Başbakan Theresa May, yaklaşan 8 Haziran seçimleri için partisinin bildirgesini açıkladı.
Muhafazakarların, esasen Avrupa Birliği'nden çıkış sürecinde ekonomiyi güçlendirme ve istikrarı koruma vurgulu bildirgesinde yurt dışından göçün azaltılması ve yaşlı nüfusun artmasıyla ortaya çıkan sosyal hizmet harcamalarının nasıl kısılabileceği temaları geniş yer buluyor.
Güçlü bir ekonomi, 2020'lerde denk bütçeye ulaşma, Brexit sürecini sarsıntısız geçirme hedeflerini öngören bildirgede başlıca ekonomik vaadler arasında, asgari ücreti 4 yılda medyan gelirlerin yüzde 60'ına kadar artırma, sosyal harcamaları kısma ama eğitime ve sağlık hizmetlerine yatırım yapma, vergiden muaf gelir dilimini yükseltmeye devam etmek, seçim bildirgesinin dar gelir gruplarını daha çok ilgilendiren maddeleri.
Bildirge önümüzdeki 4 yıl içinde yüksek ücretli orta sınıf meslek sahiplerine, yüksek vergi dilimi eşiğini yılda 43 bin sterlinden 50 bin sterline yükseltmeyi, işverenlere de 2020 yılında şu anda yüzde 20 olan kurumlar vergisini yüzde 17'ye düşürmeyi vaadediyor, katma değer vergisini artırmama taahhüdü veriyor.
Yurt dışından çok sayıda göçmen gelmesinin toplumsal uyumu bozan bir etki yapabileceğini savunan Muhafazakar Parti, net göçmen girişini ciddi şekilde azaltmayı hedefleyen bir dizi önlem vadediyor.
Muhafazakar Parti'nin net göçü ciddi şekilde azaltma, kendi deyişleriyle "yüzbinlerden onbinlere düşürme" planları, bunun ekonomiye zarar vermeden yapılamayacağını söyleyen kesimler tarafından eleştiriliyor.
İngiltere'ye bir yıl içinde dışardan gelenler ile ülkeden ayrılanlar arasındaki farktan oluşan "net göç" geçen Eylül ayına kadarki bir yıl içinde 273 bin olarak açıklanmıştı. Bu rakam en son yirmi yıl kadar önce 1997'de 100 binin altına düşmüştü.
Evinde ya da yaşlılar evinde sosyal bakımdan yararlanmak isteyen yaşlıların bunun için evlerini satmak zorunda olmayacağı kaydediliyor. Bunun yerine öldükleri zaman bakım masrafları mal varlıklarından kesilecek.
Şu anda evlerinde bakım görmek isteyen yaşlıların gayri menkulleri hesaba katılmıyor, kendilerinden bakım masrafı alınıp alınmayacağı konusunda sadece bir yerden gelirleri ya da tasarrufları olup olmadığına bakılıyor. Önerilen değişikliğe göre, sahip oldukları gayri menkul de hesaba katılacak. Bakımevlerine girerken bu zaten yapılıyor. Ama şu var ki bu masraflar, şu anda gayri menkulün hemen satılması yoluyla alınırken, öngörülen değişiklikle, ancak yaşlılar öldükten sonra mahsup edilecek.
Şu anda bir yaşlının 23 bin 250 sterlinin üzerinde toplam menkul ve gayri menkul varlığı var ise ücretsiz bakım hakkını kaybediyor. Değişikliklerle bu eşiğin 100 bin sterline çıkarılması öngörülüyor. Yani 100 bin sterlinin altında varlığı olanlar ücretsiz bakım hakkından yararlanacak.
Bütün karmaşık değişiklikler, yükseltilen eşikler ve ödemelerin ne zaman yapılacağı konusundaki değişiklikler belli bir kesimin lehine olacak. Daha varlıklı olanların mirasçıları da değişiklikle büyüklerinden yüzbin sterline kadar miras alabilecekler. Fakat yaşlı nüfusun geneli ve dolayısıyla bütçe açısından esas olarak yaşlıların genel olarak kendi bakımları için daha fazla ödeme yapması amaçlanıyor.
Önerilen diğer değişiklikler arasında, durumu daha iyi olan emeklilere kış mevsiminde yapılan yakıt yardımının kesilmesi de var. Şu anda bütün emekliler her kış 100 ila 300 sterlinlik bir yakıt yardımından yararlanabiliyor.
Buna karşılık 2022 yılına kadar eğitim kurumları için ek 4 milyar sterlinlik bütçe vaadediliyor. Bu her yıl için 1 milyor sterlinlik yatırım demek. Ama bu ek fon kısmen İngiltere çapında ilkokullarda bütün öğrencilere dağıtılan bedava okul yemeğinin kesilmesi ile karşılanacak.
Muhafazakarlar Sağlık Hizmetlerine ise önümüzdeki beş yıl içinde en az sekiz milyar sterlin ek bütçe vermeyi vaadediyor.