Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul İl Örgütü’nün 3 Kasım’da gerçekleştirilen kongresinden bir gün önce, milletvekillerinin Beyoğlu İstiklal Caddesi’nde kongreye davet bildirini dağıtma isteği polisler tarafından ablukaya alınarak engellemesinin gerekçesini açıklayan İçişleri Bakanlığı, amacın milletvekillerini çevreden gelecek saldırılardan korumak olduğunu ileri sürdü.
Mezopotamya Ajansı'ndan Diren Yurtsever'in haberine göre Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan’ın, Plan ve Bütçe Komisyonu’ndaki görüşmelerde İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya konuya ilişkin sorular yöneltmişti.
Soylu’dan gelen yazılı yanıtta, HDP’lilerin polis çemberine alınmasının faaliyetlerini kısıtlamak için değil, milletvekillerine çevredeki kalabalıktan gelebilecek olan saldırı veya taciz girişimlerini önlemeye dönük olduğunu öne sürdü.
Soylu’nun 9 Aralık’ta verdiği yazılı yanıtta, “Aralarında HDP milletvekillerinin de yer aldığı grubun gerçekleştirdiği basın açıklaması ve bildiri dağıtımı sırasında alınan güvenlik tedbirleri; çevrede bulunan kalabalıktan milletvekillerine gelebilecek olan bir saldırı ya da tacizi önlemeye yönelik olup, faaliyetlerini kısıtlayıcı veya hak kullanımını engelleyici bir mahiyet taşımamaktadır” denildi.
"Tek bir bildiri dağıtamadım"
Paylan, Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Soylu’ya şu soruyu yöneltmişti: “İstiklal Caddesi’ndeki yürüyüşümüzde yüzlerce kalkanlarla polisin bizi ablukaya almasını bir güvenlik tedbiri olarak değerlendirdiniz. Ben bunun doğru olmadığını düşünüyorum. Bu fotoğrafında ülkemize zarar verdiğini düşünüyorum. Siz hala aynı fikirde misiniz? Polis bu fotoğrafta bizim güvenliğimiz için mi ablukaya alıyor? Çünkü ben o gün elimde karanfille tek bir bildiri dağıtamadım.”
Soylu komisyonda protesto edilmişti
HDP milletvekilleri, 20 Kasım’da Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, İçişleri Bakanlığı bütçe görüşmelerini, İstiklal Caddesi’nde polis ablukasını gösteren fotoğraflar ile kayyum ve işkence fotoğraflarıyla protesto etmişti.