklarından biri enerji, bu konu başlığı altında da iki ülke arasındaki doğalgaz boru hatları.

Rusya, neredeyse tamamen dışa bağımlı Türkiye'nin ithal ettiği doğalgazın yüzde 55'ini karşılıyor.

Bu veriler ışığında Rusya'nın Türkiye'ye ithal edeceği doğalgazı daha da artıracak yeni bir boru hattına, Türk Akımı'na ihtiyacı var mı? Evet var.

Rusya açısından önemli bir etken, Türk Akımı'nın Ukrayna'yı by-pass eden bir alternatif sunması. Fakat bunu bir kenara bırakalım.

Geçtiğimiz ay Rusya'nın gaz ihracat şirketi Gazprom, Avrupa'ya 2021 yılına kadar senede 2-3 milyar metreküp daha fazla doğalgaz satışı yapmayı planladığını bildirdi.

Bu, 5 yıllık bir süre içinde 10-15 milyar metreküp doğalgaz satışı demek. Bu gaz kime satılacak?

Aşağıdaki grafik, 2005-2010 ve 2015 yıllarında Gazprom'un Avrupa'daki ana müşterilerine satışlarını gösteriyor.

Dikkat edilmesi gereken önemli nokta, Avrupa'ya toplam satış artmazken, Gazprom'un en büyük iki müşterisi Almanya ve Türkiye'ye satışlarının artması.

Dolayısıyla Almanya ve Türkiye, Gazprom'un Avrupa piyasasında iki ana hedefi. Toplam talebin büyümediği Avrupa'da, Gazprom'un bu iki ülkeye doğrudan erişimini önümüzdeki 10 yıllar için güvenceye alacak projeler çok önemli. Bu projeler, Almanya'ya Kuzey Akımı 2, Türkiye'ye Türk Akımı.

Ancak bu iki hedef ülke arasında ciddi farklar var.

Almanya, 2011'de başlayan "enerji dönüşümü" (Energiewende) politikası ile 2050'ye kadar sera gazı salımını yüzde 80-95 oranında azaltmayı ve yenilenebilir enerji payını yüzde 60'a çıkarmayı hedefliyor. Başta kömür, fosil yakıtlar ve nükleer kullanımını azaltıp yenilenebilir enerjiye odaklanan plan nedeniyle Almanya'nın kendi doğalgaz kullanımı artmıyor.

Öte yandan Türkiye gibi doğalgaz konusunda yüzde 90'dan fazla oranda dışa bağımlı olan Almanya'nın enerji dönüşüm planı dışında bir önemi daha var. 2015 yılında 88 milyar metreküp doğalgaz tüketen Almanya, Rusya'dan 45 milyar metreküp ithal etti fakat ona yakın miktarda doğalgazı da ihraç etti.

Yani Almanya salt bir tüketici değil. Toplam 24 milyar metreküplük doğalgaz depolama kapasitesine sahip. Bu miktar, Türkiye'nin tüketiminin yarısı ya da Türkiye'nin depolama kapasitesinin on katı demek. Dolayısıyla Almanya, Avrupa içinde önemli doğalgaz dağıtım noktalarından biri.

Gerçek bir "hub" olma konusunda liberal piyasa ve bugünkünden çok güçlü alt yapı ihtiyacı nedeniyle gidecek yolu olan Türkiye içinse enerjide kaynak çeşitliliği ön planda olmak zorunda.

Türkiye, önümüzdeki on yıl için Azerbaycan, Türkmenistan, Kuzey Irak, belki İran ve Doğu Akdeniz'den gerçekleştirebileceği kaynak çeşitlendirmesine, bunlara ek olarak yeni terminaller ile arz/talep dengelerinin bozulduğu sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) piyasasına odaklanabilir.

Rusya için Türk Akımı, sadece zaten talebin artmadığı Doğu Avrupa'ya Ukrayna haricinde bir erişim rotası demek değil. Türkiye gibi, doğalgaz tüketiminin artması beklenen ve doğalgaz arzının büyük kısmını kontrol ettiği bir müşteriyi onyıllarca kendine bağlamak, Türkiye'nin önümüzdeki on yıl içinde erişebileceği Rus alternatiflerinin bir adım önünde olmak demek.