CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Meclis'in, Kuzey Irak'taki referandum öncesinde Irak tezkeresinin görüşüleceği cumartesi günkü olağanüstü toplantıyla ilgili " Tezkerenin önemi kalkmış değil. Şimdilik, içeriğini bilmeden yorum yapamam eski tezkereye destek vermiştik.Önümüzdeki sürece bakacağız. MGK kararları yansıyabilir." ifadesini kullandı.
Kuze Irak'taki referandumla ilgili de değerlendirmede bulunan Kılıçdaroğlu, Irak'ın toprak bütünlüğüden yana olduklarını söyledi. Kılıçdaroğlu, "Biz Irak'ın toprak bütünlüğünden yanayız. Irak ve Suriye parçalanmamalı. Kanlı olaylara neden olabilir. Barzaniyi sağduyuya davet ediyoruz. Biz doğru bulmuyoruz." diye konuştu.
Habertürk Televizyonu'nda Fatih Altaylı'nın konuğu olan Kılıçdaroğlu'nun açıklamaları şöyle:
Irak tezkeresi
"Tezkerenin önemi kalkmış değil. İçeriğini bilmeden yorum yapamam eski tezkereye destek vermiştik.Önümüzdeki sürece bakacağız. MGK kararları yansıyabilir.
"Barzani'yi sağ duyuya davet ediyorum"
Biz Irak'ın toprak bütünlüğünden yanayız. Irak ve Suriye parçalanmamalı. Kanlı olaylara neden olabilir. Barzaniyi sağduyuya davet ediyoruz. Biz doğru bulmuyoruz.
"CHP olsa Suriye ile Irak ile ilişkilerimiz çok iyiydi"
Hükümetin politikasını kim biliyor? Rakkaya gireceğiz, Münbiç'e gireceğiz dedi ne oldu? Bu iktidarın dış politikası yoktur. Söylemek kolay değil. Türkiye Ortadoğunun şamar oğlanı oldu. Bugün bu tablo yaşanıyorsa sorumlusu hükümettir. CHP olsa Suriye ile Irak ile ilişkilerimiz çok iyiydi.
"Ortadoğu'yu kan gölüne kim çevirdi"
Araplar bizim akrabamız. O bölgeyi kan gölüne kim çevirdi? Birilerinin talimatı ile iş yaptılar. Esad ile tatil yapıyorlardı. Vizeler kalkmıştı. O dönemde Güneydoğuya gidince bütün oteller doluydu. Hiçbir sorunumuz yoktu. Türkiyeyi daha demokratik görüyorlardı.
"Böyle diplomasi olabilir mi?"
Dengeleri iyi okuyarak politika geliştirmek lazım. Rusyanın Suriyedeki rolünü bilmeleri gerekirdi. Şimdi yakında Esada yalvaracaklar ettik şunu yaptık artık barışalım diyecekler. Sayın Davutoğlu çantaya paraları doldurup Libyaya gitmişti. Ama petrolü Fransızlar almıştı. Dengeyi okumamak budur. Bunların devletten haberi yok. Böyle bir diplomasi olabilir mi?
Üç ayrı terör örgütünü bu milletin başına bela eden bu hükümettir. FETÖ, IŞİD kimin zamanında bu hale geldi. El Nusraya IŞİD'e kim destek verdi? Bunların Gaziantep'te tedavi edildiklerini bilmiyor muyuz? Bütün fatura bu ülkenin omuzlarına yıkıldı.
"AB Türkiyeye çifte standart uyguluyor"
Her gelen yabancı heyete söyledim. AB Türkiyeye çifte standart uyguluyor. Diğer üye ülkelere uyguladığı standartları uygulamıyor, iki yüzlü. Bunu yüzlerine söyledim. Bunlara rağmen çok açık net Davuroğlu ve Yıldırıma çağrı yaptım. Hangi kuralların uygulanması gerekiyorsa gelin uygulayalım. Gel beraber yapalım. Söz veriyorum. ABde hangi standartlar varsa ülkemize getirelim.
Biz iç politikayı dış politika malzemesine dönüştürdük. O ülkeler aleyhine konuşunca prim yapıyor. Beni üzen nokta bu. O ülkelerdeki insanımız üzülüyor. Burada izlenen, orada izlenen politika faturayı oradaki Türklere kesiliyor. Terör örgütleri mensuplarının orada tutulmasından rahatsızım."