T24 - Hrant Dink’in cinayeti ile ilgili olarak 24 yıl hapis cezası istemiyle yargılanan Ogün Samast, suç tarihinde 17 yaşında olduğu gerekçesiyle ‘Taş atan çocuklar yasası’ olarak bilinen yasa gereğince Çocuk Mahkemesi’nde yargılanacak.
Ogün Samast’ın dava dosyası, görevsizlik kararıyla İstanbul Çocuk Mahkemesi’ne gönderildi. Milliyet gazetesinde yer alan haber şöyle:
Yargılamayı yapan İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, Samast’ın suç tarihinde 17 yaşında olduğunu ve 22 Temmuz 2010’da yürürlüğe giren, kamuoyunda “taş atan çocuklar yasası” olarak bilinen 6008 Sayılı Kanun’un 8. maddesi gereğince Samast’ın özel yetkili mahkemelerde yargılanamayacağının açık olduğunu kaydetti
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün görülen davanın 15. duruşmasına tutuklu sanıklar Ogün Samast, Erhan Tuncel ve Yasin Hayal ile tutuksuz sanık Ahmet İskender katıldı.Savcı Mustafa Çavuşoğlu, Samast’ın suç tarihinde 18 yaşından küçük olduğundan dava dosyasının tefrik edilerek İstanbul Çocuk Mahkemesi’ne gönderilmesini istedi. Müdahil avukatların ardından ara karar alan mahkeme heyeti, 22 Temmuz 2010’da yürürlüğe giren 6008 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereğince özel yetkili mahkemelerin görev alanını belirleyen CMK’nın 250. maddesinin 4. fıkrası gereğince çocukların özel yetkili mahkemelerde yargılanamayacağını kaydetti. Heyet, bu nedenle suç tarihinde 17 yaşında olan Samast hakkındaki dava dosyasının görevsizlik kararıyla Çocuk Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verdi. Heyet,tahliye talebini ise reddetti.
Müdahil avukatlarından Fethiye Çetin, mahkemenin, AİHM kararı doğrultusunda, Dink’e saldırı eylemini tüm yönleriyle araştırması gerektiğini belirtti.
Emniyete Temmuz 2006’da operasyon yapmaları gerektiğini söylediğini belirtten tutuklu sanık Erhan Tuncel, “Görevlilerle eylül ve kasım ayında yaptığım iki telefon görüşmesi dosyada yok” dedi. Tuncel mahkemeye sunduğu üç telefon numarasının o döneme ait görüşmelerinin tespit edilmesini talep etti.
Duruşmaya bıçakla gelmiş
Tuncel’in anlattığı bir olay ise salondakileri hayretler içerisine düşürdü. Tuncel, önceki bir duruşmada cebince bıçak bulunduğunu söyledi. Tuncel’in iddiasını Hayal doğruladı. Mahkeme, Tuncel’in verdiği 3 ayrı telefonun suç tarihinden 6 ay öncesini kapsayacak şekilde HTS raporlarının Ankara TİB’den istenmesine karar verdi. Duruşma 7 Şubat 2011’e ertelendi.
Kemik yaşı 19 çıkmıştı
Dink’in 19 Ocak 2007’de öldürülmesinden 1 ay sonra Ogün Samast, Adli Tıp, radyoloji ve ortopedi uzmanlarından oluşan bir heyet tarafından muayene edildi. Sanığın kemik yaşının 18’in altında olduğuna dair rapor düzenlendi. Dink’in avukatlarının talepleri üzerine Adli Tıp tarafından yapılan ikinci muayenede, nüfus kayıtlarına göre 28 Haziran 1990 doğumlu olan Samast’ın olay tarihinde (radyolojik olarak) 19 yaşının içinde olduğu tespiti yer aldı. Ancak 2 Şubat 2008’deki ara kararda, bu raporu mahkemenin kabul etmediği, gerekçe olarak Samast’ın hastane doğum kaydının bulunması gösterildiği belirtilmişti.
Valilikteki uyarı MİT’in bilgisinde
Duruşmaya, “Hrant Dink’in İstanbul Valiliği’ne çağrılmasının teşkilatın bilgisi dahilinde olup olmadığı” yönündeki soruya MİT’in gönderdiği yanıt geldi. Yazıda, “Hrant Dink’in İstanbul Valiliği’ne çağrılması müsteşarlığımızın bilgisi dahilindedir. Kendisine Sabiha Gökçen ile ilgili yazdığı yazının toplumsal infiale sebep olabileceği hatırlatılmıştır” ifadelerinin kullanıldığı belirtildi.
‘Vurduktan sonra devrildi’
Ogün Samast, 3.5 saatlik sorgu kaydında cinayet anını şöyle anlatmıştı: “Gazeteye çıktım. Yok dediler, bana. ‘Randevu almanız gerekiyor’ dediler. Dışarıda beklemeye başladım. Vazgeçmeyi bile düşündüm. ‘Neden bu adamı vuruyorum’ dedim kendi kendime. Atayım iki üç yumruk, ‘Niye yaptın böyle’ diye kaçayım, gideyim dedim. Bir anda karşıma çıktı. Pat diye. Şok. Daha gelmese, 5 dakika sonra ben kesin gideceğim zaten. Karşıma çıkınca, refleks yani. Bir anda vurmak zorunda kaldım. Saniye içinde oldu. Göz göze geldik. Baktı bana, şöyle, döndü önüne. Beni görünce ürpermiş, anlamış gibime geldi. Bankaya girdi. 5-10 dakika kaldı çıktı. Ben yukarılara bakıyordum, tam içeri girecekken onu gördüm. Olan oldu. Vurduktan sonra devrildi.”
En fazla 20.5 yıl
Samast’ın Çocuk Mahkemesi’nde yargılanması kendisine bazı avantajlar sağlayacak. Daha önce alacağı hapis cezasının 4’te 3’ü süresini cezaevinde geçirmesi gereken Samast, şimdi çocuklar için belirlenen 3’te 2 oranına göre cezaevinde kalacak. Bu indirimler neticesinde Samast’ın en yüksek orandan ceza alması durumunda bile yatacağı hapis süresi 20 yıl 5 ay olacak.
Başbakanlık özür diledi
Dink’in arkadaşları, Başbakanlık’a, cinayetle ilgili olarak MİT’in bir bilgiye sahip olup olmadığını sormuştu. Başbakanlık yanıtında, “Belirttiğiniz kurum özerk konumda olduğundan Başbakanlıkça yapılacak işlem bulunmamaktadır. Talebinizi ilgili firmaya iletmeniz gerekmektedir” denilmişti. Bu belgenin kamuoyuna yansımasının ardından Başbakanlık Halkla İlişkiler Daire Başkanlığı’ndan Müsteşar Yardımcısı Ruhi Özbilgiç imzasıyla gönderilen yazıda, “Başvurunuzla ilgili olarak sehven bir işlemin tezahür etmesinden dolayı özür dilerim. Başvurunuz MİT’e gönderilmiştir” denildi.
Çiçek: Şahsa göre yasa çıkmaz
Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Samast’ın “Taş atan çocuklar” yasasından faydalanmasına ilişkin olarak, “Herhangi bir dava veya şahsı esas alarak yasa çıkarılamaz. Genel ve eşit düzenleme yaparsınız. O nedenle şahsa bağlı yorum yapmak doğru olmaz” dedi.
Ekşisözlük: Gün gelir katiller çocuk yapılıp salınır
Karara tepkiler internette de yankılandı. Ekşisözlük’te “Ogün Samast’ın çocuk mahkemesine gönderilmesi” başlığı altında kısa süre içinde 100’e yakın entry girişi yapıldı. İşte o yorumlardan bazıları:
- Küçülüp cebime girmesiyle son bulacak karardır.
- Hrant Dink’in katledilmesini bir cinayet değil “idam” olarak okumamıza sebep olan olay.
- Madem öyle, Yasin Hayal ve diğer yancıları da çocuk istismarı gibi bir şeyle de yargılamaya başlasınlar.
- Kulağının çekilip bırakılacağının göstergesidir. Belki ağzına biber de sürebilirler, yok yok o kadarına cesaret edemezler.
- Evli bir adamın çocuk mahkemesine gönderilmesidir.
- Gün gelir çocuklar yaşı büyütülüp asılır, gün gelir katiller çocuk yapılıp salınır.
- Halkı ve kamuoyu vicdanını çocuk yerine koymaktır.