Gündem

Mağarada mahsur kalırsanız hayatta kalabilmek için neler yapmalısınız?

Tayland'da bir mağarada mahsur kalan 12 öğrenci ve antrenörlerini arama çalışmaları sürüyor. Peki bir mağarada mahsur kalanlar hayatta kalabilmek için neler yapmalı? BBC muhabiri Toby Luckhurst'ün haberi.

28 Haziran 2018 14:12

Tayland'da bir mağarada mahsur kalan 12 genç futbolcu ve antrenörlerini arama kurtarma çalışmaları sürüyor ancak umut azalıyor.

Şiddetli yağış nedeniyle mağarayı su bastı, kurtarma ekipleri mağaranın derinliklerine ulaşamadı.

Sporcuların mağara içinde yüksek bir yere sığınarak yardım bekliyor olması umut ediliyor ancak grup profesyonel değil ve yanlarında uzun süre hayatta kalmalarını sağlayacak ekipmanları yok.

Peki bir mağarada mahsur kalırsanız, hayata daha uzun süre tutunabilmek için neler yapmanız gerek?

Mağaracılarla, böyle bir talihsiz durumda yapılması gerekenleri konuştuk. En çok dikkat edilmesi gerekenler vücut sıcaklığını koruyabilmek ve susuz kalmamak.

ABD Ulusal Mağara Kurtarma Komisyonu Koordinatörü Anmar Mirza'ya göre ilk yapılması gereken, yakın çevrenizde size yönelik bir tehlike olmadığından emin olmak.

Düşen taş ve kayalar buna bir örnek. Ama en önemli tehlike su baskını.

Mirza, "Bir mağaradaysanız en yüksek noktasına ulaşmaya çalışın" diyor. Bunun için önceki sellerde suyun yükseldiği seviyeyi anlamaya çalışmak önemli. "Bunu anlayabilmenin birkaç yolu var; mağara duvarlarındaki çamur izlerine, yapraklara ve yosunlara bakın" diyor.

Bir diğer dikkat etmeniz gereken nokta da yeterince tedarikli olup olmadığınız.

Mağarada kalacağınız süreye göre yanınızdaki yiyecek, su ve hatta ışık kaynağını bile idareli kullanmalısınız.

Mirza'ya göre en büyük risk hipotermi yani vücut ısısının düşmesi.

"Kıyafetleriniz ıslaksa suyunu sıkıp kurutmaya çalışın ve beden sıcaklığınızı koruyabilmek için grup olarak bir arada durun".

İngiliz Mağara Birliği'nin eski başkanı Andy Eavis, hipoterminin Tayland'daki olayda en büyük riski oluşturmadığını söylüyor:

"Bu mağaranın içi nispeten daha sıcaktır, tahminen 23-26 santigrat derecedir"

70 yaşındaki Eavis hayatının 50 yılını mağaraları inceleyerek geçirdi. Genç sporcuların mahsur kaldığı mağara sistemleri uzmanlık alanı olmasa da, Tayland, Myanmar ve Çin'de de incelemeler yaptı.

Eavis son olayın yaşandığı tip mağaraların "içinde uçaklarla inceleme bile yapılabilecek kadar" büyük olduğunu ve tamamen su altında kalmasının pek olası olmadığını belirtiyor, "Gruptakiler su içinde değilse, hipotermiden hayatlarını kaybetmezler" diyor.

Eavis Pirene Dağları'nda, suyun 2 santigrat derece olduğu bir mağarada diğer iki mağaracıyla birlikte mahsur kalışlarını örnek veriyor:

"Orada 55 saat mahsur kaldık ama üzerimizde dalış giysileri olduğu için şanslıydık."

Vücut ısısını koruyabilmekten sonraki en önemli nokta ise su.

Mirza "Susuz kalmamak çok önemli ama mağaradaki suyun kirli olmamasına dikkat edilmeli" diye konuşuyor ve ekliyor:

"İshal ve kusma kaynaklı dehidrasyon daha sonra büyük bir sorun oluşturabilir."

Eavis ise su kirli olsa bile bunun çok acil bir probleme neden olmayacağını belirtiyor:

"Mağaraların çoğundaki su içilebilir, ancak tabii ki sindirim sorunu oluşturabilir"

İngiliz Mağara Kurtarma Konseyi'nin eski başkanı Bill Whitehouse, su bulabilmek için mağaranın içinin incelenmesini tavsiye ediyor.

"Saçaklar ve ufak haliçlerde temiz su bulunabilir. Ama uzun vadede yiyecek sorunu olacaktır" diye konuşuyor.

Mirza da buna dikkat çekiyor:

"Yanınızda yiyecek varsa, bunun hepsini bir anda tüketmemeye dikkat edin"

Mağarada ya da yeraltında mahsur kalırsanız sorun oluşturabilecek faktörlerden biri de oksijen.

Ancak uzmanlar bunun diğerleri kadar ciddi bir risk faktörü olmadığında hemfikir.

Mirza "Mağaraların çoğu nefes alıyor. Hava, insanların girip çıkamayacağı yerlerden girebilir" diyor.

Ancak çok küçük bir alanda mahsur kalırsanız bir süre sonra ortamdaki karbondioksit miktarı artabilir.

Whitehouse, "Genellikle mağaralarda oksijen oranı bir miktar düşük olabilir ancak ciddi oranda bir düşüklükten söz edilemez. Mağaradan mağaraya değişir" diyor.

İhtiyaç duyabileceğiniz her şey yanınızda olsa bile, karanlıkta uzun süre sakin kalmak zor olabilir.

Whitehouse, "Mağaracılık böyle bir spordur: Yeraltında ya mutlusunuzdur ya da mutsuz" diyor.

Eavis de sakin kalabilmenin önemine dikkat çekiyor:

"Panik olmayın. Panik yaparak çıkmaya çalışmak daha büyük bir risk oluşturabilir."

Uzmanlar Tayland'daki mağarada mahsur kalan gençlerin suya dalmasının çok tehlikeli olabileceğini, onları bunu yapmaktan alıkoyacak kişinin üstünde büyük bir baskı oluşabileceğini söylüyor.

Eavis, "Liderleri, gençlerin suya dalmak gibi saçma bir harekette bulunmalarını önlemek zorunda. Karanlıkta kalmak zihinsel olarak gerçekten çok güç" diye konuşuyor.

Ancak ışık artık eskisi kadar büyük bir sorun değil. Mirza "Deneyimli mağaracılar artık yüzlerce saat aydınlatabilen modern LED ışıklar ve lityum piller taşıyorlar" diyor.

Ancak Tayland'daki olayda grubun yanından böyle bir ışık kaynağı bulunmayabilir. Whitehouse "Tayland'daki grup mağaracı değil, yeterince tedarikli olduklarını sanmıyorum" diye konuşuyor.

Whitehouse genel kural olarak mağaralara hazırlıklı girilmesi gerektiğini vurguluyor:

"Doğru bilgi sahibi olunmalı ve doğru donanımla girilmeli. Yanınızda mağarayı bilen biri de olmalı."

Kıdemlı mağaracı ek önlem olarak mağaraya girmeden önce dışarıdaki birilerine nereye gittiğinizi söylemeniz gerektiğine de dikkat çekiyor:

"Yardım çağrısını ne kadar erken alırsak, kurtarma şansımız o kadar artar."