Eski AKP milletvekili ve Yeni Şafak yazarı Mehmet Metiner, İspanya'nın başkenti Madrid'de düzenlenen NATO zirvesinde Türkiye, İsveç ve Finlandiya arasında imzalanan mutabakat metnini değerlendirdiği bugünkü yazısında “Erdoğan liderliğindeki Türkiye istediğini aldı. Başka bir deyişle, tarihi bir başarının altına imza attı” görüşünü dile getirdi.
"NATO zirvesinde Türkiye taviz mi verdi?" başlıklı yazısında Türkiye’nin NATO zirvesinden diplomatik zafer ile ayrıldığını savunan Metiner, “Metnin içeriği okunduğunda apaçık görülecektir ki Türkiye taviz veren değil taviz alan, boyun eğen değil boyun eğdiren bir ülkedir. Dahası ve en önemlisi, kendi ulusal güvenliğiyle ilgili hassasiyetlerini uluslararası bir metne dönüştürme gücünü gösteren bir ülkedir.
Türkiye bir yanda kararlılığını gösterirken öbür yanda işbirliğine de her daim hazır olduğunu ilkeli bir biçimde göstermiştir.
Ortada Türkiye adına verilmiş bir taviz söz konusu değildir.
Eğer iddia edildiği gibi Türkiye bu aşamada veto kozunu kartını elinden çıkartmış olsaydı şahsen ben de fena halde hayıflanır ve eleştirel bir duruş sergilerdim. Oysa gerçek muhalefetin dediğinin tersinedir.” görüşünü dile getirdi.
Türkiye’nin gerçekleşmesi belli olmayan bir taahhütler manzumesine inanarak veto kozunu heba etmediğini yazan Metiner şöyle devam etti: “Orta yerde uluslararası düzeyde bir diplomasi zaferi varken muhalefetin peşin peşin sergilediği karşıt tutum, siyaset adına hiç de iyi bir şey değildir.
Bütün bir dünya Erdoğan liderliğindeki Türkiye’nin başarısından kıskançlıkla bahsederken muhalefetimizin başka bir kıskançlıkla gerçek olmayan beyanlar üzerinden başarısızlık temasına sarılması “milli siyaset” adına kabulü mümkün olmayan bir olgudur.
Gerçekliğin tersyüz edilerek sunulması da muhalefetin siyaset anlayışında savrulduğu yeri göstermesi bakımından ziyadesiyle üzücüdür”
Muhalefetin İsveç ve Finlandiya arasında imzalanan mutabakat metninde YPG/PYD ayrı tutuldu eleştirilerine de değinen Metiner, şöyle devam etti:
"Gerçekten el insaf!
Metnin içeriği okunduğunda bunun tam tersinin olduğunu apaçık görür.
Muhalefetin YPG/PYD terör örgütünün mutabakat metninde ayrı tutulduğunu söylemesi iler tutar yanı olmayan bir iddiadır. Mutabakat metninde YPG/PYD, PKK terör örgütünün tüm türevleri ve uzantılarıyla birlikte aynı kategoride zikredildiğini görmemek için ya kör olmak ya da milli meselelerde bile hükümetin başarısını bilerek gölgelemek anlamına gelir.
Merak edenler lütfen üçlü mutabakat metnini bizzat okusunlar derim.”
Yazının tamamını okumak için tıklayın