Gündem

Kosova Başbakanı: Milosevic de, Esad da aynı, uzlaşmayla durmaz

Kosova Başbakanı Hashim Thaci: Milosevic Kosova’da soykırım yapmıştır; Esad kendi halkına karşı kimyasal silah kullanıyor

16 Eylül 2013 10:57

Kosova Başbakanı Hashim Thaci, Suriye’ye müdahalenin her ertelenişinin öldürmelerin uzatılması anlamına geldiğini söyleyerek, “Esad uzlaşmayla durdurulamaz. Esad ve Milosevic öldürmede farklı değiller” dedi.

Kosova Başbakanı Hashim Thaci Boşnak, Hırvat ve Kosovalı kıyımını yapan, Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi’nde yargılanan “insan kasabı” lakaplı “Milosevic ile Esad arasında fark olmadığını” söyledi.

Milliyet gazetesi yazarı Güneri Civaoğlu’nun “Sırp Soykırımı Mağduru Kosova Başbakanı Thaci: Milosevic de Esad da aynı...” başlığıyla yayımlanan (16 Eylül 2013) söyleşisinde, Hashim Thaci ile Suriye konusunu konuştular. Civaoğlu’nun Thaci söyleşisi şöyle:

 

Sırp soykırımı mağduru Kosova Başbakanı Thaci: Milosevic de Esad da aynı...

 

Konuşmayı yaptığımızda gerçi, Suriye’ye silahlı müdahale gündemden bir süre için de olsa uzaklaşmıştı ama aynı müzakere sürecini Sırplarla yaşamış ve barış anlaşması toplantılarına Kosova’yı temsilen katılmış olan Başbakan Thaci “Esad uzlaşmayla durdurulamaz” dedi.

Fransa Rambouillet Şatosu’nda, ABD, AB öncülüğünde düzenlenen ve Rusya’nın da katıldığı “soykırımcı” Milosevic Sırp yönetimiyle Kosovalıların görüşmesinde de anlaşma olmuştu.

Suriye ile Cenevre buluşması ve kötü bir deneyim olan Rambouillet barış konferansı arasında paralel izlenimini aldım.

Hashim Thaci “anlaşmayı imzaladık, ancak Sırbistan bunu reddetti. Rusya da anlaşmayı kabul etmiş, son anda geri çekilmiştir” sözleriyle Esad’a güvensizliğini izah etti.

Başbakan Thaci’ye göre “Türkiye Başbakanı Erdoğan’ın ABD ile örtüşen Suriye tutumu tamamen haklıdır.

Kosova, Suriye vatandaşlarının haklarının korunmasında ittifakın bir parçası olacaktır.

Diktatörlüğün, öldürmenin ve insanların evlerinden sürülmelerinin durdurulması lazım.”

Başbakan Thaci’yi, “savaş tutkunu” sanmak yanlış olur.

Evet o bir savaşçı, “Kosova Kurtuluş Ordusu” kurucularından biri.

Onun silah arkadaşlarıyla fotoğrafını da sunuyorum.

Fakat bu hareketin “siyasi yöneticisiydi” aynı zamanda.

Rambouillet Şatosu’ndaki barış görüşmelerine Kosova’yı temsilen katılması bu “siyasi” misyonunedeniyle.

Şöyle diyor:

“Ben Kosova Kurtuluş Ordusu’nun siyasi yöneticisiydim. Daima sorunun barışçıl yollarla çözülmesini istemişizdir. Sırbistan’la barışçıl bir anlaşmaya varılması için daima uluslararası toplumun desteğini talep etmişizdir.

Ne yazık ki Milosevic’le barış masasında uzlaşmak mümkün olamamıştı.

Elbette Türkiye’nin de isteği Suriye sorununu barış yöntemleriyle çözüme ulaştırmak ama, Kosova örneğinde olduğu gibi çok da gerçekçi değil.

Esad keşke daha fazla kan dökmeden noktayı koyabilse.”

 

101 ülkenin tanıdığı devlet

 

Kosova, 101 ülke tarafından tanınmış bir devlet.

İlk tanıyan ise Türkiye...

Mısır da Mursi devrilmeden 1 hafta önce Kosova’yı tanımış.

“Bunda Türkiye Başbakanı’nın ağırlıklı etkisi olduğunu” dinledim.

Kosova’nın, Sırp kıyımına karşı NATO kararı ve NATO kuvvetlerinin Sırp güçlerini havadan vurmasıyla kurtarıldığı, bir tarihi gerçektir.

NATO uçakları 2 ayı aşkın süre Milosevic’in soykırımcı kuvvetlerini havadan vurdu.
Kosova devletinin kuruluşu işte bu NATO müdahalesi sonucudur.

Kosova Başbakanı Hashim Thaci ile Kosova Başkenti Priştine’deki odasında konuştum.

İşte aşağıda bu konuşmayı yansıtıyorum:

“Suriye’ye müdahalenin her ertelenişi, öldürmelerin ömrünün uzatılmasıdır. Ölümlerin sayısı artacaktır. Esad uzlaşmayla durdurulamaz. Kesinlikle evet, öldürmede farklı değiller. Milosevic Kosova’da soykırım yapmıştır; Esad kendi halkına karşı kimyasal silah kullanıyor.

Toplu öldürmeler yapmışlardır. Kosova vatandaşlarından bir milyonu aşkın kişiyi zorla Kosova sınırları dışına sürmüşlerdir. Kadın ve çocukları öldürmüşlerdir. Sivil kıyımları yapmışlardır. Kosova’da da insanları Sırbistan’a götürüp öldürmüşlerdi. On beş bine yakın Kosovalı öldürülmüştü. Bir milyonu aşkın Kosovalı da sınır dışına sürülmüştü.

Uluslararası diplomasinin Kosova olayında daha etkili olduğunu söylemek istiyorum. Ancak daima müdahale etmeye hazır durumdaydılar.”

 

Türk jetleri

 

Rambouıllet’de barış olamayınca, NATO kararıyla, üye ülkelerinin güçleri, Kosova’daki Sırp güçlerini bombaladılar.

Fakat pek de bilinmeyen bir gerçek “bazı NATO üyesi ülke uçaklarının hedefleri vurmaktan kaçındıklarıdır.”

Kosova’da yaygın kanı “Sırp güçlerini tüketen en etkili nokta atışları Türk uçaklarının yaptığı...”

Bunu Başbakan Thaci’ye de sordum.

Diplomasiyle siyaseti ustaca harmanlayan bir cevap aldım:

“Türkiye NATO’nun bir parçasıdır. Ve bundan dolayı müteşekkiriz.”

Kosova’nın iki hedefi var.

Birincisi “NATO’ya bir şekilde katılmak.”

İkincisi ise “Sırbistan’la birlikte bölgenin diğer yeni devletleriyle birlikte AB’ye girmek.”

Sözleri şöyle:

“Türkiye, 2008’de bağımsızlığı ilan ettiğimizde Kosova’yı tanıyan ilk ülkedir. Bundan dolayı Başbakan Erdoğan’a, Cumhurbaşkanı Gül’e ve Türk milletine müteşekkiriz.
İlişkilerimiz kardeşlik ve dostluk ilişkileridir.

Burada bir NATO gücü bulunmaktadır ve kendi savunma kapasitelerimizi geliştirene kadar bir süre daha burada olacaktır. Ancak bizim tutumumuz NATO’nun bir parçası olmamızdır.

Geçen yıl Uluslararası Denetimli Bağımsızlık sürecini başarılı bir şekilde tamamladık. Öyle ki Kosova yakın bir gelecekte çeşitli uluslararası sivil denetimlerden kurtulacaktır. Ancak diğer iki tanıma süreci devam ediyor. Bizim Sırbistan’la yüz yıllık bir kavgamız var. Bu ilkbaharda Kosova ile Sırbistan arasında ilişkilerin normalleştirilmesi müzakerelerine başladık ve barış anlaşmasına vardık. Bu anlaşmalar şimdi kademeli olarak uygulanıyorlar. İki ülke başbakanları arasında varılan bu barış sürecini AB yönetmiştir. Kosova ile Sırbistan arasındaki ilk anlaşmanın bölge ülkelerine  barış, istikrar ve bölgesel işbirliği mesajı göndermektedir. Kolay bir anlaşma değildi. Çünkü Kosova bir asır boyunca Sırbistan’ın baskısı ve zulmü altındaydı. Ancak gelecek barışındır. Kosova özgürlüğü ve bağımsızlığını kazanmıştır. Kademeli olarak ilerliyor. İstikrar ve Ortaklık sürecini başlattık. Vize muafiyeti süreci için de çalışıyoruz.

NATO ile ilgili olarak yakında Barış İçin Ortaklık süreci başlayacak. Kolay bir yol değil, ancak bizim tek seçeneğimiz budur. Amacımız paralel ilerlemektir. Hem Kosova, hem Sırbistan ve bölgenin diğer ülkeleri. Ancak açık olan bir şey var ki Kosova ile Sırbistan arasındaki ilişkiler normalleşmeden bölgedeki hiçbir ülke ileri hareket edemez. Bosna, Sırbistan, Karadağ, Makedonya ve Kosova. Fakat iyi komşuluk olmadan Avrupa perspektifi olamaz.”

Son söz.

Başbakan Thaci konuşmamızı bir mesajla noktalıyor:

“Ben sadece Kosova’ya sürekli desteklerinden dolayı Türk Hükümetine, Başbakan Erdoğan’a, Cumhurbaşkanı Gül’e ve Türk milletine teşekkür etmek istiyorum.
Size de ilginizden dolayı teşekkür ediyorum.”