Mısır Devlet Başkanı Abdülfettah Sisi'yi Paris'te ağırlayan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Kahire'ye silah satışını insan hakları koşuluna bağlı kılmayacaklarını söyledi. Sisi'nin ziyareti öncesi Macron'a mektup yazan 17 insan hakları örgütüne yanıt olarak gelen bu açıklama tepki çekti.
Macron, ülkesindeki insan halkları savunucularının çağrılarını reddederek Mısır'a silah satışı için insan haklarının ilerletilmesi şartını koşmayacaklarını söyledi. Kahire'ye silah satışını sürdüreceklerini söyleyen Macron, 'Mısır'ın bölgede terörle mücadelesini zayıflatmak istemediklerini' söyledi.
Macron'un açıklaması, Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah Sisi'nin Paris'e resmi ziyareti öncesinde 17 Fransız ve uluslararası insan hakları örgütünün ortak çağrısına yanıt olarak geldi. Örgütlerin ortak açıklamasında Macron, Sisi hükümetinin artan insan hakları ihlallerini gözardı etmekle suçlanmıştı. Fransa Cumhurbaşkanı'na, siyasi tutukluları serbest bırakması için Sisi'ye baskı yapma çağrısında bulunulmuştu.
"Diyalog, boykottan etkili"
Gazete Duvar'ın aktardığına göre; Macron ise Sisi'yle Elysee Sarayı'ndaki ikili görüşmeden sonra düzenledikleri ortak basın toplantısında, "Savunma ve ekonomi konularındaki işbirliğini [insan hakları konusundaki] fikir ayrılıklarına dair koşullara bağlamak istemiyorum" dedi. Macron, ulusların egemenliğine ve karşılıklı çıkarlara saygı duyulmasına inandığını belirtip, "Boykot yerine talepkâr bir diyalog politikası izlemek daha etkilidir. Boykot, terörle mücadeledeki bir ortağımızın etkisini azaltacaktır" diye konuştu.
Sisi: Utanacak hiçbir şeyimiz yok
Sisi de insan hakları ihlallerine dair eleştirileri reddederek, Mısır'ın 'halkı ve bölgenin istikrarı için çok şey yapan bir ülke olarak baskıcı bir rejim gibi gösterilmesinin doğru olmadığını' savundu. Sisi, "Korkacak veya utanacak hiçbir şeyimiz yok" dedi.
Uzmanlar, Fransa ile Mısır'ın Libya'daki siyasi krizin yanı sıra Afrika'daki cihatçı gruplar konusunda ortak çıkarları paylaştığına dikkat çekiyor. Fransız basınına isim vermeden konuşan bazı yetkililer de, 'Paris hükümetlerinin başka ülkelerin insan hakları siciline dair kamuoyu önünde açıklama yapmayı tercih etmediğini, bu meseleleri özel görüşmelerde gündeme getirdiğini' savundu.