Ekonomi
Kışın paranın havaya uçmaması için öneriler ANKARA (A.A)
30 Eylül 2011 15:44
-Kışın paranın havaya uçmaması için öneriler ANKARA (A.A) - 30.09.2011 - Soğuk havanın etkisini hissetmeye başladığımız şu günlerde konutlarda uygulanacak basit yalıtım ve tasarruf önlemleriyle ısınma için bütçenizden daha az pay ayırabilirsiniz. Sızdırmazlığı ve ısıl geçirgenliği iyi sağlanmış pencereler ile yaklaşık yüzde 15-20 oranında enerji tasarrufu sağlamak mümkün. Radyatör sıcaklığını oda sıcaklığına göre ayarlayan termostatik radyatör vanaları tercih ederek, radyatörlerin üstünü ve önünü (özellikle uzun perdelerle) örtmeyerek, arkasına yansıtıcı paneller koyarak önemli oranda enerji tasarrufu sağlanabilir. Kombiler açma-kapama şeklinde değil, düşük sıcaklıkta sürekli çalışacak şekilde işletilmeli. Apartman tipi konutlarda tüm daire sakinlerinin kombilerini sürekli işletme rejiminde çalıştırması, genel anlamda ekonomik ısınma elde edilmesini sağlar. Konutlarda gereken 20 derece sıcaklığın yeterli olduğu belirtiliyor. Bu değerin üzerindeki her 1 derecelik kontrolsüz sıcaklık yükselmesinin, yakıt tüketiminde yüzde 6'lık bir artışa neden olacağı kaydediliyor. TMOBB Makine Mühendisleri Odası Ankara Şube Başkanı ve Çankaya Üniversitesi Mekatronik Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Müfit Gülgeç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de konutları ısıtmak ve soğutmak için kullanılan enerji payının diğer alanlarda kullanılan toplam enerji içinde önemli bir paya sahip olduğunu vurguladı. Evleri ve çalıştığımız ortamları ısıtmak veya bazen de soğutmak için harcanan enerjiden tasarruf edebilmek için iç ortam ısısını koruyacak önlemler alınması gerektiğine işaret eden Gülgeç, ''Üretilen ısının verimli olarak kullanılması, evlerdeki ısı kayıplarını azaltarak diğer bir deyişle ısı yalıtımı ile mümkündür. Binaların yalıtılmasıyla yüzde 25'ten yüzde 50'ye varan oranlarda yakıt tasarrufu ve daha iyi ve sağlıklı bir ısınma sağlandığı için de konfor seviyemiz artacaktır'' dedi. Pencere ve kapıların sızdırmazlığı iyi bir şekilde sağlanmamış ise evdeki ısının dörtte birinin kaybına neden olacağını dile getiren Prof. Dr. Gülgeç, ısı tasarrufu için yapılabileceklere ilişkin şu bilgileri verdi: ''Pencere camlarının 12 mm aralıklı çift cam yaptırılması durumunda camlardan oluşacak ısı kayıpları yarı yarıya azalmaktadır. Pencerelerdeki hava sızıntılarını en aza indirin. Pencere kanatlarının doğramayla birleştikleri yerleri yalıtım süngeri ile kapatın. Pencere ve kapı doğramaları ile duvar arasında bir sızıntı varsa, mutlaka dolgu malzemeleri (alçı, sıva, macun, silikon) ile kapatın. Eğer pencerelerde panjur ve kepenk yoksa çift cam da yaptıramıyorsanız, şeffaf naylon tabaka ile içten veya dıştan koruyucu bir örtü oluşturun. Kullanılacak mekanın büyüklüğüne uygun kapasitede ısıtıcı ve soğutucu seçin ve kullanmadığınız mekanları boşu boşuna ısıtıp soğutmayın. Apartman giriş kapılarını kapatın. Çift kapı veya otomatik kapama sistemi uygulamaları ısının korunması için en kullanışlı yöntemlerdir. Konutlarda ısıtılmayan/soğutulmayan yerlere açılan kapıları sadece kullanılması gerektiği zaman ve kısa süre ile açık tutun. Evdeki sıcaklığın çok fazla olduğu durumlarda; pencereleri açmak yerine ısıtıcının ayarlarını düşürün. Isıtılan mekanları, ısıtıcıların üzerine su dolu kaplar koyarak nemlendirin. Ortam havası aşırı kuru ise havayı yüzde 50–55 oranında nemlendirmek kendimizi daha iyi hissetmemize neden olur. Kış aylarında, gündüzleri güneş ışığını doğrudan alan camları daha iyi ışık alacak şekilde temizleyiniz. Güney, doğu, güneydoğu, güneybatıya bakan pencerelerin perdelerini açık tutun. Kuzeye bakan pencerelerin perdelerini ise (varsa panjurlar, kepenkler) kapalı tutun. Yaz aylarında ise doğrudan güneş alan pencereleri mümkünse dışarıdan gölgelendirin; bu mümkün değilse mutlaka perde, panjur ile kapatıp güneş ışınının iç ortamı ısıtmasını engelleyin.'' -Kombilerde verimlilik- Kombi alırken detaylı bir piyasa araştırması yapılması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Gülgeç, ''Kombi alırken verimliliği, eşanjör yapısı (bitermik/monotermik), bacalı veya hermetik oluşu, satıcı firmanın güvenirliliği, yeterli ve yaygın servis teşkilatına sahip olup olmadığı, yedek parça bulunurluğu gibi hususlar dikkate alınarak satın alınmalı, alınan cihaz konutun ısı ihtiyacına ve baca yapısına uygun olarak seçilmelidir'' diye konuştu. Kombilerin konvansiyonel ve yoğuşmalı tip olmak üzere 2 ana sınıfta gruplandığını ifade eden Gülgeç, konvansiyonel tip kombilerin yaklaşık yüzde 90-93 aralığında ısıl verime sahip olduğunu, yoğuşmalı tip premix yakıcılı kombilerde verimin yüzde 107-109 aralığında olduğunu söyledi. Prof. Dr. Gülgeç, her ne tipte olursa olsun bir konutun kombi cihazlarıyla istenilen konfor şartlarında maksimum verimlilikte ve olabilecek en düşük yakıt tüketimiyle ısıtılabilmesi için dikkat edilmesi gereken hususlara ilişkin şunları kaydetti: ''Bir günlük zaman diliminde açma-kapama şeklinde değil, düşük sıcaklıkta sürekli çalışacak şekilde işletilmelidir. Oda termostatı, program saati, termostatik radyatör vanası gibi otomatik ısı kontrol cihazlarından yararlanılmalıdır. Kombinin monte edildiği ortam yeterince havalandırılan bir yer olmalıdır. Havalandırma menfezi hiç bir şekilde kapatılmamalıdır. Bacalı bir kombi ise yıllık baca temizliği mutlaka yaptırılmalıdır. Her yıl yetkili servisine gerekli yanma ayarlarının bakımı ve kontrolü yaptırılmalıdır. Konutlarda gereken yer sıcaklığı 20 derecedir. Bu değerin üzerindeki her 1 derecelik kontrolsüz sıcaklık yükselmesinin, yakıt tüketiminde yüzde 6'lık bir artışa tekabül edeceği unutulmamalıdır. Emniyetli olsun düşüncesiyle gereğinden büyük ısıtma kapasiteli kombi seçilmemelidir. Kombi tesisatında uzun ve tek hatlı dağıtımlar yerine, tesisat ikiye bölünerek kısa pompa çevirimli hatlar uygulanmalıdır. Kombi tesisatında boru çapları olması gerekenden daha küçük seçilmemelidir. Radyatörlerin girişlerinde termostatik radyatör vanası, dönüşlerde ise reglaj vanası kullanılmalıdır. Kullanılmayan odaların sıcaklık değeri minimum 15 derecenin altına düşmeyecek şekilde ayarlanmalıdır.''