Dünya

'Leydi Kaide'nin' davası başladı

ABD’de yargılanan Ayfa’nın annesi, onun “yaşayan hiçbir şeyi incitemeyeceğini” söylüyor.

22 Ocak 2010 02:00

T24- Temmuz 2008’de Afganistan’da gözaltındayken bir Amerikan askerinin silahını alıp askerlere ve FBI ajanlarına ateş açmakla suçlanan Ayfa  Sıddıki'nin yargılandığı dava New York'ta görülmeye başlandı.



ABD’nin saygın üniversitesi MIT’ten mezun olan Sıddıki, 2003’te kayboldu; 2008’de Afganistan’da ABD askerine ateş açarken ortaya çıktı. ABD’de yargılanan Ayfa’nın annesi, onun “yaşayan hiçbir şeyi incitemeyeceğini” söylüyor.


ABD medyası tarafından “Leydi El Kaide” olarak adlandırılan Pakistanlı bilim  insanı Ayfa Sıddıki’nin davasında, tanıkların ifadeleri ile ABD’nin önde gelen üniversitelerinden MIT’te eğitim alan 3 çocuk annesi Sıddıki’nin yakınlarının anlattıklarıyla çelişiyor. Sıddıki’nin, savcıların iddia ettiği gibi katliam hazırlığındaki bir El Kaide üyesi mi, yoksa çiçeklere ve hayvanlara düşkün, sevecen bir anne mi olduğu tartışılıyor.



Temmuz 2008’de Afganistan’da gözaltındayken bir Amerikan askerinin silahını alıp askerlere ve FBI ajanlarına ateş açmakla suçlanan Sıddıki, salı günü başlayan duruşmada tanıklara bağırıp olay çıkarınca salondan atıldı. Duruşmada ifade veren bir FBI ajanı, Sıddıki’nin çantasında ABD’nin önemli binalarının listesiyle büyük bir kıyıma yol açacak bir saldırıdan bahsedilen notların bulunduğunu söyledi. Bunun üzerine tanığa, “Hiçbir zaman bombalama planı yapmadım! Yalan söylüyorsun” diye bağıran Sıddıki mahkeme salonundan atıldı.  Önceki gün de FBI ajanı John Jefferson, Pakistanlı kadın zanlının askerlerin üzerine ateş açarken, “Bütün Amerikalıları öldüreceğim” diye bağırdığını belirtti.



5 yıldır  nerede olduğu bilinmiyor


Ancak Sıddıki’nin Karaçi’deki ailesinin anlattıkları, çok farklı bir tablo çiziyor. 70 yaşındaki anne İsmet Sıddıki, kızından bahsederken, “Yaşayan hiçbir şeyi incitmez. Nasıl olur da Amerikan askerlerini öldürmeye çalışabilir? Nasıl olur da terörist ve El Kaide üyesi olmakla suçlanabilir?” dedi. Afya’nın doktor ablası Fevziye de, “Kardeşim dindardı, ama bir fanatik değildi. Gülleri severdi. Dört tane köpeği vardı. Harika bir öğrenci ve cesur bir anneydi” dedi.



Sıddıki’nin hayat hikâyesindeki bu çelişkilerin, ortadan kaybolduğu 5 yılda neler yaşadığının açığa çıkmasıyla çözüleceği umuluyor. Mart 2003’te kaybolan Sıddıki’nin ismi, 2004’te ABD’nin El Kaide ile bağlantılı olduğundan şüphelenilen kişiler listesine girdi. İnternette gece görüş dürbünü, kurşun geçirmez yelek satın alması ve El Kaide militanı Macid Han adına bir posta kutusu kiralamasıyla şüpheleri üzerine çeken Sıddıki’nin 11 Eylül saldırılarının planlayıcısı Halid Şeyh Muhammed’in bir akrabasıyla evlendiği de iddia edildi. Ancak Sıddıki’nin annesi bu iddiayı yalanladı. Son olarak 2003’te Karaçi’de görülen Sıddıki’nin 2008’de Afganistan’da Amerikan askerlerine ateş açtığı gün ortaya çıktı.



Amerikalılara göre, Sıddıki bu 5 yıl boyunca kaçak hayatı yaşadı ve El Kaide eylemlerine katıldı. Avukatları ve bazı insan hakları örgütleri ise Sıddıki’nin kayıp 5 yılını Afganistan’daki Bagram Cezaevi’nde, işkence altında geçirdiğini savunuyor