Milli İstihbarat Teşkilatı'nın (MİT) Almanya'da casusluk faaliyetlerinde bulunduğu iddialarıyla ilgili tartışmalar büyüyor. Geçen Aralık ayında, PKK'ya yakın olarak adlandırılan organizasyonlardan iki Kürt yöneticinin Türk istihbaratı tarafından infaz edilmek üzere izlendiği suçlaması gündeme gelmiş ve bir Türk televizyon kanalının muhabiri kimliğiyle Türkiye'den gönderilen ve infazla görevlendirildiği ileri sürülen 31 yaşındaki bir kişi tutuklanmıştı.
Bir tanığın savcılığa ilettiği belgelerde hedefteki iki kişinin Anayasayı Koruma Teşkilatı tarafından PKK'ya yakın organizasyonlar olarak tanımladığı Avrupa Demokratik Kürt Toplum Kongresi (KCDK-E) Eş Başkanı Yüksel Koç ve Kongra-Gel Eş Başkanı Remzi Kartal olduğu anlaşılıyordu.
Yüksel Koç, DW'ye verdiği demeçte tanığın elindeki belgelerin kendilerine de ulaştığını ve belgeleri Alman Başsavcılık makamı ile Federal Emniyet Teşkilatı'na ilettiklerini belirterek, "Belgelerde nasıl öldürülebileceğimiz de yazıyordu. Bir ajan hakkımda Türk makamlarına düzenli bilgi veriyor, her hareketim, nerede olup ne yaptığım izleniyordu" diye konuştu. Ajanın muhabir görünümü altında kendisiyle üç kez röportaj yaptığını da anlatan Koç, tutuklamanın ardından bir nebze rahatladığını belirtiyor.
Koç: Sürekli yer değiştiriyorum
Aralık ayında tutuklanan söz konusu kişi hakkında istihbari casusluk faaliyetinde bulunma suçundan soruşturma açılırken, şüpheli diğer iki kişinin hala serbest olduğu belirtiliyor. Normalde Bremen'de yaşayan Koç, DW'ye verdiği demeçte son dönemde her 2-3 günde bir yer değiştirdiğini, telefonuna gönderilen mesajlarla ölüm tehditleri aldığını belirtiyor.
Son olarak MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın Şubat ayında Münih'teki Güvenlik Konferansı sırasında Alman dış istihbarat servisi BND'nin Başkanı Bruno Kahl'e Fethullah Gülen yandaşı olduğu iddiasıyla 300 kişi ve 200 okulun yer aldığı bir liste ileterek destek istediği ortaya çıkmıştı. Alman makamlarının bu listedeki kişi ve kuruluşları liste konusunda haberdar ederek uyardığı da basına yansıdı.
"Avrupa'da 800 MİT elemanı var"
Alman istihbarat uzmanı Erich Schmidt Eenboom, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından MİT'in faaliyetlerini yoğunlaştırdığına dikkat çekerek, 400'ü Almanya'da olmak üzere Avrupa'da 800 kadrolu MİT elemanı bulunduğu tahminini dile getiriyor.
Schmidt-Eenboom, PKK'nın Almanya'da terör örgütleri listesinde bulunduğuna ve Yüksel Koç'un eş başkanlığını yaptığı KCDK-E gibi PKK'ya yakın olarak tanımlanan kuruluşların Alman istihbaratı tarafından da izlendiğine dikkat çekerek, ancak MİT ile BND arasındaki bilgi alışverişinin boyutunun bilinemediğini belirtiyor. Eenbohm İslami terör tehdidi nedeniyle BND'nin MİT'in işbirliğine muhtaç olduğuna da işaret ediyor.
Ancak MİT'in Almanya'daki casusluk faaliyetleriyle ilgili iddiaların işbirliğine olumsuz yansımalarının görülmeye başladığına da dikkat çekiliyor. Alman iç istihbarat servisi Anayasayı Koruma Teşkilatı'nın Almanya'daki Türk muhalifler ve PKK ile ilgili bilgileri MİT'e iletmeme konusunda ilke kararı aldığı belirtiliyor.
© Deutsche Welle Türkçe
Sabrina Pabst