Dünya

Merkel: Deutsche Welle bir başarı hikayesi

Deutsche Welle'nin kuruluşunun 65'inci yıldönümü dolayısıyla düzenlenen törende konuşan Başbakan Merkel, kurumun çalışmalarını övdü. Merkel'in bu görüşünü çok sayıda siyasetçi de destekledi.

06 Haziran 2018 01:27

Deutsche Welle'nin (DW) 65’inci kuruluş yıldönümü için düzenlenen törene Almanya Başbakanı Angela Merkel de katıldı. DW çalışanlarından Kossivi Tiassou, Başbakan Merkel'e Avrupa-Afrika ortak yapımı "Eco@Africa” hakkında bilgi verdi. DW’nin ödüllü çevre programı "Eco@Africa”, Afrika'nın bir çok bölgesinde farklı dilleri konuşan milyonlarca izleyiciye ulaşıyor. Programın ana konusu çevre duyarlı bir şekilde ticaret. Angela Merkel, Tiassou’ya nereden geldiğini sordu. Tiassou’nun yanıtı "Togo” oldu. Daha önce hiç Togo’ya gitmediğini söyleyen Başbakan, "Ben de gitmek isterdim” dedi. Afrika’da çevre konularına ilginin yoğun olmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Bundan birkaç dakika sonra konuşmasına başlayan Merkel, Deutsche Welle'nin çalışmalarını takdir ettiğini dile getirdi. Konuşmasında yine "Eco@Africa” adlı programa değinen Merkel, "Afrika’nın görüş açısını yansıtan bir çevre programı hazırlamanız harika” sözleriyle programı övdü. Merkel, daha önce çevre bakanlığı görevinde de bulunmuştu. Törende yaklaşık 15 dakika konuşan Merkel, 1950 ve 1960’lı yıllardaki krizlerde olduğu gibi günümüzde yaşanan gerginliklerde de, Deutsche Welle’nin kurulduğu 1953 yılından günümüze kadar geçen dönemdeki önemini vurguladı. “Deutsche Welle bir başarı hikayesi ve artık her zaman olduğundan daha fazla ilgi görüyor” diyen Merkel, yayın kuruluşunun "her geçen yıl daha çağdaş, cazip ve dünyayı kapsayan” bir hale geldiğini ifade etti. Merkel, DW'nin "ciddi gazetecilik, güvenilir bilgi ve nesnel haberciliği” temsil ettiğini vurguladı.

"Bağımsız ses”

Merkel, hem esprili hem de ciddi olan konuşmasında siyasete de değindi. Kurulan ağın giderek büyüdüğü dünyada ülke dışı ile iletişimin öneminin arttığını belirten Merkel, "Çin veya Rusya’ya bakıldığında, bazı ülkelerin ülke dışı yayın kuruluşlarını yoğun bir şekilde genişletmesinin tesadüf olmadığını” dile getirdi. Merkel, Çin ile ticari konularda olduğu gibi ülke dışı yayın kuruluşlarında da “karşılıklılık” ilkesinin geçerli olmasına gerektiğine işaret ederek, "Bunu Deutsche Welle için de istiyoruz” dedi. Merkel, Deutsche Welle'nin “özgürlüğün bağımsız sesi olarak mağdur olmadığını, mücadele ettiğini” veya bazen de engellendiğini dile getirdi.

Törenin sunuculuğunu üstlenen DW çalışanlarından Jaafar Abdul Karim, her partiden davetli milletvekillerine DW'nin özelliklerini anlattı: 30 dil, 60 ulus, dünyanın her yerinden yayın. Jaafar Abdul Karim, buna örnek olarak da Arapça sohbet programı "Shabab Talk'tan” görüntüler gösterdi. Abdul Karim'in konuklarıyla plastik sandalyelerde oturup, Kuzey Irak'taki Musul'da binaların yıkıntıları ararasında yaptığı sohbet, DW'nin kriz bölgelerine de gittiğinin bir örneğini oluşturuyor.

Karzai, Mogherini, Wenders, Soljenitsin

Merkel'in DW’nin çalışmalarını takdir eden sözlerine çok sayıda davetli de destek verdi. Törene katılanlar arasında Sosyal Demokrat Partili (SPD) Alman meclisi Kültür Komisyonu Başkanı Katrin Budde ile Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) partili Kültürden Sorumlu Devlet Bakanı Monika Grütters de vardı. DW'nin ifade ve basın özgürlüğü, derinlemesine araştırmalar ve iyi gazetecilik ile “medyanın bağımsızlığı, devletten bağımsız yayıncılığı” temsil ettiğini belirten Grütters, "bununla gurur duyuyorum” dedi. Grütters, DW’nin yayınlarının çeşitliliği ve kriz bölgelerindeki insanlara verdiği destek hakkında izlenim edinmeleri için izleyicileri DW'nin uygulamasını yükleme çağrısında bulundu.

Törende, Alman meclis Başkanı Wolfgang Schäuble, Hristiyan Birlik (CDU/CSU) partilerinden bakanlar, Yeşiller, Sol Parti ve Hür Demokrat Parti'den (FDP) siyasetçiler ile Jean-Claude Juncker, Federica Mogherini ve Hamid Karzai gibi uluslarası düzeyde tanınan politikacıların ve kültür alanından Nike Wagner, Wim Wenders, Rus yazar Aleksandr Soljenitsin'in eşi Natalya Soljenitsin, Jerome Boateng'in görüntülü mesajları yayınlandı.

DW Genel Müdürü Peter Limbourg ise törende yaptığı konuşmada, giderek zorlaşan çalışma koşullarına dikkat çekti. Uluslarası rekabetin "kızıştığını” belirten Limbourg, "propaganda ve dezenformasyon” konusunda da rekabetin arttığını söyledi. Otokratların saygısızca basın özgürlüğü kısıtlamaya çalıştığını ifade eden Limbourg, DW'nin buna karşı her türlü şekilde mücadele verdiğini kaydetti. Limbourg, bunun için "özellikle de sansür ve propagandanın bulunduğu bölgelerde daha fazla insan bilgi aktarmak” için çalıştıklarını söyledi.

"Özgürlük, demokrasi, hoşgörü”

Alkışlar eşliğinde konuşmasına devam eden Limbourg, Almanya'da yürütülen güncel tartışmalara da değindi. "Avrupa'da katledilen altı milyon Yahudi'nin hatırlanmasının” Alman kimliğine ait olduğunu belirten Limbourg, DW'nin de bunu görevinin bir parçası olarak gördüğünü ifade etti. Limbourg, "Ne aşırılar ne de milliyetçiler bizim bu konudaki duruşumuzu değiştirecek” dedi. DW çalışanları arasında bütün dünya dinlerinin temsil edildiğini dile getiren Limbourg, "Onları birbirine bağlayan ortak tutum, özgürlük ve insan hakları düşüncesi ile demokrasi ve hoşgörü. Bunlar Almanya'nın ve Deutsche Welle'nin dünyada savunduğu değerlerdir” şeklinde konuştu.

Peter Limbourg, yayın kuruluşuna ayrılan bütçenin önümüzdeki yıllarda artırılmasını planlayan siyasetçilere de teşekkür etti. Limbourg, bunun teknik zorlukların yanı sıra örneğin DW'nin Avrupa'daki ortakları ile hayata geçirmek istediği Türkçe televizyon kanalı için de gerekli olduğuna dikkat çekti.

Merkel'den bir tavsiye

Yalan haberlerin yarattığı tehdit sadece yapılan konuşmalarda dile getirilmedi. Başbakan Merkel'e tören öncesinde yanlış haber, bot ve trolleri ortaya çıkartan, bilgilerin doğruluğunu inceleyen videolar konusunda bilgi aldı. Katsiaryna Kryzhanouskaya, 2017 yılının sonunda Rusça servisi tarafından başlatılan projede, 14 dilde yayınlanan videoların yüzbinlerce kullanıcıya ulaştığını anlattı. "Videolar çok renkli ve eğlenceli görünüyor” diyen Kryzhanouskaya, "Ancak konular çok cidd ve verilen örnekler gerçeği yansıtıyor” şeklinde konuştu. Merkel, yapılan sunumu dikkatle izledi.

Başbakan Merkel, Deutsche Welle'nin Bonn, Berlin ve diğer bir çok ülkedeki çalışanlarına teşekkür ederek, bir tavsiyede bulundu:

"Mola vermeyin, dinlenmeyin, çalışmaya devam edin. Ama yine de bugünü biraz kutlayın.”

Christoph Strack

© Deutsche Welle Türkçe