Dünya

'Rus baharı'

Rusya'da beş yıllık aranın ardından tanık olunan büyük protesto dalgası pek çoklarını şaşırttı. Yeni gösteriler Putin için ne anlama geliyor? Roman Goncharenko'nun analizi:

28 Mart 2017 16:31

Kırım ve Ukrayna'nın doğusundaki Rus yanlısı ayrılıkçıların savaş sloganı olan 'Rus baharı', Rusya'da pazar günkü protesto gösterilerinin ardından yeni bir anlam kazanabilir. Ve bu yeni durum Ukrayna'daki gelişmelerden farklı olarak Kremlin'i pek memnun etmeyecektir.

Moskova'dan Vladivostok'a binlerce kişi devlet yönetimini protesto için sokaklara çıktı. Bu tür görüntülere yaklaşık beş yıldır tanık olunmamıştı. Özellikle de genç göstericiler muhalif politikacı Aleksey Navalni'nin çağrısına uyarak sokaklara çıktı. Navalni bir video gösterimiyle Başbakan Dimitri Medvedev'e karşı yolsuzluk suçlamasında bulunmuştu. Moskova dahil pek çok şehirde düzenlenen gösteriler izinli olmadığı için polis müdahale etti, Navalni dahil yüzlerce kişi tutuklandı. Navalni, Moskova'da çıkarıldığı mahkemede 15 gün hapis ve yaklaşık 300 Euro para cezasına çarptırıldı.

Yeni protesto dalgası, 2012 Mayıs ayında sona eren bir önceki protestoların devamı niteliğinde. O dönemde Devlet Başkanı Vladimir Putin'in üçüncü görev dönemine başlaması öncesinde binlerce muhalif sokaklara çıkmış, aylarca süren ve büyük ölçüde barışçı geçen gösterilerde tansiyon yükselmiş, çok sayıda gösterici tutuklanıp cezaevine gönderilmişti.

Protestoların arkasındaki adam

Şimdi Rusya'da bir yıl içinde yeniden devlet başkanlığı seçimleri yapılacak ve Putin yeniden aday olacak gibi görünüyor. 2011-2012'deki Rusya tarihinin en büyük protesto dalgasını başlatan isimler arasında bulunan Aleksey Navalni seçimlerde Putin'in karşısına çıkmak istiyor. Adaylığını Aralık ayında açıklayan Navalni'nin resmen adaylığına izin verilecek mi, henüz netleşmiş değil. Navalni, Şubat ayında hakkında görülen bir davada ekonomik suçlardan hüküm giymişti. Bu da devlet başkanlığına adaylık planını baltalıyor. Temyiz süreci devam ediyor. Ancak Navalni Rus yargısının adaletine güvenmiyor ve Strasbourg'daki Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi yargıçlarına bel bağlıyor.

40 yaşındakİ Aleksey Navalni blog yazarı ve yolsuzluklara karşı mücadelede isim yapmış biri. Rusya'da sosyal medyayı en yoğun kullanan politikacılardan biri. Siyasi kariyerinin başlangıcında başvurduğu milliyetçi söylemle eleştirilere hedef olmuştu. Şimdiye kadarki en büyük siyasi başarısı 2013 yılında Moskova Belediye Başkanlığı seçimlerine katılımıydı. Bu seçimlerde oyların dörtte birinden fazlasını alarak ikinci oldu.

Medvedev hedef tahtasında

Navalni son olarak da devlet yönetimindeki yolsuzluklarla ilgili iddialarıyla gündeme geldi. Suçlamalarını titiz bir şekilde hazırlanmış belgesel filmlerle sosyal medya üzerinden yaydı. 2016 Eylül ayında Deutsche Welle'den Zhanna Nemtsova'ya verdiği demeçte "Yolsuzluk konusu kamuoyunu çalkalıyor. Bu en önemli siyasi konu" demişti.

Navalni'nin Başbakan Dimitri Medvedev ile ilgili son filmi 12 milyonu aşkın kişiye ulaştı. Navalni, Medvedev'in vakıflar ağı yoluyla gizli saraylar, üzüm bağları ve yatların da bulunduğu bir hazineye sahip olduğunu iddia ediyor. Başbakan şimdiye dek iddialarla ilgili yorum yapmazken sözcüsü Navalni'nin filminin seçim kampanyasının bir parçası olduğunu söylemekle yetindi.

Navalni'nin filminin oy oranına nasıl yansıyacağı belirsiz. Rusya'nın önde gelen kamuoyu araştırmaları şirketi Levada Merkezi'nin şubat ayındaki anketine göre Rusların sadece yüzde 10'u Navalni'ye oy vereceğini söylüyor. Bu oy oranıyla Navalni'nin, oyları istikrarlı bir şekilde yüzde 80'lerin üstünde seyreden Putin'e tehlike oluşturması beklenmiyor.

Medvedev ile ilgili spekülasyonlar

Navalni'nin Rusya koşullarında nasıl bu kadar büyük bir protesto başlatabildiği, özellikle de genç insanları nasıl harekete geçirebildiği pek çokları için merak konusu.

Pazar günkü protestolar Rusya siyasetindeki tek şaşırtıcı gelişme değil. Kamuoyuna pek yansımasa da Rus parlamentosu, Komünistler'in Medvedev'e yönelik suçlamaların soruşturulması için başvuruda bulunduğunu açıkladı. Rusya'da görevdeki Başbakana yönelik bu tür bir soruşturma şimdiye kadar olası görülmeyen bir durum. Komünistler resmi olarak muhalefet partisi olsa da Kremlin yönetiminin politikalarını desteklemeleriyle biliniyorlar. Bu nedenle aslında Putin'in Medvedev'i görevden almak istediği yönünde spekülasyonlar dolaşıyor. Hatta bazıları Medvedev'in Putin'in halefi olabileceğini düşünüyor.

Moskova'da buzlar eriyecek mi?

Rusya'da muhalif kesimler içinde son haftalarda tartışılan bir başka konu, Rusya iç siyasetinde buzların eridiği bir döneme girilme olasılığı. Normalde sert kararlar alan yargının son dönemde bazı yumuşak kararlara imza atması, bazı aktivistler ve Kremlin muhaliflerinin cezaevinden tahliye edilmesi dikkat çekiyor. Yayıncı Oleg Kaşin, Pazar günkü gösterilerde gözaltına alınanların akıbetinin bu konuda belirleyici olacağı görüşünde.

© Deutsche Welle Türkçe

Roman Goncharenko