Mehmet Altan*
Süleyman Demirel de göçtü, gitti.
Kendisi bana hep Giulio Andreotti’yi anımsatırdı.
Statükonun karanlık yüzünün simgesiydi Andreotti de Demirel gibi.
İtalyan siyasetinin çok uzun süre demirbaşıydı.
Her ikisi de yıllarca iktidar oldular ama sistemi arındırmak yerine, sistemin derin yanlarına da değerek sistemi güçlendirme girişimlerinde başrol oynadılar.
Süleyman Demirel’in son iktidar dönemlerini anımsayın, bırakın 12 Eylül rejimiyle hesaplaşmayı, kendini deviren Kenan Evren’le kol kola açılış törenlerine gidecek, 28 Şubat Darbesi’nde başrol alacak kadar eyyamcı davrandı.
Gelin görün ki siyasal İslam kılıklı talan çetelerinin iktidarı, şimdi Süleyman Demirel’i demokrasi yanlısı bir büyük devlet adamı gibi takdim edenlere olanak verdi.
Hırsızlığı, yolsuzluğu, hukuksuzluğu ‘rutin’ haline getiren bir iktidarın varlığı, Demirel’i ‘badem gözlü’ yaptı.
xxxxxxxxxxxxxxxxxxx
Cinayetlerin, talanların, sürekli işlenen suçların doğal sonucu mahkemeler karşısında hesap vermektir.
Türkiye, 7 Haziran seçimleriyle AKP’nin akıl almaz eylemlerinin hem durdurulmasını, hem sorgulanmasını istedi.
Bu, aynı zamanda da kötürüm hale getirilen bir devletin ve toplumun ayağa kaldırılması anlamına gelecek.
Ancak, eğer bir sürpriz olmaz ise siyaset kurumu bunu gerçekleştireceğe pek benzemiyor.
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
Hâlbuki AKP siyaseti iyice yozlaştı.
Mafya liderleriyle ballı börekli olmaktan tutun da, JİTEM cinayetlerine sünger çekmeye, darbecilerin suçlarını yok saymaya, istihbaratı pis ve karanlık işlerde kullanmaya, IŞİD ile koalisyona kadar uzandı.
Üstelik şiddet de sürüyor.
Fenerbahçe Futbol Takımı’na suikast düzenlemekten, Diyarbakır’da HDP mitinginde Kürt halkına katliam düzenlemeye, her türlü melun iş ince ince piyasaya sürülmeye devam ediyor.
Siyaset kurumu ise AKP’den hesap soracak, ağır tahribatı onaracak noktadan uzak durmakta ısrar ediyor.
Hükümet kurulmasıyla ilgili laf kalabalığına bakılır ise oportünizm, siyaset borsasında tavan yapacak.
Adam öldürmüş birine hesap sormak yerine, onunla anlaşmayı önerenlere de bolca rastlanıyor.
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
Kemalizm devrini tamamlamıştı…
Siyasal İslamcı kılıklı talancı cinayet şebekelerin de maskesi düştü…
Şimdi Türkiye’nin çok sıkı bir değişime, bunu hızlıca icra edecek radikal bir siyasete ihtiyacı var.
Saray’dan pay alma işinin peşine düşmek yerine, Saray’ı yıkacak, devleti ve toplumu temizleyecek, ülkeyi yeniden inşa edecek, mağduriyetlerin tümüne son verecek bir toplumsal iradenin koçbaşı olmaya aday... AB standartlarında, insan odaklı gerçek bir ülkeyi doğuracak mevcut düzen karşıtı bir siyaset.
xxxxxxxxxxxxxxxxxx
12 Eylül rejiminin siyaseti dizayn eden yasaları duracak, cinayetlerinin üzerine sünger çekilen JİTEM hortlayacak, mafya liderleriyle siyasal iktidar kafa tokuşturacak, talan devam edecek, cinayetler sürecek ve siyasal partilerin topunun oluşturduğu bugünkü ‘siyaset kurumu’ umut olmaya devam edecek.
Bu artık çok olası görünmüyor.
‘Parlamento dışı muhalefet’ mi olur, bugünkü siyasi yapıyı tümden reddeden yeni bir siyasal hareket mi olur bilinmez ama siyasette yeni bir kırılmanın ortaya çıkması hiç kimseyi şaşırtmayacak.
Mevcutla bu işin gidemeyeceği her gün biraz daha fazla anlaşılıyor çünkü.
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
Twitter, youtube kapatan, 13 yılda 15 bin işçiyi cinayet ekonomisine kurban veren, Roboski’de, Gezi’de insanlarımızı öldürüp katilleri saklayan, El Muhaberat rejimine özenen, talan havuzu kuran, ifade ve düşünce özgürlüğüne kezzap döken AKP yolun sonuna gelmiş gözüküyor.
Bir süre daha iktidarda kalsa da bu partinin geleceği pek yok gibi.
Ekonomi de, Sünni İslam rüyalı dış politika da duvara tosladı.
Şimdi bütün bu sakatlıkları düzeltme zamanı.
Siyaset bu ihtiyacı gidermeyecek, nabzı iyice düşmüş toplumsal metabolizmayı sağlığına kavuşturmayacak ise bu utançlı siyaset yapısını ve kurumunu da silip süpüren bir oyuncu çıkacaktır.
Hiç merak etmeyin…
Türkiye ihtiyaç duyduğu siyaseti yaratacaktır.
Bunun ilk işaretleri de görünmeye başladı.
xxxxxxxxxxxxxxxxxxx
Türkiye, kendisini boğup öldürmeye kalkanların elinden kurtulmayı hep başardı.
Bu sefer de başaracaktır.
Yeni bir siyaseti, kendi içinden bulup çıkaracaktır.
Bu yazı gazete360.com'da yayımlanmıştır.