Ekonomi

Merkez Bankası dövize talep arttığı anda müdahale edecek

Ankara 'Çekirdek Euro' senaryosuna karşı B planını hazırladı. Türkiye'nin tahvil riski yok. Merkez Bankası ve BDDK izlemede. Dövize talep artarsa anında müdahale edilecek

03 Aralık 2011 02:00

T24 - Yeni Avrupa senaryoları nedeniyle dünyanın gözü gelecek hafta yapılacak AB Liderler Zirvesi'ne çevrilirken Ankara'da "Çekirdek Euro" senaryosuna göre hazırlık başladı. Ekonomi ve Maliye Bakanlıkları ile Merkez Bankası, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) başta olmak üzere tüm ekonomi yönetimi Euro Bölgesi'ndeki olası değişime karşı veri setini güncelleyerek B planı hazırladı. AB bünyesinde güvenli ve riskli ülkeler haritası çıkarıldı.


Ankara'nın B planında öne çıkan başlıklar şöyle:


İHRACAT ETKİLENSE DE TOPARLANIR: İlk etapta ekonomik belirsizlik nedeniyle ihracatta kısmi bir düşüş yaşanabilir. Türkiye'nin en büyük ticari partneri Almanya olduğu için Berlin'in alacağı inisiyatife göre sıkıntının etkisi sınırlanabilir.


MERKEZ TETİKTE KALACAK: Euro ülkelerinde kamu borcunun sürdürülebilirliğine ilişkin endişeler ve sorunların bankacılık sektörüne yansıyacağı yönündeki algılar güçleniyor. Merkez Bankası da bu gelişmeleri yakından izleyerek yurtiçi piyasalardaki istikrarı sağlamak için gerekli politika tedbirlerini gecikmeden alacak.


TAHVİL RİSKİ YOK: Türkiye, başta Yunanistan olmak üzere Avrupa ülkelerinin "tahvil riskinde" rahat ülkeler arasında yer alıyor. Örneğin, Türk bankalarının portföyündeki Yunan tahvili miktarı sadece 100 milyon euro civarında. Avrupa'da krizin başladığı günden bu yana Türk bankalarının ihtiyatlı tutumu tahvil risklerini önledi.


TURİZME ÇİFTE ETKİ: Euro Bölgesi'ndeki daralma ekonomide belirsizliği artırırsa, Avrupalı turist sayısı azalabilir. Ancak, AB'deki turizm hizmetlerinde fiyatlar yükseleceği için özellikle Ortadoğu'daki turistler Türkiye'yi tercih edebilir.


KÜRESEL EKONOMİ SARSILIR:
Çekirdek Euro ile birlikte Avrupa ekonomisinde uzun süren geçiş dönemi ortaya çıkabilir. Bu tablo 27 AB ülkesinin büyüme ve işsizlik verilerine de yansır. Bu da sadece Avrupa'nın sorunu değil, bütün dünya ekonomisinin sorunu olabilir. Bu gelişmeler Euro Bölgesi'nin önemli ticari ortağı ABD ve Çin'i de etkileyebilir. Küresel ekonomiye yansıması Türkiye'de de hissedilir.


KREDİ NOTLARI DÜŞER: Euro Bölgesi'nde ülke tahvillerinin faizlerinin yüksek kalması, banka bilançolarının daralması durumunda ortaya ciddi bir güven krizi çıkabilir. Resesyon riskinin artmasıyla bölgedeki ülkelerin kredi notları üzerinde aşağı yönlü baskılar artabilir. Bu da borçlanma maliyetlerini yükseltebilir.



BDDK'dan anlık takip


Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Türkiye'deki bankaların krizdeki ülkeleri fonlama amacıyla sermaye transferi yapma olasılığını izlemeye devam edecek. Türkiye'de pay azaltmayı planlayan bankalardan yurtdışına fon aktarımı olasılığına karşı işlemler anlık takip ediliyor.



Dövize talep artarsa müdahale gelir


Euro Bölgesi'nin parçalanması halinde ilk etapta dövize talep artabilir. Bu da cari açığı olumsuz etkileyebilir. Merkez Bankası bu süreçte proaktif tutumunu sürdürecek. Lirada değer kaybı yaşanması durumunda günlük döviz satım tutarları kademeli olarak artırılabilir. Merkez'in elinde zorunlu karşılıklar başta olmak üzere müdahale edebilecek çok sayıda enstrüman bulunuyor.



AB üçe bölünürse!


Dünya Ekonomisi Araştırma Enstitüsü, 8-9 Aralık'ta yapılacak AB zirvesinde Euro Bölgesi'ndeki ülkelerin ekonomik durumlarına göre üçe bölüneceğini öngördü. Bu senaryoya göre altı ülke 'Çekirdek Euro' grubuna girecek.


Almanya, Fransa, Hollanda gibi güçlü mali yapıdaki ülkeler bu grupta olacak. İspanya, İtalya ve Yunanistan ikinci grubu oluşturacak. Polonya, Romanya en zayıf halka olacak. Ödevini yapan bir üst gruba geçebilecek.


(HAZAL ATEŞ - Sabah)