Abdullah Öcalan'ın kardeşi Mehmet Öcalan, ağabeyi ile görüşmek için gittiği İmralı Adası'ndan döndü.
Sabah saatlerinde Gemlik Limanı'ndan İmralı Adası'na deniz yoluyla giden Mehmet Öcalan ve İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'ndaki iki mahkumun yakını oldukları belirtilen iki kadın, yakınları ile yaptıkları görüşmenin ardından ilçeye dönüş yaptı.
Mehmet Öcalan, jandarma karakolu önünde bekleyen basın mensuplarına şu açıklamayı yaptı: "Görüşme normaldi. Çok üzüntülü bir görüştü. (Paris'te üç kadının öldürülmesi) Fransa'daki katliamı -çok üzülmüştür- kınıyor. Eğer bu katliamın önü bir an önce herkes... Yani bunun ismini ne koyarsak koy bir an önce açıklığa kavuşması gerekiyor. Bu katliam bir işarettir. Bunun için çok üzüntülüydü. O üç tane Kürt kadının öldürülmesi dolayısıyla ailelelerine başsağlığı diledi. Diyeceklerim bunlardır."
Öcalan, "Görüşmede başka herhangi bir şey gündeme geldi mi" sorusuna "İleriki aşamada eğer eş başkanlar gelirse o zaman açıklayabilirim" karşılığını verdi.
"Hangi konuyla ilgili" sorusu üzerine Öcalan, "Bu süreçle ilgili... Süreç..." ifadesini kullandı.
Abdullah Öcalan'a televizyon verilmesine ilişkin soru üzerine Mehmet Öcalan, "Televizyon kendi talebi değildi" dedi.
"Televizyon kendi talebi değil miydi" sorusuna Öcalan, "Hayır kendi talebi değildi. Cezaevi müdürü ikna etmiştir. O nedenle almıştır. Yoksa ben televizyonu almayacaktım dedi" cevabını verdi.
Ardından Mehmet Öcalan ve beraberindekiler, kendilerini bekleyen özel otomobille Gemlik'ten ayrıldılar.
Mehmet Öcalan, 17 Kasım 2012'de de adaya giderek ağabeyi Abdullah Öcalan ile yüz yüze görüşmüştü. Öcalan, aynı gün yaptığı yazılı açıklamada, yüz yüze görüştüğü İmralı Cezaevi'ndeki ağabeyi Abdullah Öcalan'ın, cezaevlerindeki açlık grevi eylemlerine bir an önce son verilmesi çağrısında bulunduğunu belirtmişti.