Çoğunluk hükümeti için seçenekler neler?
Ön görüşmelerde başarısız olan kombinasyon dışında, çoğunluk hükümeti kurabilecek tek bir alternatif geriye kalıyor. Bu da Başbakan Angela Merkel liderliğindeki Hristiyan Demokrat Birlik (CDU), kardeş partisi Hristiyan Sosyal Birlik (CSU) ve Sosyal Demokratlar'ın (SPD) koalisyonu. Zira CDU, Sol Parti ve sağ populist Almanya İçin Alternatif (AfD) ile koalisyon kurulmayacağını baştan açıklamıştı.
Hristiyan Demokratlar ve Sosyal Demokratlar arasında kurulan ve "büyük koalisyon" olarak adlandırılan bu ortaklık, 2013-2017 yılları arasında 631 sandalyeli parlamentoda 504 vekille ülkeyi yönetti.
Ancak 24 Eylül'deki seçimlerde büyük bir yenilgi alan SPD, bu sonucun ardından artık muhalefet rolü üstleneceğini açıkladı ve o tarihten bu yana da duruşunu değiştirmedi.
SPD Başkan Yardımcısı Ralf Stegner, pazar gecesi yaptığı açıklamada, "Koalisyon görüşmelerinin çökmüş olması, partimizin durumunu değiştirmeyecek" dedi. Bir diğer Başkan Yardımcısı Thorsten Schäfer-Gumbel de SPD'nin, "Merkel'in yalpalayan otomobilinin stepnesi olmadığını" belirterek olası spekülasyonların önünü aldı.
Azınlık hükümeti bir seçenek olabilir mi?
Hayır. Bu gerçekçi bir seçenek değil. Siyasi açıdan sıkıntılı dönemlerde, Merkel için muhalefetin desteğini alarak bir yasa geçirmek her zaman zor olmuştu.
CDU, CSU ve Hür Demokratlar (FDP) arasındaki olası bir koalisyon, parlamentoda çoğunluk elde etmek için 29 sandalyeye daha ihtiyaç duyuyor. CDU, CSU ve Yeşiller'in ise 42 sandalyesi eksik kalıyor.
Diğer ülkelerde oldukça yaygın olan bu model Almanya'da federal düzeyde daha önce hiç denenmedi. Merkel federal seçimlerin hemen akabinde yaptığı açıklamada, Almanya'ya "istikrarlı bir hükümet" getirme niyetinde olduğunu söylemişti.
SPD ise Merkel'in azınlık hükümetini desteklemeyeceğini duyurmuştu.
Yeni bir seçim olabilir mi?
Almanya anayasasının 63'üncü maddesi şu senaryoyu ortaya koyuyor:
Almanya Cumhurbaşkanı'nın önce başbakanlık için bir aday önermesi gerekiyor. Eğer parlamentonun yarısından fazlası bu kişiyi onaylarsa, cumhurbaşkanının adayı başbakan olabiliyor. Eğer onaylanmazsa, seçimin ikinci aşamasına geçiliyor.
Bu durumda parlamentonun, çoğunluk oyunu alabilecek bir başbakan adayı üzerinde uzlaşabilmesi için önünde iki haftası bulunuyor. Oy ya da aday sayısında bir sınırlamanın olmadığı bu aşamada da mutlak çoğunlukla bir isim seçilemezse, üçüncü ve son aşama başlıyor. Bu aşamada görece çoğunluk yeterli oluyor. Yani adaylar arasında en fazla oyu alan isim, başbakan oluyor.
Ancak parlamentoda görece çoğunlukla başbakan seçilmesi durumunda, cumhurbaşkanına kritik bir görev düşüyor. Cumhurbaşkanı, bu kişiyi azınlık hükümetinin başbakanı olarak atama ya da parlamentoyu feshetme arasında bir tercih yapacak. İkincisine hükmetmesi hâlinde, 60 gün içinde yeni seçimlere gidilecek.
Christian Walz
© Deutsche Welle Türkçe