Sanatçı Onur Akın, "Hayatımı CHP’ye ya da Kemal Kılıçdaroğlu’na adayamam” dedi partiye verdiği destek için ‘buraya kadar’ dedi. "Kendime albüm yapmadım, CHP şarkıları yaptım” diyen sanatçı, parti için harcayabileceği enerjisinin bittiğini belirtti.
Posta’dan Alev Gürsoy Cinmen’e konuşan Onur Akın’ın açıklamalarından bir kısım şöyle:
Sizin muhalif bir duruşunuz var ama şarkılarınıza baktığımız zaman, ‘Asi Mavi’ ‘Gaybana Geceler’ gibi parçalarınızı her kesim dinliyor.
Sanatın sağı solu olmaz. Sanat halk içindir. Zaten Türkiye’de bu kadar solcu ya da CHP’li olsa devrim olurdu. Benim kasetlerim milyonlar sattı. Bütün şirketlerin transfer ettiği sanatçılardan biriydim. Bir konserimde başörtülü bir kızcağız altın kutusu uzattı. “Onur Bey bu taşı Medine’den getirdim, sizi çok seviyorum” dedi. Böyle bir kitle de var. Aşkın, sevdanın, sevginin sağı solu olmaz.
Yavuz Bingöl eski dostunuz. Son yıllardaki duruşu, verdiği röportajlar çok konuşuluyor. Siz de kırgınsınız sanırım.
Bu konuda bakışım farklı. Yavuz’u hâlâ çok seviyorum. Lakin şu an görüşmüyoruz. Çünkü Ahmet Hakan’a verdiği röportajdan sonra sürdürdüğü çizgiye, söylediği hiçbir şeye katılmıyorum. Söylediklerini savunmuyorum. Ama sonuçta 30 yıllık bir geçmişimiz var. Ben onun kötü duruma, mutsuz duruma düşmesini hiçbir zaman istemem. Ama şunu da sormak istiyorum ona. Taş atmış bana bir röportajında. “Onların kırmızı halıları, kırmızı plakalı arabaları var” demiş. Neredeymiş koltuğumuz? Beni daha fazla konuşturmasınlar. Benim ne kadar malım varsa satarım, yine de kimseye biat etmem.
O neden kırgın size?
Hiç aramadık sormadık diye kırgınmış! Şu an Yavuz’un geldiği nokta doğru değil. Onun röportajları çıktığı zaman ben Edip Abi (Akbayram) ile yan yanaydım. Edip Abiyi arayan gazete daha sonra beni arıyor. İkimiz de ortak karar alarak bu konuda yorum yapmak istemedik. Lehine bir söz konuşamazdık o durumda. Ama aleyhine de konuşmak istemedik. Bu da bizim dostluğumuza, gençliğimize binaen, onu bir nevi korumak kollamaktır. Onun için neden kötü bir şey söyleyeyim? Yavuz özünde iyi bir insandır. Bunu her zaman söylerim.
Röportajını okuyunca kızım beni aradı. “Baba Yavuz amca ne yapıyor? Neden böyle yapıyor?” dedi. Ben de “Bilmiyorum kızım ne yapayım, ben de şaşkınım” dedim. Kızım bile şaşkın çünkü onun elinde büyüdü, Eylül. Yılmaz Odabaşı’nın bir şiirini bestelemiştim. Der ki o şiirde, “Kısa bir öyküdür hayat, uğruna upuzun acılar çektiğimiz. Kısa bir türküdür. Bir kez daha söylemek için delirdiğimiz.”
Herkes o öyküyü bir kere yazabilecek, bir kere söyleyebilecek. Bunun bilincinde olunabilse keşke. Ama yine söylüyorum; ben onun mutsuz olmasını istemem, eğer mutluysa o mahallede... Diyecek bir şey yok.
Sizin mahalleniz neresi?
Bizim mahallemiz hiçbir zaman iktidarın yanı değildir. Bizim mahallemiz her zaman muhaliftir. Benim desteklediğim parti iktidara gelse bile ben yine hayat boyu muhalifim. Çünkü bu kez de halkın yanında yer alırım.
CHP’ye çok destek verdiniz zamanında. Şimdi ne düşünüyorsunuz?
Evet, CHP’ye çok destek verdim ama buraya kadar. Hayatımı CHP’ye ya da Kemal Kılıçdaroğlu’na adayamam. Benim daha büyük amaçlarım var. Benim sadece politik şarkılar değil, insanların aşklarına, sevdalarına, hayatlarındaki sıkıntılarına dair besteler yapmam lazım. CHP’ye en büyük desteği özgür irademle sol bir sanatçı olarak verdim. Bu açıdan vicdanım rahat. Ama benden buraya kadar...
Sever misiniz Kılıçdaroğlu’nu?
Tabii insan olarak çok severim. Gerçekten görüp görebileceğiniz en naif, en kibar, en beyefendi, en düzgün en namuslu insanlardan biri.
Muharrem İnce’yi mi Kılıçdaroğlu’nu mu destekliyorsunuz?
Öyle bir ayrıma giremem, gerek yok. Elimden geleni yaptım, kendime albüm yapmadım, CHP şarkıları yaptım, anlatabiliyor muyum? Ama yapabileceğim, enerjim de bu kadar. Benim sevda şarkılarımı da bekleyen milyonlarca insan var.