Pek çok öğrenci üniversite okurken Kredi Yurtlar Kurumu'ndan (KYK) almak zorunda kaldığı geri ödemeli bursu mezun olduktan sonra nasıl ödeyeceğini düşünüyor. Okuyabilmek için öğrenim boyunca aldıkları parayı faizle birlikte daha yüksek meblalarda ödemek durumunda kalan öğrenciler, "Sanki köşede bekleyen tanıdık bir tefeci abi geliyor" diyor.
Gazete DuvaR'dan Kenan Akbaba'nın haberine göre 2017 – 2018 yılları arasında yaklaşık 390 bin öğrenci KYK kredilerine başvurarak eğitimi tamamlamaya çalıştı. Eğitim hayatlarını borçlu olarak tamamlayan öğrenciler iş hayatlarına da borçlu başlamak zorunda kalıyor. KYK kredilerinden dolayı mağdur olan öğrenciler ‘neden kredileri çektiklerini ve giderek kötüleşen ekonomik şartlarda ödeme planlarını’ anlattı. Söz konusu haber aynen şöyle devam ediyor:
"Hemen iş bulmalıyım, hemen borcumu ödemeliyim"
Orsa Bikeç, Kocaeli Üniversitesi Radyo, Sinema ve Televizyon Bölümü’nden bu sene mezun oldu. Şu anda 22 yaşında. Bikeç, işsiz kalma endişesiyle üniversitenin ilk yıllarından itibaren sinema sektörüyle ilişki kurarak çalışmaya başlamış. Böylece mezuniyetinin ardından iş bulmakta zorluk çekmemiş. Sadece kış aylarında çalıştığını söyleyen Bikeç, ‘yaz aylarında ise kazandığım parayla ucu ucuna yaşamımı idame ettirmeye çalışıyorum’ diyor.
Bikeç, ailesine yük olmamak için KYK kredisini kendi isteğiyle çektiğini ve kimseden destek almadan okuduğunu söylüyor. Bikeç, KYK kredisi ile mezun olmayı şöyle tanımlıyor, “Hemen iş bulmalıyım, hemen borcumu ödemeliyim’ düşüncesi üzerimizde bir yük yaratıyor ve hepimizi geriyor.”
12,600 liralık kredi borcunun faiziyle birlikte 17 bin liraya yükseldiğini belirten Bikeç, “mezun olduktan sonra öderim dedim çünkü o dönem almam gerekiyordu” ifadelerini kullanıyor. Doların yükselmesiyle birlikte işsizliğinde arttığına dikkat çeken Bikeç, “Yaz döneminde çok fazla sinema filmi çekilirken bu sene seçimlerden dolayı ertelenmek zorunda kaldı. Doların yükselmesi, teknolojinin pahalı olması, malzemelerin pahalı olması gibi durumlar bizi de etkiledi. Örneğin, küçük prodüksiyonlar iş yapamıyor, sadece büyük prodüksiyonlar iş yapabiliyor. Öyle olunca da hepimizin iş bulması zorlaşıyor. 10 tane film çekilecekse 1 tane film çekiliyor, bu sene 1000 tane insan çalışacaksa sadece 100 tane insan çalışıyor. Bu da benim genel olarak yaşamımı idame ettirmede zorluğa sokuyor.” diyor.
"Ensar Vakfı destekleneceğine öğrenciler desteklensin"
28 yaşındaki Ali İhsan Işık, Haliç Üniversitesi İşletme Enformatiği bölümünden 2013 yılında mezun oldu. Öğrencilik dönemininde geçimini, Çorum’da yaşayan ailesinden aldığı destekle ve KYK kredisiyle sağladı. Mezun olmadan önce stajyer olarak girdiği şirkette şu anda iş analistliği yapıyor. İş hayatına atılmasıyla, tek başına ev tuttuğunu ve giderlerin giderek daha da arttığını belirten Işık ‘borç bataklığına sürüklendim’ diyor. KYK kredisini henüz ödeyemediğini belirten Işık şöyle devam ediyor; “KYK kredisini hala ödemedim ancak bir taraftan da bedelli yapmak istiyorum. Şu anda, KYK borçlarından çok 15 bin bedelli parasını nasıl bulurum derdindeyim."
Mezun olduktan sonra 10 bin liranın üstünde borcu çıkan Işık’ın, şu anda faizlerle birlikte borcu 20 bin lira olmuş. Işık, "Bir önceki seçimde adaylar bu borçlara af getirmeyi de vaat etti hatta hükümet boş durmayıp yeni bir yapılandırmaya gitti ama bir çözüme kavuşturmadı. KYK ve benzeri kurumların öğrencilere ücretsiz yardım yapabileceğini düşünüyorum. Devlet imkanları genişletilmeli, örneğin Ensar, Türgev gibi vakıflar destekleneceğine KYK kurumu desteklense öğrenciler İstanbul gibi bir yerde kira ödemek zorunda kalmasa zaten kredi borcuna girmezler diye düşünüyorum” diyor. Şu anda bir yapılandırmaya başvuruduğunu belirten Işık, ‘ödeyip ödemeyeceğimden emin değilim. Şu anda tek amacım bedelli askerlik için 15 TL bulabilmek’ ifadelerini kullanıyor.
"Sanki köşede tanıdık bir tefeci abi geliyor"
Zeynep Oral, 22 yaşında Yeditepe Üniversitesi Siyaset Bilimi Bölümü’nü bu sene burslu olarak bitirdi. Mezun olduktan sonra iş bulmakta zorluk yaşadı ve başvurduğu iş yerlerinde deneyim aradıkları için işe giremedi. Not ortalaması ve onur belgelerinin bir önemi olmadığı belirten Oral, “Şu an çöpe atsam hiç bir şey değişmez” diyor.
Üniversiteden mezun olduktan sonra alanıyla ilgili iş bulamayan Oral bir süre garsonluk yapmış. Şimdilerde ise işsiz. Zeynep Oral çoğu öğrenci gibi ihtiyaçlarından dolayı KYK kredisi çektiğini söylüyor. ‘Krediyi çekerken ödeyebilir miyim?’ diye düşünmediğini söyleyen, “Çünkü çekmek zorundaydım. Aldığım kitaplar, katılacağım konferanslar, kısacası okurken yaşayabilmek için KYK kredisi çektim” diyor.
‘Mezun olduğunda ‘oh kurtuldum, bitti’ hissini sadece bir gün yaşayabildiğini’ belirten Oral şöyle devam ediyor, “Hayal kuramıyorsun bir kere. Mezun olunca ‘şunu yapacağım şuraya gideceğim dersim yok’ gibi şeyler olmuyor. Önce ‘KYK borcunu nasıl öderim?’ diye düşünüyorsun. İşyerinde teklif ettikleri maaşı bile ona göre hesaplıyorsun. Tabi askeri ücret alan birisi bu parayı ödeyemez. Bu durum umutsuzluk yaratıyor geleceğe karşı. Ödemek zorundayım ama nasıl olacak. Hiç bir fikrim yok gerçekten. KYK borcum 16 bin lira.”
Oral, sözlerini şöyle tamamlıyor; “Ben devletin öğrencisiysem, bu kadar çabayı devlet daha fazla katkı olsun diye veriyorsam, okumak sanki keyfi bir şeymiş gibi davranılmamalı. Buna teşvik edilmesi gereken yerde borçlandırılmak üzücü bir şey. Devlet seni zayıf anında yakalıyor. Yapabilecek miyim? Okuyacak mıyım? Çalışsam da okulla bir arada yapamam dediğin an, sanki köşede bekleyen tanıdık tefeci bir abi geliyor seni rahatlatıyor ve kısa vadede sorunu hallediyorsun. Sonrası o aklına geldiğinde daha kısıtlanmış hissediyorsun… ”