Almanya'da yabancı ve İslamlaşma karşıtı gösteriler artarken, öte yandan da mültecileri aktif olarak desteklemek için vatandaşlar tarafından her geçen gün yeni projeler geliştiriliyor. 30 yıldan uzun bir süredir mültecilerle ilgili çalışmalar yürüten mültecilere yardım kuruluşu Pro Asyl'in başkan yardımcısı Bernd Mesovic, Balkanlar'daki savaş hariç Almanya'da hiçbir bu kadar dayanışma ve katılım görmediğini kaydediyor: "Bu, insanların Suriye, Irak ve diğer ülkelerde yaşananlar konusunda oldukça iyi bilgi sahibi olmalarıyla alakalı. Her gün basından acil durumları takip edebiliyor ve bu nedenle katkıda bulunmak istiyorlar.“
Kalacak yer temin etmek, Almanca kursu vermek ya da sadece giysi hediye etmek… Yardım olasılıkları çok fazla. Ancak bu girişimleri bir araya getirip koordine edecek merkezi bir yer yok. Bu nedenle pek çok insan destek için Pro Asyl'e yöneliyor. Ancak Pro Asyl daha çok siyasi çalışmalarla ilgili. Yerinde somut yardım söz konusu olunca, sıklıkla yerel mülteci konseylerine işi bırakıyor.
Gazeteci Birte Vogel de mültecilere destek konusunda ortak bir merkez olmadığını fark ederek ekim ayı sonunda “ Wie kann ich helfen? / Nasıl Yardım Edebilirim?“ adlı bloğu hayata geçirmiş. Sayfasında her gün yeni projelere yer veriyor. Sayfada, kentlere ve belirli konulara göre alanlar yer alıyor.
Bazı mülteci girişimleri ise mülteci yurtlarına bizzat giden insanlardan şikâyetçi. Yurtlarda kalanların özel hayatlarına saygı duyulması gerekiyor. Bağışların sorumlu kuruluşlara iletilmesi, doğrudan yurtlara götürülmemesi gerektiği kaydediliyor. Bu durumun yurtlarda kalanlar arasında kavgalara sebep olabildiği belirtiliyor.
Bir diğer sorun da mültecilere yardım etmek isteyen insanların evlerinde kaldıklarında ortaya çıkabiliyor. Pro Asyl, mülteci ile evinde kaldığı kişi arasında bir bağımlılık ilişkisi gelişmemesine dikkat edilmesi gerektiğine dikkat çekiyor. Almanya'ya gelen çoğu insanın ağır bir travma içinde olduğu ve suiistimale açık oldukları kaydediliyor. Birte Vogel de bu nedenle yardımların koordineli olmasının önemine vurgu yapıyor.
İki arkadaşıyla birlikte bir internet sitesi (www.fluechtlinge-willkommen.de) kuran Mareike Geiling de mültecilere kalabilecekleri odalar buluyor. İki ay içinde 190 kişinin mültecilere evlerinde yer açmak için başvurduğunu kaydeden Geiling, "Bu bize, insanların ilgili olduğunu ve bir şeyler yapmak istediklerini gösterdi. İnsanlardan çok fazla e-mail alıyoruz bizlere böyle bir şey için çok uzun süredir beklediklerini, bunu uygulamaya koymamızın güzel olduğunu ya da sonunda böyle bir şeyden memnun olduklarını yazıyorlar“ diyor.
Pro Asyl'den Mesovic, böyle gönüllü yardım girişimlerinin memnun edici olsa da pek çok yerde profesyonel biri olmaksızın hayata geçirilemeyeceğine vurgu yapıyor. Mesovic, eyaletler düzeyinde gönüllü yardımcılara bilginin yanı sıra mali destek sunacak bir koordinasyon eksikliğinden şikâyetçi: "Bu alanda devletin de yardıma hazır olması gerek. Sadece yurtlara sosyal görevli yerleştirmeye değil, koordinasyon merkezleriyle girişimlerin arkasında durmaya ya da yardım edecek birini göndermeye de hazır olmalı.“
Mültecilere konaklayabilecekleri odalar temin edilmesinin de sadece bir ara çözüm olduğunu belirten Mesovic, bu kişilere uzun vadeli kalabilecekleri yerlerin temin edilmesi gerektiğini söylüyor.