KHK ile ihraç edilmelerinin ardından “İşimi geri istiyorum” talebiyle Ankara Yüksel Caddesi'ndeki İnsan Hakları Anıtı'nın önünde eylem başlatan akademisyen Nuriye Gülmen ve öğretmen Semih Özakça açlık grevinin 131'inci gününe girdi. Gülmen ve Özakça'nın avukatı Selçuk Kozağaçlı, ikilinin ciddi sağlık sorunları olduğunu belirterek, “Nuriye ve Semih’in amaçları ölmek değil, yaşamlarını geri istiyorlar. Bedel ödemeden bir hak elde etmenin mümkün olmadığının farkındalar” dedi.
"Nuriye ve Semih, kararlı ve umutlu"
Sputnik'te yer alan habere göre, açlık grevindeki Nuriye Gülmen ve Semih Özakça'nın kararlı ve umutlu olduklarını vurgulayan Selçuk Kozağaçlı, "Her gün muhakkak en az bir avukatları görüyorlar. Artık tekerlekli sandalyedeler. Ciddi miktarda kilo kayıpları var. Ama son derece umutlu ve işlerine geri döneceklerini ve bu tutuklamanın sona ereceğine inanıyorlar. Okuyabiliyor ve yazabiliyorlar. Avukatları onları ziyaret ettiklerinde moral buluyorlar. Son derece kararlı ve umutlular" ifadelerini kullandı.
"Ölmeye çalışmıyorlar, yaşamlarını geri istiyorlar"
Bütün hak arama yollarının kapatıldığı bir ortamda yaşamlarını ve işlerini geri istediklerini belirten Avukat Kozağaçlı, "Dolayısıyla bu bir açlık grevi onlar ölmeden sakatlanmadan bitmeli. ‘Bu işler böyle olmaz, bırakın zarar görürsünüz' denince maalesef ülkede zarar görmeden, bedel ödemeden bir hak elde etmenin mümkün olmadığının farkındalar. O yüzden üzülüyorlar. Elbette bu çağrılar çok kıymetli" şeklinde konuştu.
"Hükümetin yaşamlarını gözden çıkarabileceğinin farkındalar"
Kozağaçlı, sözlerine şöyle devam etti:
"Bunun iki yolu olduğunu düşünüyorlar. Yollardan biri şu: Eğer bir aksilik olmazsa bu hafta OHAL Komisyonu çalışmaya başlıyor. ‘Komisyon ilk Nuriye ve Semih'in dosyasını görüşecek' diyorlar. Eğer komisyon bu hafta dediği gibi Nuriye ve Semih'in dosyasını görüşürse zaten açlık grevleri sona eriyor. Tutuklu olsunlar veya olmasınlar işlerine iade edildiklerinde açlık grevine son vereceklerini söylediler. Şimdi bu olmazsa ikinci şey: ‘Biz hükümetin bizim yaşamlarını gözden çıkarabileceğinin farkındayız. Toplumsal muhalefete, ‘evet' muhalefetine sesleniyoruz. Onların gözünde hayatımızın değerli olduğunu biliyoruz. Lütfen harekete geçin' diyorlar."
"Geniş bir talep skalası sunulmalıdır"
Kozağaçlı, sözlerini şu şekilde sonlandırdı:
"Onlar hiç geniş bir talep skalası sunmadılar. Bütün ihraç edilen kamu hizmetçilerinin sorunlarını dile getirmek için açlar. Kendi işlerine iade edilmek için bireysel olarak bu eyleme başladılar. İşlerine iade edilince de bu eylemi bırakacaklar."