T24 - PEN Almanya Merkezi Genel Sekreteri Wiesner basın özgürlüğü açısından tutuklu gazeteciler sayısının “dehşet verici” olduğunu ifade etti. Wiesner “Bir kişinin sadece yazdıkları nedeniyle tutuklanması utanç verici bir durum” dedi. Alman Gazeteciler Birliği Genel Başkanı Michael Konken de “Başbakan Erdoğan adeta bir diktatör gibi davranarak gazetecilerin hapsedilmesini istiyor” dedi.
Berlin merkezli Alman Gazeteciler Birliği Genel Başkanı Michael Konken, Odatv davasında tutuklu yargılanan gazeteciler Ahmet Şık ve Nedim Şener’e yönelik suçlamaların dava dosyasında açık bir şekilde yer almamasını eleştirerek “Çok garip, dikkat çekici bir durum; insanlar yani iki gazeteci Emniyet ve ordudaki bazı olayları açığa kavuşturmak için bir kitap yazıyor ama Türkiye böyle kitapların yazılmasına izin vermiyor ve Başbakan Erdoğan adeta bir diktatör gibi davranarak gazetecilerin hapsedilmesini istiyor” dedi. PEN Almanya Merkezi Genel Sekreteri Herbert Wiesner de gazetecilerin serbest bırakılması çağrısında bulunarak “Elbette serbest bırakılmalarının yanı sıra yeniden yazabilme imkânına da sahip olmaları gerekiyor. Ayrıca itibarlarının iade edilmesi de şart. Bir kişinin sadece yazdıkları nedeniyle tutuklanması utanç verici bir durum. Kısacası bu gazetecilere yeniden yayın yapabilmeleri için her türlü olanağın sunulması gerekiyor. Aksi takdirde basın özgürlüğü tehlikeye girmekle kalmaz, ortadan kalkar” diye konuştu.
Cumhuriyet'in haberine göre; Alman Gazeteciler Birliği ve PEN Almanya Merkezi, Türkiye’de basın özgürlüğü ihlallerini sert bir dille eleştirdi. PEN Uluslararası Yazarlar Birliği geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada, Türkiye’de 30 gazeteci ve yazarın hapishanede olduğuna, 70’ten fazla gazetecinin yargılandığına ve son olarak da yaklaşık 25 gazetecinin gözaltına alındığına dikkati çekmişti. PEN Almanya Merkezi Genel Sekreteri Herbert Wiesner, Deutsche Welle Türkçe Servisi’ne yaptığı açıklamada, basın özgürlüğü açısından söz konusu rakamların “dehşet verici” olduğunu ifade etti. “Dünya çapında düşünüldüğünde bu sayılar tabii ki dehşet verici. Bu şekilde Türkiye gazetecilerin izlendiği ülkeler arasında birinci sırada yer alıyor. Avrupa’nın komşusu olan bir ülkede bu durumun yaşanması düşündürücü, hatta korkunç” diyen Wiesner, gazetecilerin tutuklanarak hapse atılmasının, Türk yargı sistemindeki sorunlarla bağlantısı olduğunu söyledi.
Alman Gazeteciler Birliği Genel Başkanı Konken de, son yıllarda Türkiye’de basın özgürlüğünün kısıtlandığını gözlemlediklerini belirtti. Konken, Başbakan Erdoğan’ın da bu konuda verdiği sözleri yerine getirmediğini savundu. Konken, “Başbakan Erdoğan üçüncü kez seçildikten sonra basın özgürlüğünün anayasa ile güvence altına alınacağını söyledi. Böylelikle Türkiye’de insanların tam olarak ifade ve basın özgürlüğüne sahip olması öngörülüyordu. Ama bugüne kadar bu konuda hiçbir adım atılmadı. Tam tersine gazetecilerin yaptığı iş engellenmeye çalışılıyor” dedi.
Konken, Türk hükümetine şu çağrıda bulundu: “Türkiye’de basın özgürlüğünün tam olarak sağlanmasını, gazetecilerin serbestçe çalışabilmelerini ve demokratik uygulamalara geçilmesini istiyoruz. Zira eğer Türkiye Avrupa Birliği’ne üye olmak istiyorsa, gazetecilerin özgür ve bağımsız olarak çalışabilmesi gerekiyor. ”