Konya'da Selçuk Üniversitesi'nde Prof. Dr. Ahmet G. tarafından fakültedeki odasında boğazı kesilerek öldürülen Doç. Dr. Celalettin Özdemir'in ailesi adına yazılı açıklama yapan eniştesi Özden Çelik, “Evladımız, öğrencileri, bilim adamlarını hedef almış, çıkar amaçlı organize olmuş bir çetenin tüm sırlarını öğrendiği için deşifre olmaktan korkanlar tarafından silik ve ezik bir karaktere sahip kişiye öldürülmüştür. Olayın özü budur. Bununla ilgili adli makamlara başvuruda bulunduk” dedi.
6 ay önce eşinden boşanan 2 çocuk babası Doç. Dr. Celalettin Özdemir’in öldürülmesinin ardından sessizliğini koruyan ailesi, kamuoyunu aydınlatmak için yazılı bir açıklama yaptı. Ailesi adına Özdemir’in eniştesi Özden Çelik, "Ağabeyimiz, kardeşimiz evladımız dostumuz arkadaşımız değerli bilim adamı kötülerle mücadelesinde canından olan doçent doktor Celalettin Özdemir, canavarca planlanarak tasarlanarak öncesi ve sonrası son derece zekice detaylandırılarak odasında öldürülmüştür" dedi.
’Sevgilimi elimden aldı’
Özden Çelik, Özdemir’in odasında boğazı kesilerek öldürüldükten 3 gün sonra olayın ortaya çıktığını, ağır kokulara, imdat seslerine rağmen, hiç kimsenin ilgilenmemesinin dikkat çekici olduğu öne sürüldü. Cinayetin kadın sekreterle ilişkilendirilerek saptırıldığı belirtilen Özden, açıklamasını şöyle sürdürdü:
Dekan istifa etti
"Bizim evladımız basında yer aldığı gibi kadın meselesinin odağında değildir. Bu tamamen olayın saptırılması için üretilen bir magazindir. Örtüdür, hedef saptırmadır, bir iftiradır. Evladımız öğrencileri, bilim adamlarını hedef almış, çıkar amaçlı organize olmuş bir çetenin tüm sırlarını öğrendiği için deşifre olmaktan korkanlar tarafından silik ve ezik bir karaktere sahip kişiye öldürülmüştür. Olayın özü budur. Bununla ilgili adli makamlara başvuruda bulunduk."
İşte doçent cinayetinin nedeni
Cinayet zanlısı Prof. Dr. Ahmet G.’nin görevinden istifa etmek için dilekçe veren dekan eşi Prof. Dr. Handan G.’nin de rapor almasını eleştiren Özden’in açıklamasını, "Sayın dekan eşinin suçundan dolayı istifa etmek zorunda değil elbette. Ama eşi teslim olmadan bir gün önce rapor almıştır. Katil okulda toplantılara katılırken, dekan rapor alıp okuldan uzaklaşmıştır. Yani cinayeti bilmektedir. Bizim evladımız odasında kanlar içinde yatarken ve üst katlardan kokuları hissedilirken, katil emekli dilekçesiyle uğraşıp dekan hanımda rapor alıp görevini terk etmiştir. Evladımız bizlerin gayretiyle bulunmuştur. Oysa olay ne kadar ağır olsa da, Allah kimsenin başına vermesin fakülte dekanının eş sıfatı ile değil yönetici sıfatı ile hareket etmesi gerekir ve olaya müdahale edip görevinin sorumlulukları yerine getirmesi gerekirdi" diye tamamladı.