Midilli Adası'nda her altı kişiden biri göçmen ya da mülteciydi. Şimdi ise birdenbire yok oldular. İki hafta öncesine kadar her yerde mültecilerle karşılaşıyordunuz. AB ve Türkiye arasındaki anlaşmanın 20 Mart'ta yürürlüğe girmesinden bu yana Ada'nın görüntüsü değişti. Bu tarihten önce adaya gelen mülteciler ana karaya transfer edildi. Adaya yeni gelenler de polis otobüslerine bindirilerek doğrudan kapalı Moria Kampı'na götürülüyor.
Midilli'de özgür hareket eden mültecilere rastlamak hala mümkün. Limandan 500 metre kadar uzaklıkta geçen kasım ayında bir kamp oluşturulmuştu. Çoğu Pakistanlı genç olmak üzere yaklaşık 250 kişi bu kamptaki çadırlarda yaşıyor. Yardım organizasyonları kamptakilerin acil ihtiyaçlarını karşılıyor, “No Border Kitchen (Sınırsız Mutfak)“ adlı bir aktivist grup da mülteciler için vejetaryan bir mutfak işletiyor. Kamptaki mültecilere polis ve diğer resmi makamlar şimdiye kadar hiçbir müdahalede bulunmadı.
6 Nisan'a kadar süre
Ancak kamptakilerin kendilerini artık güvende hissetmiyor. Kamp dışına çıkanlar limanı çevreleyen çitlerden öteye geçmiyor, hemen kampa geri dönüyor. Kamptaki mültecilerin en büyük korkusu polis tarafından yakalanıp kapalı Morio Kampı'na gönderilmek. Kamptakilerin bir diğer korkusu da artık yiyecek bulamamak. Çünkü Midilli Belediye Başkanı, adanın merkezindeki bu kampı boşaltmak istiyor. Nedeni ise havaların iyileşmeye başlaması. Hava sıcaklığı 24 derecelere vardığında insanlar Midilli'nin Tsamakia denilen bu bölümünde deniz sezonunu açmaya başlıyor. Ancak mülteci çadırları, denize girmek isteyenleri rahatsız ediyor.
Adadaki sivil toplum gönüllüleri de kampta yaşanan gerginliği yatıştırmaya çalışıyor. Geçen hafta Belediye Başkanı'nı ziyaret eden iki yardım görevlisi ve bir avukat, kampın boşaltılması için 6 Nisan'a kadar süre aldı. Belediye Başkanı sözünü yazılı olarak da resmileştirdi. Bu nedenle kampa şimdiye kadar dokunulmadı. Ancak Belediye Başkanı Sözcüsü, süre tamamlandıktan sonra kampa otobüslerin gönderileceğini ve buradaki mültecilerin Karatepe'deki açık kampa götürüleceğini belirtti.
Öncesinde ise mültecilerin Moria Kampı'na götürülüp kayıtlarının yaptırılması gerekiyor. Peki, mülteciler Moria'dan Türkiye'ye gönderilebilir mi? Sözcü bu konuda yorum yapamayacağını ve Göz ve İltica Dairesi'nin belediyelerin emrinde olmadığını vurguladı.
Kampta hüzün hakim
Joe Acrosan da çaresizlik içinde. Tsamakia'da 6 Nisan'dan sonra neler olacağını tahmin edemiyor. “Bu mültecilerin kaderi“ diyor. Seattle‘da İngilizce ve İspanyolca öğretmenliği yapan, altı haftadır da Midilli'de mültecilere yardım eden Acrosan da Belediye Başkanı ile yapılan görüşmeye katılanlardan biri. Kamptakilere müzakere sonuçlarını bildiren de Acrosan'dı. Kampta o zamandan biri hüzün hakim.
Ahmed, anlaşılır bir Yunanca ile “Korkmaktan başka ne yapılabilir” diyor. Yunanistan'da 7 yıl çalıştığını belirten Ahmed, 2014 yılında Pakistan'a geri gönderilmiş, ülkesinde evlenmiş ve bir kız çocuğu olmuş. Pakistan'da kendini güvende hissetmeyince tekrar Yunanistan'a gelmiş. Hedefi Atina'ya gitmek. Ancak bunu yapması şimdilik imkansız görünüyor. Resmi makamlar, seyahat bürolarının mültecilere gemi bileti satmasını yasaklamış. 20 Mart'tan önce gelmesine rağmen Moria'daki merkezde de kaydı yapılmış. Ahmed şimdi Türkiye'ye geri gönderilme korkusu içinde.
İntihara teşebbüs edenler
Tsamakia'da Moria kampından gelen haberler de bu korkuyu körüklüyor. Kamptakiler telefonla sürekli Moria'daki arkadaşlarından haber alıyor. Arkadaşları kamptaki koşulların ne kadar kötü olduğunu, iltica başvurusu yapmanın ne kadar zor olduğunu aktarıyor. Telefonla haber verenler, Pakistanlıların kampın özel bir bölümünde tutulduğunu ve Pazartesi gününden beri Türkiye gönderilmek üzere yüzlerce kişinin kampa getirildiklerini anlatıyor.
Ancak geri gönderilmek istemeyen mülteciler arasında intihara teşebbüs edenler bile var. Pazar gecesi atardamarını kesen genç bir Pakistanlı, hastaneye kaldırıldı. Lahorlu genç, “Türkiye'ye geri gönderilmektense ölürüm daha iyi“ diyor. Kaçakçılara 6 bin dolar ödeyen ve 31 Mart'ta Midilli'ye gelen genç, kayıt olmayı da reddetmiş. Almanya'ya geleceği garanti edilerek bir ay boyunca yolculuk yapan Pakistanlı genç, “Sınırların kapatılacağını bilseydim, yola hiç çıkmazdım“ diye sözlerini sürdürüyor.
Öte yandan Midilli'ye mülteci akını durmuş değil. Palis, salı sabahı 24 saatte 187 mültecinin daha adaya ulaştığı haberini verdi. Yeni gelen mülteciler de doğrudan kapalı Moria Kampı'na götürüldü.