Ekonomide son dönemin tartışma odağı haline gelen Merkez Bankası, kendini “Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ve Bağımsızlık” isimli kitapçıkla savundu. Kitapçıkta, Merkez Bankası’nın nihai hedefe ulaşmak için kullanılacak para politikası araçlarını ve yöntemlerini, hükümetin veya bir başka otoritenin onayına gerek duymadan serbestçe kullanabileceği ifadeleri yer aldı.
Merkez Bankası’nın internet sitesinde yayınlanan kitapçık, tam da siyasilerin son dönemde Banka’nın para politikalarına yönelik eleştirilerinin ardından geldi.
Merkez Bankası’nı her fırsatta eleştiren Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ın, Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı’nın Türkiye ekonomisi için “Uçaktan indik, karayoluyla ilerliyoruz” sözlerine tepki olarak, “Türkiye’nin uçmaya ihtiyacı var. Başçı hükümetin bir memurudur. Kendini hükümetin yerine koymamalı” demesi, ardından Merkez Bankası’nın bankacılık sektörüne yönelik attığı adımlardan rahatsız olan BDDK’nın, Merkez Bankası’na görev alanı hakkında yazı göndermesi tartışmaları alevlendirdi.
Merkez Bankası’nın bağımsızlığına vurgu yapılan kitapçığın ilk bölümünde Merkez Bankası bağımsızlığının kısa bir tanımı yapılarak, çeşitleri tanıtıldı. İkinci bölümde Merkez Bankası bağımsızlığının tarihsel gelişimi ele alındı.
Üçüncü bölümünde bağımsızlığın başta fiyat istikrarı olmak üzere ekonomik refah için önemi incelenirken; dördüncü bölümde, bağımsızlık kavramının yansımalarına değinildi. Son bölümde ise, Merkez Bankası’nın kuruluşundan bu yana Banka’nın bağımsızlığı çerçevesinde Türkiye’de yaşanan gelişmeler ve bugün gelinen aşama ele alındı.
Onaya gerek yok
Merkez Bankası bağımsızlığının, para otoritelerinin kurumsal, yönetimsel, finansal ve para politikasına ilişkin kararlarını herhangi bir baskı unsurundan bağımsız bir şekilde alabilme kabiliyetini ifade ettiği belirtilen kitapçıkta, bağımsızlığa ilişkin amaç, araç, finansal ve kurumsal bağımsızlık şeklinde sınıflandırma yapıldığına dikkat çekildi. Kitapçıkta araç bağımsızlığının Banka’nın yasayla belirlenmiş olan nihai hedefine ulaşmak için kullanacağı para politikası araçlarını ve yöntemlerini, hükümetin veya bir başka otoritenin onayına gerek duymadan serbestçe seçebilmesi anlamına geldiği belirtildi.
Seçim süreçlerinde sapma olabilir
Kitapçıktaki kurumsal bağımsızlık bölümünde şunlar yer aldı:
"Kurumsal bağımsızlık, merkez bankasının üst düzey yöneticilerinin görev sürelerinin, atanma, çalışma ve görevden ayrılma kurallarının yasalarla net bir şekilde ve siyasi baskıdan bağımsız olarak belirlenmesi anlamına gelmektedir. Bunun yanında kurumsal bağımsızlık, karar alma organlarındaki üyelerin işlevlerinin ve bağımsızlıklarının sürekliliğini ve toplumla iletişim yollarının siyasi baskıdan uzak olmasını da ifade etmektedir. Merkez Bankası’nın yasal bağımsızlığının tanınması kadar, fiili bağımsızlığına da önem verilmesi ve bağımsızlığın siyasetçiler tarafından olduğu kadar toplumun tüm kesimlerince desteklenmesi büyük önem taşımaktadır."
Kitapçıkta, "Hükümetler zaman zaman seçim süreçlerine odaklanarak önceden ilan ettikleri politikalardan vazgeçerek ekonomik birimleri şaşırtmak yoluyla büyümeyi artırıcı politikalar uygulamaya yönelebilmektedir. Hükümetler kısa vadede ekonomik büyüme sağlamak için önceden ilan edilen politikaların uygulanmasından sapma eğiliminde olabilmektedir. Bu durum literatürde ‘zaman tutarsızlığı’ olarak ifade edilmektedir" dendi.
Ayrıca, bağımsızlığın enflasyon hedeflemesi rejiminin başarısı için önemli bir ön koşul olduğu belirtildi.