Harpo Adolfsson'un işi, Kuzey Kutbu rüzgarlarının savurduğu karlarla kapanan yolları açmak.
Ülkenin kuzeyindeki Jukkasjarvi'deki meşhur buz otelde greyder operatörü olarak çalışıyor.
63 yaşındaki Adolfsson'un, rüzgarın çok şiddetli olduğu günlerde sabah 04.00'te başlayan mesaisi 12 saate kadar çıkabiliyor.
Adolfsson, "İş makinesiyle çalışırken her zaman dikkatli olmanız gerekiyor. Gerçekten çok yorucu olabiliyor ve hafta sonunu iple çekmeye başlıyorsunuz" diyor.
Adolfsson ve bazı iş arkadaşları dört yıldır Çarşamba akşamları toplanıyor. Mum ışığında biralarını içiyorlar, Danimarka'ya özgü bir ekmek olan smorrebrod'la yaptıkları sandviçlerini yiyorlar.
Adolfsson evde hamburger yapmayı ve geyik ettiği pişirmeyi sevdiğini söylüyor. "O gün ne yiyeceğinizi bilmiyorsunuz. Bazen kızartma da olabilir somon da. Bazen üç çeşit yemek yiyoruz" diyor.
Adolfsson, güzel yemekler ve heyecanlı sohbetlerle dolu bu Çarşamba buluşmalarının kendisini canlandırdığını, moral depoladığını söylüyor. Özellikle de havanın 20 saat süreyle karanlık olduğu kış günlerinde.
Bu buluşmalar için "Daha mutlu oluyorum. Çünkü o günün geleceğini ve güzel geçeceğini biliyorum" diyor.
Adolfsson'un arkadaşlarıyla bir araya geldiği "Çarşamba buluşmalarına" İskandinav kültüründe "Küçük Cumartesi" yani "Lillördag"adı veriliyor.
Küçük Cumartesiler, hafta sonlarının küçük bir provası olarak görülüyor.
Stockholm Üniversitesi İş İdaresi Fakültesi Dekanı Rickard Grassman, bu geleneği uşaklar ve hizmetçilerin Cumartesi çalışıp hafta içinde izinli olmalarına borçlu olduklarını söylüyor. "Zamanla Çarşamba buluşmaları, insanlara hafta ortasında rahatlama fırsatı veren minik tatillere dönüştü" diyor.
Pandemi sürecinde mesai günleriyle hafta sonları arasındaki sınır ortadan kalkmaya başladığı için bu Kuzey geleneği, evde geçirilen günlerin sıradanlığını hafifletecek bir model olabilir.
Grassman "Özellikle de sağlık ve mutluluğun her şeyden önde geldiği bir dönemde. İş-yaşam dengesi açısından kendimizi küçük Cumartesilerle ödüllendirmek, ileriye iyimserlikle bakabilmek için iyi bir fırsat olabilir" diyor.
İsveç'te herkes Küçük Cumartesi toplantıları yapmıyor. Fakat bu fikir hafta içi aralarıyla moral depoladıklarını söyleyen birçok kişiye anlamlı geliyor.
Lillördag'ların (Norveç ve Danimarka da Küçük Cumartesiler benzer şekilde 'lille lørdag' olarak adlandırılıyor) Çarşamba günleri olması gerekmiyor ama genelde Çarşambaları yapılıyor.
Üniversite öğrencileri için publarda özel Küçük Cumartesi partileri düzenleniyor. Ama Küçük Cumartesiler'de aile ve dostlarla sakin bir akşam geçirmek de mümkün.
Instagram'da on binlerce kişi, #lillördag etiketiyle, istiridyeden şampanyaya ve kamp ateşlerine Küçük Cumartesi'lerde yediklerini, içtiklerini ve yaptıkları paylaşıyor.
Lillördag, Kuzey Amerika'daki Çarşamba algısına tamamen zıt bir kavram. Zira orada Çarşamba, Pazartesi'den sonraki en kötü gün olarak görülüyor. Yani çok yaklaştınız ama hafta sonuna daha bir sürü zaman var.
Stockholm Üniversitesi Stres Araştırmaları Enstitüsü'nden Doç. Dr. Constanze Leibeweber'e göre Çarşambaları Küçük Cumartesiler olarak görmek çalışma haftasını "daha dayanılabilir" kılabilir. Özellikle de sonunu göremediğimiz tecrit günlerinde.
Leibeweber, "Küçük Cumartesiler gibi şeyler insanların, kayıp hissettikleri bir dönemde bile kendilerine bir hedef koymalarını sağlayabilir. Hafta içinde, ihtiyacımız olan bağlam ve yapıyı tamamen kaybetmeden motive olabilir, küçük hedefler koyup kendimizi ödüllendirebiliriz" diyor.
'Küçük zevklerin ne kadar önemli olduğunu anladım'
İsveç, AB'nin 2020 Cinsiyet Eşitliği Endeksi'nde ilk sırada yer alıyor. Fakat, Kuzey Avrupa ülkelerinde iş-yaşam dengesi araştırmaları yapan Leineweber kadınların, bu dengenin kaybolması nedeniyle daha fazla duygusal yük altında olduklarına dikkat çekiyor.
Leineweber'in araştırması, kadınların iş dışındaki saatlerde rahatlamak için dışarıda daha az zaman geçirdiklerine, bunun yerine ev işlerine ve aile meselelerine odaklandıklarına işaret ediyor.
Stockholm'de yaşayan iki çocuk annesi Anitha Clemence ve beş çocuk annesi Ann Söderlund için Covid-19 sırasında lillördag gibi küçük ödüllendirmeler daha bir özen kazanmış durumda.
Clemence çocuklarının o gün çikolatalı pasta ya da şekerleme yemesine izin veriyor, rujunu sürüp Zoom'da arkadaşlarıyla görüşüyor. Söderlund ve kocası ise yaşları 4 ile 18 arasında değişen çocuklarına dışarıdan yemek söylüyor.
Söderlund, kendisi gibi oyuncu ve yazar olan Clemence ile birlikte her Çarşamba "Lillelördag" adıyla bir podcast yayımlıyor. "Küçük Cumartesi de hiçbir şey kutsal değildir" diyen Clemence ve Söderlund'un altı yıl önce başladıkları ve ilişkiler, annelik ve yaşam tarzı gibi konulardaki tabuları tartıştıkları yayınları özellikle kadın takipçilerinin ilgisini çekiyor.
Lillelördag, İsveç'te en çok dinlenen 50 podcast arasında.
Celemence, "Küçük Cumartesiler akıl sağlığımız için önemli" diyor ve dinleyicilerini Küçük Cumartesiler'de kendilerini ödüllendirmeye teşvik ettiklerini söylüyor.
Covid-19'a yakalanan Söderlund, pandeminin hayatın küçük zevklerinin ne kadar önemli olduğunu anlamasına yardımcı olduğunu belirterek küçük şeylerin zor zamanlarda büyük farklar yaratabileceğini belirtiyor.