Türkiye Engelli Basketbol Birinci Ligi'nin iddialı ekiplerinden Antalya Büyükşehir takımını, turnuvada verilen 5 bin liralık ödül yüzünden karıştı
Antalya Büyükşehir Belediyesi'nden bir oyuncunun da içinde yer aldığı Genç Milli Takım'ın Avrupa ikincisi olması üzerine, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü, Antalya Büyükşehir Belediye Spor Kulübü Tekerlekli Basketbol Takımı'na 5 bin liralık para ödülü verdi. Kulüp başkanı Deniz Köken, bu paranın 3 bin lirasını Şube Sorumlusu Osman Yılmaz'a gönderdi. Osman Yılmaz da paranın 300 lirasını Aksaray'da yapılan harcamalar nedeniyle kesip, kalan 2 bin 700 lirayı takımdaki oyuncular arasında paylaştırılması için kadrosu Antalya Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü'nde olan takım antrenörü Arif Servet Sınacı'ya verdi.
Belediye ile resmi antrenörlük sözleşmesi olmayan Antrenör Sınacı ise iddiaya göre paranın bin 200 lirasını kendisi aldı. Kalan bin 500 lirayı da oyuncular Hakan İçer, Yusuf Çoban ve takım kaptanı Cavit Torun arasında paylaştırdı. Üç oyuncuya 500'er lira veren antrenör, bu konunun fazla dillendirilmemesini de istedi. Ancak takım kaptanı Cavit Torun, bu paranın hesabını oyuncuların sorması halinde, cevabını da vermek zorunda kalacağını söyledi.
Otobüste kavga çıktı
Geçen hafta pazartesi sabahı Aksaray deplasmanından Antalya'ya dönüşte kafile otobüsündeki diğer sporcular gönderilen paranın akıbetini sorunca, skandal patlak verdi. Takım kaptanı Torun, paranın nasıl paylaştırıldığını anlattı. Torun, kendisine verilen 500 lirayı da içine sindiremediğini söyledi. Bunun üzerine Antrenör Sınacı, Torun'a verdiği 500 lirayı geri istedi. Torun'dan oyuncuların kaldığı pansiyondanki odasını da boşaltmasını isteyen Antrenör Sınacı, daha sonra Kaptanı Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Deniz Köken'e şikayet etti. Şikayetten sonra 2003 yılından bu yana takımda oynayan Kaptan Torun takımdan atıldı.
‘Hepsi benim hakkım’
Antrenör Sınacı, gönderilen paranın tümünün kendi hakkı olduğunu savundu. Sınacı olayla ilgili şunları söyledi:
“Gönderilen 5 bin lira, benim yetiştirdiğim bir sporcunun milli takımda Avrupa ikincisi olmasından dolayı kulübe verilen bir ödül. Aslında bu para antrenörlere verilir. Güreş, yüzme, basketbol, hentbol, cimnastik gibi branşlarda bu tür paralar doğrudan antrenöre veriliyor. Ama ben parayı dahi kendim almadım. Sadece bin 200 lirasını aldım. Kalanını paylaştırdım sporcular içinde. Bunu yaparken de takımı sırtlayan sporculara verdim. O benim tasarrufumda olan birşey. Buna kulüp de karışamaz. Kulüp bana parayı vermeyebilirdi de. Ama benim hakkımdı sonuçta. Ben bugüne kadar bu kulüpten hiç para da almadım. Bu işi sadece devlet memuru görevim olarak yapıyorum. Ben sadece bu paradan çok cüzi bir miktarını aldım. Yani beşte birini alıyorum. Bu arkadaşımız kendisi önce parayı alıyor. Sonra da vazgeçtiğini söylüyor. Bu takımda herkesin oyuna katkısı olmuyor. Tabi kendisi hoş olmayan birtakım konuşmalar yaptı. Biz de kendisini takımdan uzaklaştırma ihtiyacını hissettik. Düşünceleri yapıcı değil, art niyetliydi. Dolayısıyla böyle bir karar aldık. Kaptanın asıl amacı, kadro dışı kalıp önümüzdeki sezonda başka bir kulübe transfer olmak.''
‘Eşit dağıtılmalı’
Takım kaptanı Torun ise kendisinin 12 yıldır engelli basketbolcu olduğunu belirterek, hedefinin şu anda birinci lig şampiyonu olan takımını önce süper lige, ardından Avrupa Kupalarına taşımak olduğunu söyledi. Son dört yıldır takım kaptanlığını yaptığını belirten Torun, “Bu memleket bana ekmek verdi, su verdi, hava verdi. Belediye de iş verdi. Ben takımımı çok seviyorum. Bu para kulüp ödülü altında geldiği için eşit dağıtılması lazım'' dedi.