Gündem

Parasız eğitim pankartı açtılar 14 aydır hapisteler!

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla yapılan ''Roman Buluşması''nda pankart açılmasının da aralarında bulunduğu çok sayıda eyleme katı

25 Mayıs 2011 03:00
T24 - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla yapılan ''Roman Buluşması''nda pankart açılmasının da aralarında bulunduğu çok sayıda eyleme katıldığı iddiasıyla yargılanan 2'si tutuklu 3 sanığın, suçların yasal unsurları oluşmadığı gerekçesiyle beraatleri istendi. 

İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Ferhat Tüzer ve Berna Yılmaz ile tutuksuz sanık Utku Aykar katıldı.

Duruşmada esas hakkındaki görüşünü açıklayan İstanbul Cumhuriyet Savcısı Kasım İlimoğlu, sanıkların eylemlerinin ''anayasal düşünceyi açıklama ve ifade etme'' sınırları içerisinde gerçekleştiği ve şiddet içeren eylemlere başvurmadıklarının anlaşıldığını belirtti.

Anayasada düşünceyi açıklama özgürlüğü ile gösteri ve yürüyüş düzenleme hakkının ayrıntılı olarak anlatıldığını ifade eden İlimoğlu, silahsız ve saldırısız toplantı ile  yürüyüşün önceden izin almadan dahi yapılabileceğinin de anayasada yer aldığını kaydetti.

Ülkede sıkça görülen sivil toplum örgütlerinin kötüye kullanılmaları ve yönlendirilmeleri konusunda bireyi koruyacak önlemlerin ve iyiyi kötüden ayıracak ölçütlerin devlet tarafından alınması gerektiğini söyleyen İlimoğlu, ilgili mevzuat ve mahkeme kararları uyarınca haklarında kapatılma ve yasaklama kararı olmayan dernek ve sivil toplum örgütlerinin eylemlerine katılan sanıklara sırf katılımları dolayısıyla sorumluluğun yüklenemeyeceğini ifade etti.

Savcı İlimoğlu, suçların yasal unsurları oluşmadığı gerekçesiyle sanıkların ayrı ayrı beraatlerini talep etti. 

Mütalaaya karşı diyecekleri sorulan sanık Berna Yılmaz, bir yılı aşkın zamandır tutuklu yargılandığını belirterek, ''Demokratik bir ülkede eğitim herkesin hakkı olmalıdır ve bu hakkın parasız olması gerektiğini savundum'' dedi.

Yılmaz, insanların kendilerini terörist olarak görmediklerini aksine ülkenin sorunlarını dile getiren insanlar olarak sahiplendiklerini ifade ederek, ''Cezaevinden getirilirken ittirildim, işkenceye maruz kaldım. Mütalaaya katılıyorum ve beraatimi talep ediyorum'' diye konuştu.

Sanık Ferhat Tüzer de ülkede eğitimin herkese eşit olarak sunulmasını ve parasız olmasını istediklerini belirterek, bunda örgütsel bir amaçları olmadığını öne sürdü.

Sanıkların avukatı Taylan Tanay da esas hakkında savunma hazırlamak için süre istedi. 

Tutuklu sanıkların, üzerlerine atılı suçu işledikleri konusunda kuvvetli suç şüphesini gösteren olgular bulunduğu gerekçesiyle bu hallerinin devamına hükmeden mahkeme heyeti, sanıkların avukatına esas hakkındaki savunmasını hazırlaması için süre vererek duruşmayı erteledi.

Bu arada, davada yargılanan sanıklara destek vermek için Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesinin önünde toplanan grup, çeşitli sloganlar attı.


İDDİANAMEDEN

İstanbul Cumhuriyet Savcılığınca hazırlanan, DHKP/C terör örgütünün kuruluşu ve faaliyetlerinin anlatıldığı 11 sayfalık iddianamede, örgütün 30 Eylül 2009'dan itibaren ''Amerika defol, bu vatan bizim, Dev-Genç'' adıyla eylemler başlattığı ve aynı örgütün alt birimi olan ''Gençlik Dernekleri Federasyonu'' tarafından da ''eğitim harçlarının kaldırılması, katkı paylarının alınmaması ve parasız eğitim verilmesi'' talepleriyle eylemler yapıldığı belirtiliyor.

İddianamede, bu eylemler doğrultusunda 14 Mart 2010'da Zeytinburnu'ndaki Abdi İpekçi Spor Salonu'nda düzenlenen ''Roman vatandaşlarımız ile buluşuyoruz'' konulu toplantıda Başbakan Erdoğan'ın konuşma yaptığı sırada 3 kişinin ''Parasız eğitim istiyoruz, alacağız'' içerikli ''Gençlik Dernekleri Federasyonu'' imzalı pankart açtıkları kaydedilerek, zanlıların görevli polislerce gözaltına alınarak emniyete götürüldükleri anlatılıyor.

Zanlıların İstanbul ve çeşitli illerde katıldıkları eylem ve gösterilere de yer verilen iddianamede, 3 zanlının DHKP/C terör örgütünün alt yapılanması olan ''Halk Cephesi'' ve ''Gençlik Dernekleri Federasyonu'' isimli oluşumların düzenlemiş olduğu birden fazla eyleme katıldıkları ve eylemleri bir bütün olarak değerlendirildiğinde örgüt üyesi olarak nitelenmesi gerektiği öne sürülüyor.

İddianamede, Ferhat Tüzer, Berna Yılmaz ve Utku Aykar'ın ''DHKP/C terör örgütü üyesi olma'' ve ''terör örgütü propagandası yapma'' suçlarından 6 ile 15'er yıl arasında değişen hapis cezalarına çarptırılmaları isteniyor.