Kurtuluş Tayiz
(Taraf – 12 Şubat 2013)
İmralı Kandil arası telekonferans
İmralı sürecinin başlamasının ardından Kandil, Avrupa kanadı ve BDP’nin gündeme getirdiği öncelikli taleplerden biri, Öcalan’ın örgütle doğrudan iletişime geçmesine imkân tanınması yönünde. Yeni bir iddiaya göre Ankara, ateşkes, sınır dışına çekilme ve silah bırakma konularında Öcalan’ın mesajlarının örgüte doğrudan iletebilmesine fırsat tanıyacak. Bu konuda yöntem olarak telekonferans uygulaması öne çıkıyor.
KCK Yürütme Konseyi Başkanı Murat Karayılan 22 Ocak 2013 tarihinde Fırat Haber Ajansı’na verdiği röportajda örgüt adına görüşmelerde tek yetkili ismin Öcalan olduğunu ve kendilerinin bu görüşmelere katılmak gibi bir taleplerinin olmadığını açıkladı. O açıklamada Karayılan şunları söyledi:
“Stratejik kararlar ve değişim süreçlerinin uygulanması için önderliğimizin bizlerle tartışabilme olanağının yaratılması gerekiyor. Yani Önder Apo bizlerle direk diyaloga geçebilmelidir. Eğer stratejik bir değişim söz konusuysa o zaman Önderliğin bizzat devreye girmesi gerekiyor. Bunun doğru anlaşılması gerekiyor. Biz demiyoruz ki, ‘Ayrıca biz de görüşmelere katılalım’ demiyoruz. Öyle bir talebimiz de yoktur. Biz önderliğimizin bizi tam olarak temsil edeceğine inanıyoruz.”
29 Ocak 2013’te Taraf ’a konuşan PKK’nın Avrupa Sorumlusu Zübeyir Aydar ise Öcalan ile “doğrudan temas kurma” ihtiyacı içinde olduklarını açıkladı. Aydar, şöyle konuştu: “Gerillayı ancak Başkan Apo ikna edebilir. Bunun için örgütten bir heyetin Öcalan ile yüz yüze görüşmesi lazım.”
Avrupa Parlamentosu’nda 8 Şubat tarihli oturumda İmralı sürecini değerlendiren BDP lideri Demirtaş da, aynı talebi gündeme getirdi. Demirtaş, “Öcalan’ın kendi örgütü ve çevresi ile istişare edebilme koşul ve olanaklarının sağlanması” gerektiğini söyledi. Bunun nasıl gerçekleşeceğine dair bir soruya ise Demirtaş “Teknoloji çağındayız, bulunur bir yolu” yanıtını verdi.
Kürt hareketinin yeni İmralı sürecinin başlangıcından bu yana Öcalan ile doğrudan görüşmede ısrar ettiği, bu görüş ve demeçlerden yeterince anlaşılıyor. Kürt hareketinin bu konudaki ısrarının, Ankara’da karşılık bulduğu iddia ediliyor. Öcalan, ateşkes, çekilme ve silah bırakmayı kapsayan yol haritasını örgüte doğrudan anlatma şansı bulacak.
Ancak İmralı’daki görüşmeleri yürütmekle görevli MİT, bu iddiaya temkinli yaklaştı. MİT kaynakları, İmralı ve Kandil arasında telekonferans yaptırılması iddialarını yalanlıyorlar ancak yetki ve görev sahalarının dışındaki konularda bilgi sahibi olmadıklarını eklemeyi de gerekli görüyorlar.
Bu ifade biraz da Adalet Bakanlığı’nı işaret ettiği için Taraf Ankara Bürosu, İmralı- Kandil- Avrupa arasında “doğrudan görüşme” yapılıp yapılmadığını veya geleceğe dönük bu yönde bir düzenleme olup olmadığını Bakanlık yetkililerine sordu. Adalet Bakanlığı yetkililerinin yanıtı ise şöyle:“Bu konuda alınmış karar yok. Öcalan’ın telefonla görüşme hakkı ise yalnızca ailesi için tanınan bir hak. Telekonferans ve telefon ile direkt Avrupa ve Kandil ile görüşmesi mevcut kanunlara göre mümkün değil. Ayrıca bu hakkı kullanabilmek için disiplin cezası almamış olma şartı var.”
Adalet Bakanlığı, yalanlasa da Abdullah Öcalan’ın hazırladığı yol haritasını doğrudan örgütüne anlatması bekleniyor. Kürt hareketi, örgütün silahlı yapısının ikna edilmesi için bunu zorunlu görüyor. Ankara’nın da örgüt tarafından yükselen bu ısrarlı talebi anladığı ve buna onay verdiği belirtiliyor. Öcalan, beklenen çağrısını kamuoyuna BDP’liler aracılığıyla yapacak. Kandil ve Avrupa’yı ikna etmek içinse telekonferans yöntemini kullanacak. Barış süreci için Öcalan’ın örgütle doğrudan iletişim kurmasında fayda var.