İngiltere'de yarın yapılacak genel seçimlerin en çekişmeli geçmesi beklenen yerlerden biri de başkent Londra'nın güneyindeki Croydon ilçesi.
Londra'nın en büyük ticari merkezlerinden olan Croydon, üç seçim bölgesine ayrılmış durumda.
İktidardaki Muhafazakar Parti 2015'te bu bölgelerden Croydon Central'da seçimi sadece 165 oy farkla kazanmıştı.
Croydon Central, ülkenin tümünde Muhafazakar Parti'nin en az farkla galip geldiği üçüncü seçim bölgesiydi.
10 soruda İngiltere seçimleriİngiltere seçimleri: Partiler halka neler vadediyor?İngiltere seçimleri: 3 ayda 3 saldırı sonrası partilerin güvenlik vaatleriBölgede yarınki seçimde yarışın Muhafazakar Parti ile ana muhalafetteki İşçi Partisi arasında geçmesi bekleniyor.
İşçi Partisi, seçimlerin en kritik bölgelerinden Croydon Central'dan milletvekili çıkarmak için yoğun çaba harcıyor. Partinin lideri Jeremy Corbyn, seçim kampanyasını Croydon Central'da başlattı.
Partilerin bölgedeki seçim faaliyetlerini takip etmek ve seçmenlerin hangi partiye oy vereceğini sormak için Croydon Central'a gittim.
Cumartesi gecesi Londra'da düzenlenen saldırılardan önce bölgeyi ziyaret ettiğim için henüz olayın sarsıcı etkisi seçim atmosferine yansımamıştı.
Çoğu Croydonlı seçmenin bir numaralı gündemi ekonomik kaygılar.
İngiltere'nin Avrupa Birliği'nden ayrılması (Brexit) ve partilerin göçmenlere karşı yaklaşımı da bu açıdan değerlendiriliyor.
Özellikle ulusal sağlık sistemi (NHS) ve konut fiyatları etrafında dönen tartışmalar, seçmenin kararında rol oynayan en önemli etmenler.
Croydon'da ilk durağım seçimde partilerin yarı yarıya oy aldığı yoksul bir mahalle oluyor.
Burada İşçi Partisi gönüllüleri kapı kapı dolaşarak seçmenleri ikna etmeye çalışıyor. Seçim günü sandığa gitmeye bir engelleri olup olmadığını soruyor, varsa ulaşımda yardımcı olabileceklerini vurguluyor.
2015'teki seçimlerde Croydon Central'de katılım oranı yüzde 68 olduğu için İşçi Partisi için sandığa gitmeye ikna ettikleri tek bir seçmen bile çok önemli.
İşçi Partisi gönüllüleri bu turları Croydon Central'ın farklı yerlerinde günde birkaç defa organize olarak gerçekleştiriyor.
Muhafazakar Parti'nin Croydon'da iki yıl içinde 500 öğretmenin görevine son verme ve devlet okullarının bütçesinden 20 milyon sterlin kesme kararı, İşçi Partisi'nin oy toplamak adına en çok karşı çıktığı yerel sorunlardan.
İşçi Partisi'nin gönülleriyle kapı kapı dolaşırken karşımıza çıkan bir seçmen, "Tabii ki size vereceğim" diyor coşkuyla.
Nedenini sorduğumda ise Jeremy Corbyn'in politikalarına işaret ediyor.
İşçi Partisi gönüllülerinden 29 yaşında ve işsiz olan Rachel, "Muhafazakarlar bir zamanlar ülke olarak gurur duyduğumuz her şeyi mahvetti, o yüzden onlardan kurtulmamız gerekiyor. Sağlık sistemi, konut piyasası, eğitim sistemi, sosyal yardım, polis, her şeyi mahvettiler" diyor.
Yine partinin gönüllerinden 60 yaşındaki Beth, Brexit referandumunda Avrupa Birliği'nde kalma yanlısı oy verdiğini, ancak AB'den çıkılacaksa bile ortak pazarın sürdürülmesi gerektiğini söylüyor.
Önümüzdeki yıl Fransa'da üniversiteye başlayacak olan 18 yaşındaki Bart ise, "Babam Belçika ve Makedonya vatandaşı, annem ise İngiliz vatandaşı. Çocukluğumdan beri bana 'Sen İngilizsin ve bir Avrupalısın' denerek yetiştirildim. Ancak eğer Brexit olacaksa tek pazar ve serbest dolaşım olmalı. İngiltere'nin olabildiğince açık kalmasını istiyorum" açıklamasında bulunuyor.
71 yaşındaki Richard, saatlerdir beraber kapı kapı dolaştıklarını vurgulayarak, "İşte bu ortak ruh için İşçi Partisi'ni destekliyorum" diyor.
50 yaşında olan Kathy ise 'sosyal adalete' vurgu yapıyor. Muhafazakarların ülkeyi 'ekonomik bir çılgınlık' içinde yönettiğini, düşük gelirli toplumsal sınıflara gereken yardımı yapmadığını savunuyor.
Eşinin göçmen olduğunu söyleyen Kathy, "Eşim vergilerini ödüyor ve çok çalışıyor. Göçmenlere ihtiyacımız var" ifadesini kullanıyor.
Croydon'ın merkezine yakın bir noktada karşıma çıkan Shaela ise aynı fikirde değil.
Muhafazakarlara oy vereceğini söyleyen 78 yaşındaki kadın seçmen, sokakları göstererek, "Kusura bakmayın ama bu insanların buraya gelmesini istemiyorum" diyor:
"Bir İngiliz vatandaşıyım, burada doğdum, bunun sürdürülebilir olduğunu düşünmüyorum. Başbakan Theresa May hala daha çok insan gelebilir diyor, yer yok ki! Konut fiyatları sürekli artıyor. Çin gibi birçok ülkeden yabancılar bu evleri alabiliyorken bizim çocuklarımız alamıyor.
"Brexit'i yüzde 100 destekliyorum. Ulusal sağlık sistemi bozuluyor, okullara çocuklar gidemiyor, çünkü çok fazla yabancı var."
Shaela'ya göçmenler gelmeyi bıraktığında bütün iş pozisyonları dolacak mı diye sorduğumda, "Evet dolmalı. İnsanlar çok tembel. Çocuklu anneler de çalışmalı. Ben bütün hayatım boyunca çalıştım, çocuklarımı büyüttüm, kocamdan boşandıktan sonra iki işte birden çalıştım" diyor.
Konut fiyatları Croydon sokaklarındaki seçmenlerin en çok yakındığı konulardan biri. Kimisi Muhafazakar Parti'yi yükselen fiyatlardan sorumlu tutarken, kimisi İşçi Partisi'nin politikalarının hatalı olduğuna işaret ediyor.
Muhafazakar Parti'ye oy vereceğini söyleyen ancak ismini vermek istemeyen bir özel sektör çalışanı erkek seçmen, tercihinin gerekçesini Başbakan Theresa May'in güçlü bir lider olmasına bağlıyor:
"Brexit sürecini Corbyn'in yürütebileceğine inanmıyorum. O kadar güçlü değil. May'in müzakere masasında bir kadın olduğundan, fazla patronluk taslamadan güçlü olabileceğine, 'Hayır, beni dinleyin' diyebileceğine inanıyorum.
"May'in Fransa ve Almanya ile ticaret konusunda güçlü bir anlaşma yapmasını bekliyorum. 'Teşekkürler Avrupa Birliği, biz Brezilya, Arjantin ve istediğimizle ticaret yapacağız' diyeceğiz."
Croydon sokaklarında karşıma kim çıkarsa mikrofon uzatmaya çalışıyorum. Cevap vermek istemeyenler ya da hızlıca uzaklaşanlar dışında seçimde kime oy vereceklerini sorduğumda çoğu kişi "İşçi Partisi" yanıtını veriyor.
Çoğunun ağzında ise İşçi Partisi'nin 'halkın yanında' olduğu şiarı var. Parti'nin toplumun kırılgan kesimlerini desteklediği, Muhafazakar Parti'nin ise adaletsizliği artırdığı söyleniyor.
Croydon'ın merkezinde dolaşırken karşıma Liberal Demokrat Parti'ye oy verecek bir seçmen de çıkıyor.
2015 seçimlerinde 49 sandalye birden kaybeden parti, ülke genelinde oyların yüzde 7,9'unu almıştı.
Seçimi kazanmaları takdirinde Brexit referandumunu tekrar düzenleyeceklerini söyleyen partinin seçmenlerinden 70 yaşındaki John, ne İşçi Partisi'ni ne de Muhafazakar Parti'yi desteklediğini söylüyor:
"Eşim İspanyol, o yüzden AB'de kalma taraftarıydım. Gençleri oy vermek için sandık başına çekemediler. Eğer bunu yapabilselerdi halen AB'de olurduk."
Croydon Central'de de seçim sonuçlarını seçimlere katılım oranı belirleyeceğe benzer.
Brexit referandumunda 18-24 yaş arası genç seçmenlerin katılımı yüzde 40 oranındaydı. Bu, İkinci Dünya Savaşı'ndan beri ikinci en düşük katılım demek.
Financial Times'ın haberine göre bu Perşembe günü düzenlenecek genel seçimde genç seçmenlerin yüzde 33'ü İşçi Partisi'ne, yüzde 20'si ise Muhafazakarlara oy vereceğini söylüyor.
Bu yüzden bu seçimde İşçi Partisi için en kritik rolü genç seçmenin sandığa gidip gitmemesi oynayacak.