Gündem

Meclis Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı'nın ÇHD'den ihracı istendi

AKP'li Ayşe Nur Bahçekapılı'nın, 23 yıldır üyesi olduğu ÇHD'den ihracı istendi

27 Şubat 2015 13:55

Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İstanbul Şube yönetimi, TBMM Başkanvekili Ayşe Nur Bahçekapılı'nın, İç Güvenlik Yasa Tasarısı görüşmelerindeki davranışları nedeniyle üyelikten çıkarılması için Disiplin Kurulu'na sevkini istedi. ÇHD Genel Merkez yönetimi de Bahçekapılı'yı disipline sevk etti.

TBMM'de tartışmalı geçen İç Güvenlik Yasa Tasarısı görüşmeleri sırasında, Meclis'i yöneten Başkanvekili ve AKP İstanbul Milletvekili Ayşe Nur Bahçekapılı'nın, 23 yıldır üyesi olduğu ÇHD'den ihracı istendi. ÇHD İstanbul Şube yönetimi, dernek tüzüğünün 'Üyelikten çıkarılma' başlığını taşıyan 8'inci ve 32'nci maddeleri uyarınca, Ayşe Nur Bahçekapılı'nın üyelikten çıkarılması istemiyle doğrudan disiplin kuruluna sevki konusunda 24 Şubat tarihinde oy birliğiyle karar aldı.

Derneğin amacını düzenleyen 2 ve 3'üncü maddelerin aynı zamanda bir dünya görüşünü ve politik tutumu belirlediğine dikkat çekilen kararda, yaşama hakkı ve insanlık onuruna yapılan her türlü saldırı, temel hak ve özgürlükleri ortadan kaldırmaya dönük düzenleme ve uygulamalar, kadına yönelik şiddet ve her türden cinsel ayrımcılığa karşı mücadelenin derneğin temel çalışma alanları olduğuna işaret edildi.

 

İstanbul şube üyesi

 

ÇHD'nin baskıya ve sömürüye maruz kalanların yanında saf tutmuş bir hukukçu örgütü olduğuna da işaret edilen kararda, "Şube üyesi avukat Ayşe Nur Bahçekapılı 2002 yılından beri iktidarda olan ve 13 yıllık iktidarı döneminde sermaye yanlısı, emek düşmanı bir politik ekseni esas alan ve Ortadoğu'nun kan gölüne çevrilmesinde önemli payı bulunan Ak Parti'de önemli görevlerde bulunmaktadır. Ayrıca Bahçekapılı, birçok antidemokratik, emek düşmanı düzenlemenin yasalaşması konusunda çok aktif çalışmıştır" denildi.

 

‘ÇHD üyesinin sergileyeceği tavır olamaz’

 

Ayşe Nur Bahçekapılı hakkındaki kararda şu eleştirilerde bulunuldu:

"Son olarak polise dilediği kişinin üstünü, eşya ve aracını arama, dilediği kişiyi 48 saate kadar, savcıya haber dahi vermeden gözaltına alma, sokak eylemlerinde eylemcilere karşı ateş etme gibi geniş yetkiler veren, hakim ve savcıların birçok yetkisini vali ve kaymakamlara devreden, tüm ülke genelinde sürekli ve kalıcı bir sıkıyönetim öngören İç Güvenlik Yasa tasarısının Meclis'teki görüşmeleri sırasında bir an önce yasalaşması için, Meclis İçtüzüğü'ndeki hükümleri dahi uygulamayarak, muhalefet partilerinin sesini kısmaya yönelik özel bir tavır sergilemiştir. Tasarıya ve kendisinin Meclisi yönetiş biçimine yönelik itirazları alaycı, umursamaz ve saldırgan bir üslupla karşılamıştır. AKP Hükümetinin 'İçgüvenlik Tasarısı' olarak kamuoyuna sunduğu bu yasa paketi, içerdiği antidemokratik ve faşizan hükümler nedeniyle, tüzüğümüzde belirtilen amaç ve ilkeler ve derneğimizin 40 yılı aşkın mücadele birikimi doğrultusunda, tüm ÇHD üyelerinin karşı çıkması gereken bir düzenlemedir. Bu yasa paketine karşı olmamak, dahası bu yasa paketini canhıraş bir şekilde savunmak ve bir an önce yasalaşması için özel ve aktif bir çaba sarf etmek, bir ÇHD üyesinin sergileyeceği tavır olamaz."

 

Bahçekapılı ilk uygulama

 

ÇHD İstanbul Şube yönetiminin kararını değerlendiren ÇHD Genel Merkez yönetimi, disiplin kuruluna sevki gerçekleştirdi. Genel Merkez'in ihraç istemiyle ilgili kararı birkaç gün içinde vereceğini belirten ÇHD Genel Başkan Yardımcısı Münip Ermiş, ÇHD kurulduğundan bu yana siyasal düşünceleri nedeniyle hiçbir üyesi hakkında disiplin işlemi yapmadığını, Bahçekapılı'nın ilk olduğunu söyledi.

Tüzükte belirtilen temel ilkeler kapsamında ÇHD'nin siyasal renkliliğini ve çeşitliliğini hep koruduğunu, bundan sonra da korumaya devam edeceğini belirten Münip Ermiş, şöyle dedi:

“Diğer taraftan bu ülke siyasal iktidar tarafından, iç güvenlik yasası adı altında ağır bir polis rejimine doğru adım adım götürülüyor. Ayşe Nur Bahçekapılı, İstanbul ÇHD'nin uzun bir dönemdir üyesi. Aynı zamanda Meclis Başkanvekili. Son 1 haftadır Meclis'te devam eden görüşmeler sırasında, baskı ve şiddet yasasını bir an önce geçirebilmek için yaptığı hukuksuzlukları herkes gördü. Temel hak ve özgürlüklere karşı işlenen bu suçun en büyük ortaklarından biri olduğunu da hep birlikte gördük. Doğru olan bu süreçte kendisinin ÇHD üyeliğinden istifa ettiğini açıklamasıydı. Ancak bunu yapmadı. ÇHD İstanbul Şubesi doğru bir kararla hem bizi, hem de kendisini bu yükten kurtarmak için bir adım attı. İstanbul şubenin bu kararını alkışlıyoruz. Ümit ediyoruz, ÇHD Disiplin Kurulu da tüzüğün gereğini yerine getirecektir."