Adalet Bakanlığı’nın yeni düzenleme için kapsamlı çalışma yürüttüğü CMK’nın 250. maddesinde belirlenen özel yetkili mahkemelerin görev alanlarının, ‘Silahlı terör örgütü suçlarına ilişkin’ sınırlandırılması gündeme geldi. 4’üncü yargı paketinde yer alması planlanan düzenlemede ‘mevcut dosyaların’ hariç tutulması tartışılıyor.
Hükümetin, Ergenekon ve Balyoz davalarına bakan özel yetkili mahkemelerin görev ve yetkisine sınır getiren çalışması, kulislerin en önemli konusu oldu. 4’üncü yargı paketinin içinde yer alacak düzenleme ile CMK’nın 250. maddesinde belirlenen özel yetkili mahkemelerin görev alanlarının, silahlı terör örgütü suçlarına ilişkin olmak üzere sınırlandırılması gündeme geldi.
Çizilecek bu çerçevenin, devam eden davaları olumsuz etkilememesi için mevcut dosyaların hariç tutulması tartışılıyor. Tutuklama ve sorgulama faaliyetlerine yönelik eleştirilerin ortadan kaldırılması için de izin müessesesi öngörülüyor.
Savcılar, ilgili davalarda üst düzey asker ve kamu görevlilerini sorgularken, belli hallerde, üstlerinden izin almak zorunda kalacak. İzin alınacak makam göreve göre değişecek; Başbakan olabileceği gibi ilgili bakan da olabilecek. Bu düzenlemenin Oslo görüşmeleri nedeniyle MİT Müsteşarı ve yardımcılarının ifadeye çağrılmasından sonra yapılan düzenlemeye paralel olacağı belirtiliyor. Bu düzenleme bir yıl önce gündeme gelmiş, ancak “Darbeciler ve KCK’lılar serbest kalacak” şeklinde yürütülen propaganda nedeniyle geri adım atılmıştı.
Ancak Başbakan Tayyip Erdoğan’ın özel yetkili mahkemelere yöneltilen adil yargılama kurallarını çiğnedikleri eleştirilerinden yola çıkarak, düzenlemenin 4’üncü yargı paketinde olması konusunda kararlı olduğu kaydediliyor. Bu düzenlemenin, önümüzdeki günlerde TBMM Genel Kurulu’unda görüşülecek 3’üncü yargı paketine monte edilip edilmeyeceği ise parti içerisinde tartışılıyor.
İlk Yıldırım açıkladı
Çalışmanın yeniden gündeme alındığını ilk kez Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım açıklamış, “Özel yetkili mahkemelerle ilgili bir rahatsızlık olduğu ortada. CMK 250. maddede düzenleme yapacağız. Bu konuda karar aldık. Adalet Bakanlığı’mız çalışmayı sürdürüyor. Yetkilerini daraltan ve kötüye kullanımını engelleyecek bir düzenleme olacak” demişti. Başbakan Erdoğan da geçen hafta bu çalışmayı doğrulayarak, şunları söylemişti:
Başbakan doğruladı
“Hukuk durağan değil canlı bir süreçtir. Bu canlı sürecin içerisinde gelişmelere göre bunları değerlendirmemiz, arkadaşlarımızla bu konuları istişare etmemizden daha doğal birşey olamaz ve konu salt 250’ye yönelik değil 4’üncü paket üzerinde Adalet Bakanlığımızın çalışması vardır. Alt komisyon çalışmaları vesaire bunlar yürümektedir. Ama süratle de neticelendirmenin gayreti içerisinde olacağız ve şu anda da Adalet Bakanlığımız bu konuda ciddi bir mesafe almıştır.”
Mahkemeler kalacak ama
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ da özel yetkili mahkemelerin ihtiyaç olduğu sürece devam edeceğini belirterek, “Esasında Türkiye’de olmaması gereken mahkemeler, ama zaruret nedeniyle kurulan mahkemelerdir. İhtiyaç olduğu için devam edeceğini daha önce de ifade ettik. Çünkü hukuk devletinde de mahkemelerin kendi içinde bir hiyerarşisinin olmaması lazım. 250. madde kapsamındaki mahkemelerin durumuyla alakalı bir çalışmanın yapıldığı doğru” demişti.