Radikal Gazetesi Yazarı Aysan, aynı gazetede yazan Hasan Celal Güzel’in eski Genelkurmay Başkanı Karadayı hakkında yazdıkları nedeniyle yazılarına son verdi.
Hasan Celal Güzel ne yazmıştı?
Radikal Gazetesi Yazarı Mustafa Aysan, aynı gazetede yazan Hasan Celal Güzel’in eski Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı hakkında yazdığı "Zavallı Karadayı" başlıklı yazı nedeniyle 10 yıldır sürdürdüğü yazılarına son verdi.
İşte Aysan’ın Radikal gazetesinde yayımlanan “İzninizi istiyorum” başlıklı (1 Nisan 2009) yazısının tamamı…
İzninizi istiyorum
Yerel seçim sonuçlarının, milletimize, ülkemize, ekonomimize, işsizlerimize ve hepimize iyilikler getirmesini diliyorum.
10 yıldır sizlere bu pencereden sesleniyor, ekonomimizin ve işletmelerimizin durumu konusunda bildiklerimi, öğrendiklerimi sizlerle paylaşıyorum.
Ancak bugün, istemediğim halde ve sizlerden özür dileyerek, buradaki yazılarıma ara vermek için izninizi almak zorundayım.
Çünkü, 26 Mart 2009 Perşembe günü gazetemizde yayımlanan bir köşe yazısında sunulan görüşlerin, hukuka, kanunlarımıza, akılcı düşünceye, görgü kurallarına ve insafa sığmadığını düşünüyorum.
Sözü geçen yazıda, Hasan Celal Güzel, ömrünü ordumuzun ve ülkemizin güç kazanmasına adamış, yıllarca ülke hizmetinde büyük başarılar ve ödüller elde etmiş bir komutanımıza insafsızca saldırmış ve onu darbecilikle suçlamıştır. Silahlı Kuvvetlerimizi dünyanın en güçlü orduları arasına taşıyan çalışmalara büyük katkılarda bulunmuş ve ordularımızı, yıllarca, dirayet, ehliyet ve bilgiyle yönetmiş bu komutanımıza, insafsız, haksız ve kanunlarımıza aykırı biçimde yapılmış olan bu saldırıyı kınıyorum. İnsanlık için iyilik dolu, demokrasi aşığı aziz dostuma yapılan bu saldırı nedeniyle buradaki yazılarıma son vermeme izin vermenizi diliyorum.
Bir başka pencerede yeniden sizlerle buluşmak dileğiyle saygılar sunarım.
Murat Belge de benzer gerekçelerle ayrılmıştı
Bu arada eski Radikal Yazarı Murat Belge, Taraf'a geçerken benzer gerekçeler öne sürmüştü. Belge yazısında özetle “Türkiye uzun bir süredir bir kriz içinde. Benim de elimden ve dilimden geldiğince anlatmaya çalıştığım gibi bu kriz, 12 Eylül'le toplum üstünde kazandığı iktidar cenderesini kaybetmeye başlayan bürokrasinin, buna karşı verdiği büyük mücadeleye dayanıyor. Bu bürokrasinin uzantıları, iktidarı elden bırakmamak üzere her şeyi göze almış gibi görünüyorlar.
... Benim ayrılma nedenim, bu güçlere karşı verdiğim ve vereceğim demokrasi mücadelesini bir başka gazetede daha iyi ve daha rahat verebileceğime inanmam” demişti.