Okan Üniversitesi, Travma Odaklı Klinik Psikoloji Yüksek Lisans Programı’nın mülakatında, jürinin akademik olarak yetersiz bulduğu öğrencileri programa dahil etti. Rektörlüğün kararı üzerine jüride bulunan öğretim görevlileri, yüksek lisans programından ve okulda verdikleri derslerden çekilme kararı aldıklarını açıkladı.
Yüksek lisans programı sonuçlarının Yüksek Lisans Koordinatörlüğü tarafından değil, doğrudan Rektörlük ve yönetim tarafından açıklandığını belirten akademisyenler; bu durumun "etik değerlere aykırı bir işlem olduğunu" ifade etti.
Okan Üniversitesi’nin yüksek lisans jürisinde bulunan Klinik Psikolog Dr. Çağla Gülol, Klinik Psikolog Dr. Hatice Güneş, Klinik Psikolog Dr. Serap Altekin ve Klinik Psikolog Dr. Serkan Özgün konuya ilişkin T24'e değerlendirmelerde bulundu.
"Yapılanlar, hem etik hem de
akademik açıdan ihlaller içeriyor"
Öğretim görevlileri, jüri kurulu olarak belirledikleri 11 öğrencinin yanı sıra akademik olarak yetersiz bulunan öğrencilerin de yüksek lisans programına kabul edilmiş olmasının "gerek etik gerekse akademik açıdan ihlallere yol açtığını" söyledi. Öğrenci seçimi sürecinde yaşananların, jürinin yetkisini, jürinin bilgisi ve onayı dışında kullanmak olarak nitelendirilebileceğini belirten kurul üyeleri, "başvuran aday öğrencilerden bazılarını almama nedenleri ile okul yönetimine tepki verme nedenlerinin aynı gerekçeye dayandığını" ifade etti.
Öğretim üyeleri, yüksek lisans mülakat sürecinin işleyişine ilişkin şunları söyledi:
"Yüksek lisansa alım değerlendirmeleri; aday öğrencilerin lisans not ortalamaları, bilim sınavı sonuçları, mülakat öncesinde yapılan kısa klasik sınav ve mülakat değerlendirmeleri zemininde yapılır. Bu temel verilere ek olarak, aday öğrencilerin bu alandaki eğitimin gerekliliklerinin farkında ve sorumluluğunda olmalarını, araştırmaya, okumaya, kendilerini geliştirmeye istekli olmalarını ve belki de en önemlisi, neyi bilip neyi bilmediklerinin, neye yetkin olup olmadıklarının bilincinde olmalarını önemseriz ve özellikle mülakat degerlendirmelerinde esas alırız."
"Karar, hem öğrenciler hem de gelecekteki potansiyel danışanlar için risk taşıyor"
Akademik anlamda yeterli bulunmayan öğrencilerin yüksek lisans programına kabul edilmesinin, öğrenci için gelecekte taşıması riskli bir ehliyet ve yetkinlik vermesi anlamına geldiğini belirten akademisyenler, bu durumun hem sahada çalışmaya aday öğrenciler için hem de gelecekteki potansiyel danışanları adına riskli bir karar olduğunu vurguladı. Öğrencilerin, danışanlara yararlı olamayacağı tehlikesinin yanı sıra zarar vermelerine de neden olabileceği ifade edildi.
Klinik Psikoloji'nin bire bir eğitim gerektiren bir uzmanlık alanı olduğunun altını çizen klinisyen akademisyenler; çok sayıda öğrenci alımının hem teorik derslerin yeterli kalitede yapılamamasına neden olacağını hem de uygulama için gerekli olan süpervizyonun yeterince sağlıklı ve verimli biçimde verilebilmesinin önünde engel teşkil edeceğini söyledi. Verilen bu kararla kurumun, öğrenciye karşılanabilir olmayan bir hizmeti vaat ederek yeni bir hak ihlâline yol açtığı belirtildi.
"Bu koşullarda işimizi
doğru yapabilmemiz mümkün değil"
Okan Üniversitesi’nde ders ücretlisi statüsünde çalıştıklarını belirten öğretim görevlileri, Travma Odaklı Klinik Yüksek Lisans Programı’nı Üniversite bünyesinde kendilerinin kurduğunu ve yaşanan olayların ardından bu görevi devam ettirmeme, burada ders ve süpervizyon vermekten çekilme kararı aldıklarını belirtti.
Önceliklerinin, bu eğitimin ve bu mesleğin yetkinlik kriterlerine dair taşıdığımız sorumluluk bilinci olduğunu ifade eden öğretim üyeleri; ders vermekten çekilme kararlarını şöyle açıkladı:
"Gerek etik gerek akademik gerekse teknik ve klinik açıdan bu eğitimi hakkıyla verebilmek bizim esas meselemiz ve hareket noktamız. Bu koşullarda ve mevcut tabloda, işimizi doğru bildiğimiz şekilde yapabilmemiz mümkün olamayacağı için programda ders ve süpervizyon vermekten çekildik."