Beklan Kulaksızoğlu
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bu akşam (4 Şubat 2018) resmi bir ziyaret için Vatikan'a gidiyor. Vatikan kaynakları, Pazartesi günü Papa Françesko ile görüşmenin Vatikan Sarayı Kütüphanesinde gerçekleşeceğini bildirdi.
İtalya'nın başkenti Roma'da Erdoğan'ın ziyareti nedeniyle yoğun güvenlik önlemleri alındı. İtalyan medyası ülkedeki Kürt grupların protesto gösterisi düzenlemeye hazırlandıklarını, Erdoğan'ın kalacağı otel ile Vatikan arasındaki bölgede gösteri yasağı getirildiğini bildiriyor. Pazar gününden Pazartesi akşamına kadar bölgede güvenliği sağlamak için 3 binden fazla polisin görev yapacağı açıklandı.
Erdoğan, 1959'da Celal Bayar'ın ziyaretinin ardından Vatikan'a giden ilk Türk Cumhurbaşkanı. Bu tarihi ziyarette ABD Başkanı Donald Trump'ın Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma kararı önemli rol oynadı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Papa'nın 7 Aralık ve 29 Aralık tarihlerindeki iki telefon görüşmesinin ardından Vatikan buluşması kamuoyuna duyuruldu.
Kudüs ittifakı
Alman kamu yayıncılık kuruluşu ZDF'in Katolik kilisesi muhabiri, teolog ve siyaset bilimci Jürgen Erbacher de Kudüs konusundaki gelişmelerin bu tarihi buluşmayı tetikleyici bir rol oynadığı görüşünde. ABD'nin Kudüs kararı sonrasında Vatikan'da yoğun bir diplomasi trafiği yaşandığını belirten Erbacher, "Vatikan'ın Kudüs sorununun çözümü çabalarında Erdoğan'ı bir müttefik olarak gördüğünü" kaydediyor.
Aralık ayı ortasında Ürdün Kralı'nın da Vatikan'da Papa ile bir araya geldiğini hatırlatan Erbacher, Erdoğan'ın ziyaretini de Kudüs sorununun çözümü için atılan diplomatik adımların bir parçası olarak görüyor.
Kudüs'e özel statü talebi
Kudüs, Müslümanlar ve Yahudiler için olduğu kadar Hristiyanlar için de kutsal bir kent. Teolog Erbacher, Kudüs'ün Hristiyanlıkta Hz. İsa'nın çarmıha gerildiğine ve yeniden dirildiğine inanılan yer olduğunu hatırlatarak, "Kudüs Hristiyanlar için, Hristiyanlığın tarihi ve oluşumu açısından çok merkezi rol oynayan bir yer. Vatikan Kudüs'ün üç din için de önemli rol oynadığını hep vurgulamıştır. Her üç din açısından bu kadar önemli bir değer taşıyan kentin özel bir siyasi statüde olması gerektiğini düşünüyor" diyor.
Vatikan, İsrail-Filistin anlaşmazlığında iki devletli çözümü destekliyor. Papa yeniyıl mesajında da Kudüs'te statükoya saygı gösterilmesi talebini yineleyerek, karşıtlıkları tırmandıracak her tür girişimden uzak durulması çağrısı yaptı.
"Vatikan Erdoğan'ın rolünün bilincinde"
Peki, Kudüs konusunda ABD'nin kararı karşısında Türkiye ve Vatikan ne yapabilir? Vatikan'ın siyasi baskı yapabilecek gerçek anlamda büyük bir siyasi gücünün bulunmadığını, ancak arabuluculuk konusunda önemli bir güç ve tecrübeye sahip olduğunu belirten Erbacher, "Vatikan Küba ile ABD'nin müzakere masasına oturmasında belirleyici rol oynamıştı. Vatikan diplomasisinin gücü burada diye düşünüyorum. Vatikan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın İslam dünyasında önemli bir rol oynadığının bilincinde. Bu nedenle de ortak çabanın çözüme olumlu bir katkısının olabileceği görüşünde" diyor.
Alman Vatikan uzmanı, diğer yandan Papa ile görüşmenin Erdoğan'ın dünyadaki imajı açısından da olumlu etki yapacağına dikkat çekerek, Türk tarafının görüşmenin bu boyutunu da hesaba katmış olduğu görüşünü dile getiriyor.
Vatikan ile krizler
Papa 16'ncı Benedikt'in Regensburg Üniversitesi'nde yaptığı bir konuşmada İslam'ı ve Hz.Muhammed'i şiddetle özdeşleştiren ifadeleri İslam dünyasında yoğun tepkilere yol açmış, Benedikt bu konuşmanın hemen sonrasında Türkiye'yi ziyaret etmişti. Şu anki Papa Françesko da 2014 yılında Türkiye'yi ziyaret etmiş, din ve düşünce özgürlüğünün önemine vurgu yapmıştı. Papa Françesko'nun Ermenistan'ın başkenti Erivan'a 2016 yılında yaptığı ziyarette "Ermeni soykırımı" ifadesini kullanması Türkiye ile ilişkilerde krize yol açmıştı.
Her iki Papanın Türkiye ziyaretlerine eşlik eden Alman teolog ve gazeteci Jürgen Erbacher, Papa Françesko'nun diplomatik ilişkilere bakışını şöyle anlatıyor: "Papa Françesko bazı ülke ya da kişilerle ilişkilerde zorluklar olsa da her zaman ortak noktalar nelerdir diye bakılması gerektiğini söyler. Bu şekilde zorlu başka konularda çözümler bulunabileceğini düşünür. Şu an da Kudüs sorunu, belki pürüzlü olan, fikir ayrılıklarının olduğu başka konuları da konuşmak için bir fırsat olabilir."
"Papa eleştiriden de kaçınmayacak"
Erbacher'e göre işbirliğinin genişletilebileceği konular arasında Suriye ve dinler arası diyalog öne çıkıyor. Ancak Vatikan uzmanı, açıksözlülüğüyle tanınan Papa Françesko'nun Türk hükümetine yönelik eleştirilerini de görüşmede gündeme getireceğinden emin.
Papa'nın son yıllarda Türkiye'nin Suriyeli mültecilere yönelik çabalarından hep övgüyle bahsettiğini hatırlatan Erbacher, "Diğer yandan Papa'nın Türkiye'nin Suriye'deki askeri eylemleri konusunda eleştirel baktığı noktalar da var. Papa özel görüşmelerde eleştirel konuları da gündeme getirmeye özen gösteren biri" diyor.
Dünyanın en küçük kent devleti
Vatikan 44 hektar yüzölçümüyle dünyanın en küçük kent devleti. İtalya'nın başkenti Roma'nın sınırları içinde yer alan devlet, 1929 yılında İtalya ile imzalanan anlaşmayla kuruldu. Bu anlaşmayla uluslararası hukukta Vatikan devletinin bağımsızlığı ve egemenliği garanti altına alındı.
Vatikan ile Türkiye Cumhuriyeti arasında diplomatik ilişkiler ise 1960 yılında başladı, Türkiye'nin Vatikan Büyükelçiliği 1962 yılında faaliyete geçti. Ancak Papalık ile ilişkiler, Vatikan devletinin kurulmasından çok öncesine dayanıyor. Papalık, Fatih Sultan Mehmet döneminden bu yana İstanbul'da temsilciliğe sahip.