Ekonomi

Mahfi Eğilmez: Kişi başına gelirin önemli oranda gerilemiş olması dikkatlerden kaçırılmaya çalışılıyor

Eski Hazine Müsteşarı Eğilmez: GSYH’mız ve kişi başına gelirimiz dolar cinsinden çok daha fazla gerileyebilir

12 Ekim 2015 22:13

Mahfi Eğilmez* 

2016 – 2018 arası 3 yıllık dönemi kapsayan Orta Vadeli Program (OVP) ile Orta Vadeli Mali Plan (OVMP) yayınlandı. Bu belgelerde yer alan 2015 gerçekleşme tahminleri ile 2016 – 2018 dönemini kapsayan gelecek 3 yıla ilişkin tahminleri aşağıda tablo halinde sunuyorum.

 

Yeni OVP’deki önemli değişikliklerden birisi satın alma gücü paritesine (SAGP) göre GSYH kişi başına gelire yer verilmesidir[1]. Bunun gerekçesi olarak OVP metninde şöyle bir ifade yer alıyor: “Bu yıl Türkiye’nin de aralarında olduğu gelişmekte olan ülkelerin döviz kurlarında yüksek boyutta dalgalanmaların meydana gelmesi ve bu konjonktürde SAGP’ye göre yapılan hesaplamaların ülkelerin karşılaştırmalı refah düzeyini daha doğru yansıtması ve refah düzeyindeki eğilimi daha sağlıklı göstermesi.” Bana sorarsanız gerçek gerekçe GSYH’nın dolar cinsinden hızla gerileyerek gerek GSYH’nın gerekse kişi başına gelirin önemli oranda gerilemiş olmasının dikkatlerden kaçırılmaya çalışılması. Çünkü biliyoruz ki TL’nin hızlı değer kaybı Türkiye’yi GSYH açısından 16’ıncılıktan 18’inciliğe geriletirken kişi başına gelirinin de 10 bin Doların oldukça altına düşmesine yol açtı. SAGP’ye göre GSYH’ya ve kişi başına gelire bakarak insanlar orta gelir tuzağında giderek daha dibe gerilediğimizi görmeyebilirler.

Devlet, GSYH ve kişi başına geliri normal hesaplara göre değil de SAGP’ye göre yayınladığı için zorunlu olarak IMF’nin sitesinde yer alan büyüklükleri ele alarak gerçek GSYH ve kişi başına gelirimizi de görmemiz gerekiyor (World Economic Outlook Database, October, 2015.)

 

Şimdi bu tablolarda yer alan bazı sayıların ve oranların üzerinden geçelim:

(1) SAGP esas alınmayıp da normal hesaplar esas alınırsa Türkiye’nin GSYH’sının hızla gerileyeceğinin tahmin edildiğini görebiliyoruz. 2015 yılında 722 milyar dolara gerilemesi tahmin edilen GSYH’mızın 2013 yılına göre (823 milyar dolar) yaklaşık yüzde 12 azalacağını görüyoruz. Bu azalma 2016 yılında da devam ediyor. 2017 yılından itibaren yeniden artış başlasa da 2018 yılında 2013 yılındaki düzeye gelmemiz mümkün olamıyor. Demek ki Türkiye, 2013 yılından sonra tam altı yıl GSYH’sını dolar bazında düşürmüş olacak.

(2) 2013 yılında 10.822 dolar ile doruk noktasına ulaşmış bulunan kişi başına gelir düzeyine, bu OVP süresince ulaşmamız mümkün görünmüyor. Bu iki gerçek Türkiye’nin 2023 tahminlerinin ne kadar realiteden uzak olduğunu bir kez daha yüzümüze çarpıyor.  

(3) Seçim öncesinde verilen sözleri ve yapılan taahhütleri dikkate aldığımızda bütçe dengesinin giderek daha da düşeceği şeklindeki görünüm gerçekçi görünmüyor. Bütçe açığının dönem boyunca artabileceğini düşünüyorum. Eğer bu tahminim doğru çıkarsa o zaman AB tanımlı genel devlet borç yükü de OVMP’de gösterilen oranların üzerinde olur.

(4) OVP ve OVMP’den çıkarmak mümkün olmasa da IMF tahminlerinden hesaplayabildiğim kadarıyla 2016 yılı ortalama dolar kuru 3,05, 2017 ortalama dolar kuru 3,17 ve 2018 yılı ortalama dolar kuru 3,29 olarak bulunuyor. Ben bu ortalama kurların gerçekçi olmadığını düşünüyorum. Dolayısıyla GSYH’mız ve kişi başına gelirimiz dolar cinsinden çok daha fazla gerileyebilir.

(5) OVP’de enflasyonda yıllar itibariyle gerileme ve sonunda 2018’de yüzde 5’e varılacağı öngörülmüş. Buna karşılık IMF tahmininde enflasyonun yüzde 6,5’dan aşağı düşmeyeceği öngörülmüş. IMF’nin tahminini daha gerçekçi buluyorum.

(6) OVP’de cari açığın da gerileyerek yüzde 4,4’e geleceği tahmini yer alırken IMF tahmininde büyümedeki artışa paralel olarak cari açığın da büyüyeceği öngörülmüş. Kısa sürede üretimin ve dolayısıyla büyümenin ithalata bağımlı yapısını değiştiremeyeceğimize göre IMF’nin tahmini çok daha tutarlı görünüyor.

Özetle söylemek gerekirse; 2016 – 2018 dönemini kapsayan OVP ve OVMP şimdiye kadar yapılan OVP ve OVMP’ler içinde en tutarsız ve gerçeklerden en uzak olanı gibi görünüyor. Ve özellikle de GSYH ve kişi başına gelirde yaşanan düşüşlerin üzerini yöntem değişikliğiyle örtmeye çalışmış bir program gibi duruyor.


Not: Mahfi Eğilmez'in bu yazısı www.mahfiegilmez.com sitesinden alınmıştır.