Gündem

Maliye Bakanı: Asgari ücreti 1500 liraya çıkarmak işçiye zulümdür!

CHP'nin seçim vaatlerini eleştiren Mehmet Şimşek, "Son 13 yılda bütçeleştirdiğimiz kaynağı sunuyorlar. O para zaten personele, eğitime, sağlığa, altyapıya gidiyor" dedi

22 Nisan 2015 21:36

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, CHP ve HDP’nin asgari ücreti artırmaya yönelik vaatlerine ilişkin "Siz 'asgari ücreti 1.500 liraya çıkarttım' derseniz, devlette asgari ücretli çalışan yok, işçiye en büyük zulmü yaparsınız” dedi.

CHP’nin seçim vaatlerini karşılayabilecek bir kaynak bulunmadığını savunan Şimşek, “Hayal, içi boş. 100 günde kayıt dışını nasıl azaltacaksınız? Popülizmin dozu o kadar kaçmış ki oturup, zahmet edip kaynakların yüzde 10'unu dahi ortaya koymamışlar" ifadelerini kullandı.

Şimşek, Türkiye Foto Muhabirleri Derneğinin "Fotoğraflarla Parlamentonun 95 Yılı" sergisini, eşi Esra Şimşek ile gezdi. Şimşek, daha sonra CHP'nin seçim bildirgesindeki ekonomik vaatlere ilişkin sorularını yanıtladı.         

 

Evde bütçeyi eşim yönetiyor

 

Şimşek, daha sonra eşi Esra Şimşek ile 2014 bütçe görüşmelerinde TBMM Genel Kurulu'nda sunum yaparken kendisi ve eşinin bulunduğu fotoğrafın önünde gazetecilere poz verdi.

Mehmet Şimşek, burada da gazetecilerin soruları üzerine, "Evde bütçeyi eşim yönetiyor. Benim zamanım olmadığı için yükü o üstleniyor" dedi.

CHP'nin şu ana kadar hiçbir kaynağı ortaya koyamadığını söyleyen Şimşek, "Son 13 yılda bütçeleştirdiğimiz kaynağı, 'kaynak' diye sunuyorlar. O para zaten personele, eğitime, sağlığa, altyapıya giden kaynak. 'Onların hiçbirinde kısıntı yapacağız' demiyorlar. Biz baktık, en muhafazakar tahminlere göre 150 ila 180 milyar lira" diye konuştu.

 

Nasrettin Hoca fıkralarına benzetti

 

Şimşek, CHP'nin vaatlerini Nasrettin Hoca fıkrasına benzeterek, şunları kaydetti:ü

"Önce bütçe açığını patlatıp sonra Nasrettin Hoca'nın fıkrası gibi, burada tel örgü var, koyunlar geçer, oradan topladığı yünle... Belli ki seçim öncesi bol keseden atmışlar. Bütçede 21 milyarlık açığa 180 milyar ilave yaparsanız 200 milyar yapar. Bütçe açığını 10'a katlarsanız, ne kredibilite ne büyüme kalır, cari açık patlar, bütçe açığı patlar. Çıksınlar, bize afaki, hayali şeyler değil, hangi vergileri artıracaklarını, bu harcamaları finanse edecek kaynakları nereden bulacaklarını, hangi harcamaların yer değiştireceğini anlatsınlar. Bu kadar basit."

Kamudaki lüks araç söyleminin algı yönetimi olduğunu ifade eden Şimşek, kamunun araçları içinde ambulans, tank, zırhlı araç ve binek araçların olduğunu söyledi. Tüm kamu araçlarının alımı, bakımı ve yakıt masrafının 3,3 milyar lira olduğunun altını çizen Şimşek, "Örtülü ödeneğin tamamı, abartın 2 milyar lira olsun. Sonra? 1 yıl boyunca ambulans çıkartmayacaksınız, polis devriye gezmeyecek. Böyle bir mantık olabilir mi? Lüks araçların araç stoğu içindeki değeri 100 milyona bile ulaşmaz" diye konuştu.

Emekli maaşlarının 1.500 liraya çıkarılmasının maliyetinin 37 milyar, iki maaş ikramiyenin maliyetinin 32 milyar lira olduğunu anlatan Şimşek, 800 bin taşeron işçinin kadroya alınması halinde de 25 milyar liraya ihtiyaç olduğunu kaydetti. Şimşek, "En muhafazakar tahmin 150 milyar lira. Kendi söyledikleri rakamlar 3-5 milyar lirayı bulmuyor" dedi.

 

İşçiye zulüm yaparsınız

 

Asgari ücretin ülke imkanları içinde sürekli artırılması gerektiğini dile getiren Şimşek, AKP hükümetleri döneminde asgari ücretin hem reel olarak hem dolar hem de enflasyon bazında katlandığını söyledi. Şimşek, asgari ücretin ülke geliştikçe artacağını ifade ederek, şöyle devam etti:

"Siz 'asgari ücreti 1.500 liraya çıkarttım' derseniz, devlette asgari ücretli çalışan yok, işçiye en büyük zulmü yaparsınız. Türkiye'nin henüz yüksek teknolojili, katma değeri yüksek ürünlerdeki payı düşüktür. Türkiye hala birçok geleneksel sektörde üretim, ihracat yapıyor. Bu anlamda asgari ücret, Avrupa'daki 10 ülkeden yüksek. Asya ile karşılaştırmıyorum. Siz bunu yüzde 50 daha artırırsınız. Bir de bunun brüt maliyeti var. Asgari ücretli kardeşimizin geçim şartlarını sürekli iyileştirmemiz lazım. Bu sene enflasyon öngörüsü taş çatlasa yüzde 6-7. Hükümet olarak yüzde 13'e yakın artırdık. Bu rasyonel bir şeydir. Milli gelirden enflasyonun üzerinde pay veriyorsunuz. Zaten onu CHP kendi cebinden vermeyecek. İşverenin kesesinden vereceksiniz. Böyle bir şey yapılırsa ki hayalidir, öyle bir şey yok, o zaman büyük olasılıkla işçiler ya kayıt dışı çalıştırılır ya da işlerini kaybeder."

 

Halk onlara gereken dersi verdi

 

CHP'nin vaatlerini Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile tartışmaya hazır olduğunu açıkladığını anımsatan Şimşek, CHP'nin ekonomistlerinin muhatabı olmadığını söyledi. Şimşek, şunları kaydetti:

"Hala bize hangi harcamaları kısacaklarını, hangi vergileri artıracaklarını söylemediler. Bu sene bütçe hedef olarak 21 milyar lira açık verecek. 21 milyar lira açık veren bütçeyi kaynak olarak nasıl gösteriyorsunuz? Popülizm için kaynak yok. Biz emeklimize bu sene 159 milyar lira maaş vereceğiz. CHP, 'Biz bunu 200 küsur milyar liraya çıkartalım' diyor. 'Çıkartalım ama kaynağı nereden bulacaksınız, bunu anlatın' diyorum. Bu sene yatırımlarda sağlığı, eğitimi önceliklendirmişiz. Eğitime 90 milyar lira para aktaracağız. Eğitimden kısacaklarsa anlatsınlar. Sağlığa 81 milyar lira aktaracağız. Ondan kısacaklarsa anlatsınlar. Sosyal Güvenlik Kurumunu batırdıkları için ilave 80 milyar lira aktaracağız. Oradan kısacaklarsa onu anlatsınlar.

Biz 'kaynak yok' demiyoruz. Milletten topladığımız 100 liralık verginin 86 lirasını milletimize hizmet ve yatırım olarak sunuyoruz. Son koalisyon hükümeti döneminde 100 liralık verginin 86 lirası faize gidiyordu. Çünkü Özal'dan sonra 1991'den itibaren o popülist söylemler, büyük bütçe açıklarına, büyük bütçe açıkları borca, o da yüksek faize dönüştü. Türkiye 2001'de battı. Bankalar battı, Türkiye iflas etti. IMF geldi, muazzam kaynak sundu. Ona rağmen işin içinden çıkamadılar. Koalisyon hükümeti terk etti, seçime gittiler, halk onlara gereken dersi verdi. Tekrar 1990'lı yılların başına dönmüş durumdayız. Biz topladığımız kaynağı milletimize hizmet ve yatırım olarak zaten sunuyoruz. Bunun ötesinde bir taahhüt var. O taahhütleri nasıl finanse edeceklerini soruyorum. Hayal, içi boş. 100 günde kayıt dışını nasıl azaltacaksınız? Popülizmin dozu o kadar kaçmış ki oturup, zahmet edip kaynakların yüzde 10'unu dahi ortaya koymamışlar."