Gündem

Mehmet Barlas da Başbakan'ı eleştirdi!

Barlas, Başbakan'ın tavrı için 'Muhafazakarlık arkasına devlet gücünü alınca çok tehlikeli oluyor' değerlendirmesini yaptı

06 Kasım 2013 02:54

Başbakan Tayyip Erdoğan'ın kız ve erkek öğrencilerin aynı evi paylaşmalarına karşı çıkması ve gerekirse yasal düzenleme de yapılarak denetim yapılacağı açıklaması, bugüne kadar kendisine en kararlı desteği veren yazarlardan Mehmet Barlas'ın da eleştirisini aldı. Barlas, Başbakan'ın tavrı için "Muhafazakarlık arkasına devlet gücünü alınca çok tehlikeli oluyor" değerlendirmesini yaptı.
 
Başbakan'a en yakın yazarlar arasında yer alan ve Şubat 2007'deki Yabancı Sermaye Derneği (YASED) toplantısında sohbet ettiği Erdoğan'ın yanağını okşarken çekilen fotoğrafı tartışmalara neden olan Barlas, Erdoğan'ı eleştirdi. Sabah Gazetesi Başyazarı Barlas, dün akşam NTV'de yapılan "öğrenci evlerine denetim" tartışmasına katıldı. Canlı yayında konuya ilişkin bir fıkra anlatan Barlas sözünü, "Bu kadar zırvaya ben bile bahane bulamam!" ifadesiyle bitirdi.

 

 

Mehmet Barlas'ın açıklamaları şöyle:

Muhafazakarlık arkasına devlet gücünü alırsa çok kötü şeyler oluyor. Suudi Arabistan’da görüyoruz, kadınların otomobil kullanması yasak, muhafazakarlığı mukadessatçılık aşamasına getirirseniz. Önemli olan devletin karşısında bireylerin eşit olması. İnancı ne olursa olsun, cinsiyeti ne olursa olsun… Demokratlığın şartı bu. Fakat şunu söyleyeyim, bizim zorluğumuz politikacıların söylediklerini yorumlamak. Niye söylerler, niye böyle yaparlar? Ben TRT’de çalışırken, 1974’te Bülent Ecevit Necmettin Erbakan’la koalisyon kurmuştu. İsmail Cem’i genel müdür yaptılar ben de haber dairesini yönetmek için Ankara’ya gittim. Sonra Birinci Milliyetçi Cephe hükümeti kurulurken İsmail Cem’i görevden aldılar. Görevden alma kararnamesinin galiba 14. maddesi şöyleydi: Genel Müdür İsmail Cem, TRT’de genç kızları evlilikten önce cinsel münasebete teşvik etti. Suçlama buydu. Çünkü o sırada biz Amerika’dan bir dizi getirmiştik Love Story (Aşk Hikayesi) diye. Şu anda da o dizileri görüyorsunuz. Evli mi bekar mı diye kimsenin baktığı yok. Eğer kızla erkek birbirinden hoşlanırsa beraber oluyorlar. Hatta ben o kararnameyi imzalayacağım, rahmetli Fahri Korutürk ile tartışmıştım. Siz genç bir insana bunu nasıl yaparsınız diye. Neyse o kararnameyi hazırlayan hükümetin başbaşkanı Süleyman Demirel Cumhurbaşkanı oldu, İsmail Cem de onun döneminde 5 sene dışişleri bakanlığı yaptı. Yani politikacıların ne söylediklerine değil, ne yaptıklarına bakın.

İkinci mesele şu, her sözü mutlaka bir makul nedeni vardır diye izah etmek, gerekçe bulmak kolay değil. Meşhur bir Osmanlı hikayesi var. Padişahın çok sersem bir oğlu varmış; padişah olacak ama… Padişah da hep korkarmış; bu adam devletin başına geçerse devlet çöker diye… Yanına en akıllı adamını katmış, ülkenin uluları, ihtiyarları konuşuyorlar, barış, sulh falan… Şehzade de yanlarında onları dinliyor, lalası akıllı adam. Şehzade demiş ki “bir ok attım, kebab oldu.” … Hepsi dönmüşler, “şehzade ne saçmalıyor.” Hemen lala anlatmış, demiş ki, “ava çıkmıştı şehzade, bir tavşan geçiyordu, nişan aldı, tavşanı vuramadı. Ok kayaya çarptı, kıvılcım çıktı. Bütün orman yandı, tavşan da yandı. Eğer hedefe iyi nişan almazsanız, hedefi iyi saptamazsanız,  doğurduğunuz zarar faydadan daha fazla olur. Ay ne akıllı bir şehzade demişler, yine konuşmaya başlamışlar. Şehzade “bir ok attım çorba oldu” demiş. Hemen dönmüşler lalaya, “bu kadar zırvaya ben de mani bulamadım” demiş. Şimdi her politikacının her söylediğine, yani Sayın Kılıçdaroğlu’nun, Sayın Bahçeli’nin, BDP’lilerin, diğer partililerin de söylediklerini bir alın. Acaba niye söylendi? Bulamazsınız.  Yani acaba konuyu değiştirmek için mi, seçim kazanmak için mi… O yüzden fazla kafa yormayalım ama benim beklentim şuydu: Türkiye’de türban sorunu halloldu. Kronik bir sorun. Bundan sonra uzlaşma, barış… Türbandan sonra ne diye kız erkek beraberliği gündeme geliyor? Değmeyen bir şey bence. Şu anda Sayın Erdoğan, Helsinki’de ya da Stockholm’de Finlandiyalılarla ya da İsveçlilerle konuşurken “bizim ana sorunumuz yurtlarda veya evlerde kızlarla erkeklerin bir arada kalması” mı diyecek ya da “Avrupa Birliği’ne girmemiz, Kopenhag Kriterleri’nin bireysel özgürlüklerini egemen kılmamız, kadın erkek eşitliğine ve kişiliklere saygıyı ön planda tutmamız” mı diyecek? Çok kolay bir dünya değil bu.

 

Sosyal Medya'da konuşuldu

 

Kemal ‏@kemalsnmz3
Koşun koşun NTV de Mehmet barlas kızlı erkekli ogrenci evleri konusunda basbakani eleştirdi.Mızrak çuvala sıgmadı

Simon Light ‏@SimonLite
ntv'de konuşan bahçeşehir'den nilüfer karlı "başb.'nın görüşlerine de saygım var" diyor, mehmet barlas bile ondan sert yaklaşıyor.

kerembozoglu ‏@TCkerembozoglu
ntv mehmet barlas, kiz erkek ogrencileri basicaz demesine karsin HALA HIC BIR SEY YOK. TAYYIP BIZI ILERI TASIYOR DIYOR.

Cetin Balanuye ‏@balanuye
Mehmet Barlas Basbakan'in son ifadeleri ile ilgili az once bir fikra anlatti; son tumcesi şuydu: Bu kadar zirvaya ben bile bahane bulamam!