Gündem

MM: AfD Suriye'deki ölümlerle ilgilenmiyor

Alman basını sağ popülist parti AfD'den bir grup vekilin Suriye ziyareti ile 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ile ilgili yorumlara geniş yer ayırıyor.

08 Mart 2018 03:03

Almanya için Alternatif (AfD) partisinden bir grup milletvekilinin Suriye'yi ziyaret ederek Esad rejiminden yetkililerle görüşmesi, Almanya'da tepkilere neden oldu. Milletvekilleri Almanya'daki Suriyeli sığınmacıların ülkelerine dönebilmesi için Suriye'deki durumu yerinde görme gerekçesiyle Şam'a gittiklerini açıklamışlardı. Mannheimer Morgen AfD'li vekillerin ziyaretini şöyle yorumluyor:

"AfD, Suriye'deki ölümlerle ilgilenmiyor. Sadece ülkenin güvenli olarak sınıflandırılmasını ve sığınmacıların ülkelerine dönmek zorunda kalmasını istiyor. Parti bu çizgisini Federal Meclis'te de dile getirdi. Geçen yıl kasım ayında Beşar Esad'la Suriyeli sığınmacıların dönmesinin desteklenmesi için anlaşma imzalanmasını talep etti. Yani uluslararası alanda suçlu görülen bir liderle. Bu nedenle AfD'li vekillerin Suriye ziyareti aynı zamanda partinin Suriye sorunu konusundaki tavrını gösteriyor: Acı gerçekleri gözardı ediyor."

Berlin'de yayımlanan Tagesspiegel ise yorum sütunlarını 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'ne ayırıyor. Gazetenin yorumunda şu görüşler dikkat çekiyor:

"Tam doğru bakıldığında bardağın yarısının boş değil, yarıdan biraz fazla dolu olduğu görülüyor. Genç kadınlar açısından durum her açıdan daha iyi görünüyor. Daha iyi eğitim almanın daha fazla paraya ve eşitliğe dönüştüğünü gören ilk kadınlar olabilirler. Hem de bir Alman ailesinin mi yoksa Almanya'ya göç etmiş bir ailenin çocuğu mu olup olmadıklarından bağımsız olarak. Mücadele etmek işe yarıyor. Çünkü bir toplumdaki kadınların durumu, toplumun bütünü hakkında bilgi veriyor. Toplumun ne kadar eşit, ne kadar barışcıl, ne kadar açık, ne kadar demokrat olduğunu gösteriyor. Şansa sahip olmak iyi. Bu bütün cinsiyetlerin çıkarına."

Kölner Stadt-Anzeiger aynı konuyla ilgili yorumunda, kadınlara fırsat verilmesi gerektiğini vurguluyor:

"Kadınlar desteklenmek zorunda değil. Onlar oldukları gibi doğru. Kadınların güçlü yanlarını gösterebilmek için fırsatlara sahip olması gerekiyor. Alman ekonomisinde kadınların yönetici pozisyonlarındaki oranı büyüyor ama çok yavaş bir biçimde. Böyle devam ederse ancak 2058 yılında yönetici pozisyonlarının yarısı kadınların elinde olacak. Bu kadar uzun süremiz yok. Kadınların yöneticilik konusundaki yeteneklerinden vazgeçilmesi iş dünyası ve toplumu felce uğratıyor. Perspektifler ve yaklaşım tarzlarındaki bilişsel çeşitlilik, çok karmaşık sorunların çözümlenebilmesinin koşullu. Amerikalı Nörobiyolog Louann Brizendine 'kadınlar biz kavramına egodan daha yakınlar' diyor. Bu da ekipleri yönetmek için hiç de fena bir şart değil."

Badische Neueste Nachrichten gazetesindeki yorum da şöyle:

"Bir kadının toplumdaki yaşamı ve onurunun değeri nedir? Bu, Hollywood'daki seks skandalları ve ardından Almanya'da da ünlü yönetmen Dieter Wedel'le ilgili skandalın ortaya çıkmasının ardından yöneltilecek haklı bir soru. Öfke dalgası, eşit haklar tüm dünyaca tanınmış en yaygın norm olsa da ve birçok çift bunu gerçekten böyle yaşıyor olsa da cinsiyetçi aşağılama ve kaba kuvvetin 2018 Almanyasında ne kadar yaygın olduğunu gösterdi."

HT,HS

© Deutsche Welle Türkçe