Şırnak’ın Silopi ilçesinde, 3 Mayıs 2017 tarihinde evlerine giren panzerin altında ezilerek can veren 7 yaşındaki Muhammed ve 6 yaşındaki Furkan Yıldırım kardeşlerin ölümüne neden olan zırhlı araç sürücüsü polis Ömer Yeğit ve onu görevlendiren amiri Murat Maden hakkında açılan davanın 10'uncu duruşması yarın görülecek. Cizre 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek davanın bu duruşmasında karar verilmesi bekleniliyor. Baba Mesut Yıldırım, "Başka evlatlar uyudukları yerde bir daha katledilmesin. Adil ve tarafsız bir karar verilsin" çağrısında bulundu.
"Taksirle ölüme sebebiyet veme"den yargılanıyorlar
Davanın 31 Mayıs tarihinde görülen son duruşmasında mütalaa veren savcılık, sanık polisler hakkında "taksirle ölüme ve yaralanmaya sebebiyet verme" suçundan 2'şer yıldan 15 yıla kadar hapis cezası talebinde bulundu.
Mahkeme tutanağına yazılmadı
Mezopotamya Ajansı'nın haberine göre söz konusu duruşmada mütalaaya karşı söz verilen daha ilk duruşmada tahliye edilen panzer sürücüsü sanık Yeğit, bir kez daha olayda asıl sorumluluğun dönemin İlçe Emniyet Müdürü Selçuk Erdoğan’da olduğuna dikkati çekti. Ancak söz konusu talep mahkeme tarafından duruşma tutanağına yazılmadı.
Baba Yıldırım: Başka evlatlar katledilmesin
Duruşma öncesi faillerin hak ettikleri cezaya çarptırılması çağrısında bulunan Yıldırım kardeşlerin babası Mesut Yıldırım, "Doğrusunu söylemek gerekirse fazla bir beklentimiz yok. Çıkacak kararı az çok tahmin edebiliyoruz. Ancak hukuka, adalete ve vicdana dayalı adil ve tarafsız bir karar talebimizdir" dedi. Bugüne kadar böylesi olaylarda adil ve tarafsız bir kararla karşılaşmadıklarını ifade eden baba Yıldırım, "Hakim ve savcılar kendilerini bizim yerimize koysun. Her duruşma sanki iki evladımızı tekrardan kaybediyoruz. Adil olmayan bir karar verirlerse hakkımı helal etmeyeceğim. Gerçek olan mahkemede onlarla elbette hesaplaşacağız" diye konuştu.
Duruşmada çıkacak kararlarla çocuklarının geri dönmeyeceğini ifade eden baba Yıldırım, "Ama ben bu katiller cezalarını çeksin diye mücadele ediyorum. En azından başka evlatlar uyudukları yerde bir daha katledilmesin" dedi.